Birayla ilgili bilmediklerimiz
Bilinen en eski bira tarifini Sümerlilerin 4000 yıl önce yaptıkları bira oluşturuyor. 1980’lerde Anchor Brewing şirketi Verimli Hilal olarak da bilinen Mezopotamya bölgesine özgü bu çağlar öncesine dayanan köpüklü tarifi yeniden yaşama geçirdi.
cumhuriyet.com.tr
•Sümerlilerin komşuları Mısırlılar piramitleri biranın kafa buldurucu etkisi altında inşa ettiler. Pennsylvania Üniversitesi biyomoleküler kazıbilim uzmanlarından Patrick McGovern’e göre, Giza’daki yapı işçilerine günde yaklaşık dört litre bira verilmekteydi.
•Bira (kısmen mikropları öldürücü etanol adlı bir madde içerdiğinden) Nil ırmağının kirli sularına kıyasla içilmesi çok daha sağlıklı bir içecekti.
•Biranın içeriğindeki sarhoş edici etanol güçlü bir antiseptik olmasına karşın, soğuk algınlığına karşı iyi bir çözüm değildi. Mikropların yok edilebilmesi için kandaki en uygun alkol içeriği düzeyi %60’ın üzerinde olmalıydı. Ne yazık ki, bu miktar sizi de öldürebilir. (Ölümcül düzeyde alkol zehirlenmesi yüzde 40 ile 50 arasında meydana gelir.)
•Sağlığınıza! Batı Ontario Üniversitesi araştırmacıları yaklaşık 0,35 litrelik bir şişe biranın içeriğinde bulunan polifenol adlı mikro besin maddelerinin kanda kalp hastalıklarını önleyici düzeyde antioksidan ürettiğine tanık oldular.
•Ne var ki, günde üç şişe bira içildiğinde kalbe yarar sağlayan bu etki bedenin etanol fazlası katalize edilirken ürettiği oksidasyonu hızlandırıcı unsurlar nedeniyle tersine döndürülür.
•Söylentilere bakılırsa, yalnızca Büyük Britanya’da yılda 93.000 litre bira saça sakala karışıp heba oluyor.
•Bira tutkunları, ya da cerevisaphile’ler – Romalılarda tarım tanrıçası Ceres ile yine Latince güç ya da direnç anlamına gelen vis sözcüklerinden türetilen bir sözcük- bu çarpıcı gerçekten haberdar olsalar gerek.
•Bira fıçısından ek notlar: Kaliforniya’daki Anderson Vadisi boyunca uzanan şerbetçiotu tarlalarında çalışan işçiler tarafından geliştirilen Boontling adlı bir halk dilinde “Aplenty bahl steinber horn!” tümcesi “Gerçekten muhteşem bir bira!” anlamına geliyor.
•Sıkı durun! Biraya acı bir tat veren şerbetçiotu Cannabaceae ailesinden geliyor. Bu da şerbetçiotunun esrar ya da marihuana ile yakın akraba olduklarına işaret ediyor.
•İlginç! Stanford Üniversitesi araştırmacıları bira baloncuklarının yerçekimine karşı koyucu bir döngü yarattıklarını ortaya koydular. Baloncuklar bardağın sürtünme kuvvetinin daha az olduğu orta bölgesine ve üst bölüm aşırı dolduğunda aşağılarına doğru yol alırlar.
•Biranıza göz atarken bir de deney yapın: Bardağınızı yana doğru eğip köpüğün bardağa yapışıp yapışmadığına bakın. Yapışıyorsa “Brüksel danteli” denen durumdan söz edilebilir. Bu durum biranın üstün nitelikli bir bira, bardağın da temiz olduğuna işaret eder.
•Birayla yapılan deneyler çok farklı boyutlara vardırılmıştır. 18. yüzyıl doğa bilimcilerinden John Lubbock biradan sarhoş olan karıncaları araştırdı. Kafayı bulmuş bir biçimde ortalıkta dolanan karıncalar aynı kümeden ayık arkadaşlarına toslayacak olduklarında, sarhoş karıncalar uyuyup ayılmaları için özenle yuvalarına taşınıyordu. Sarhoş karıncalar bekleyen başka bir yazgı da vardı: Yuvadan dışarı atılıyorlardı.
•Londra Ticaret Okulu’nun bir araştırmasına göre, ABD’de içki seçimini siyasal görüş farklılıkları belirliyor: Muhafazakâr kesim Busch ya da Guinness gibi ithal bira markalarını yeğliyor.
•Guinness birasından söz etmişken, bu marka biranın içimi en kusursuz duruma ulaşması için bardağa döküp köpürdükten sonra tam 119.5 saniye beklemek gerekiyor. Bu süreye kabarma ve oturuşma süreci adı veriliyor.
•Bu süre dolduğunda azot çözeltiden ayrışıp kremalı bir köpük katmanı oluşturuyor.
Rita Urgan, Kaynak: Discover