Binali Yıldırım'dan talan itirafı: Zeytin mi daha önemli, tesis mi? (06.06.2017)

Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada zeytinliklerin talan edilmesinin önünü açan yasayla ilgili itiraf gibi açıklamalarda bulundu. Yıldırım, "Bu işin yapılmasında üstün kamu yararı varsa bu gerçekleşecek. Zeytin mi daha önemli, tesis mi daha önemli?" dedi.

DHA

<video:755319>

 

Başbakan Binali Yıldırım, grup toplantısının ardından Almanya'nın İncirlik'ten çekilme kararı hakkında konuştu. Yıldırım, "Nasıl istiyorlarsa öyle yapsınlar" dedi. 

AKP Grup Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin TBMM'de düzenlenen grup toplantısında hitap etti. Suriye, Irak, Yemen ve Libya krizleri bitmeden Körfez'de yeni bir kriz çıktığını belirterek, Arap Yarımadası'nda Katar konusundaki son gelişmelere değinen Yıldırım, "Bu gelişmeyi Türkiye olarak üzüntüyle karşılıyoruz. Bölgemizin barış ve istikrara ihtiyacı olan bir dönemde, stratejik iş birliğimiz olan Körfez İş Birliği Konseyi üyelerinin kendi aralarında yaşanan sorunlara diyalogla, sükunetle çözüm üretmelerini temenni ediyoruz. Meselenin çözümü için Sayın Cumhurbaşkanı'mız başta olmak üzere hükümetimiz ilgili ülkeler nezdinde ve diğer ülkeler nezdinde diplomatik temasları başlatmış bulunuyor. Hükümet olarak her seviyede çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Beklentimiz ve arzumuz Körfez İş Birliği Konseyi üyelerinin, aralarındaki bu meseleyi müzakere ve iletişim yoluyla tatlıya bağlamalarıdır. Bölgede yaşanan terör olayları, arzu ettiğimiz bu birlik ve beraberlik ruhunu her gün daha da gerekli ve zorunlu hale getirmektedir. Mübarek Ramazan ayına yakışan dostane bir diyaloğun geliştirilmesi için Türkiye olarak aktfi tutumuzu sürdürmeye devam edeceğiz. Devletler arası ilişkiler, asılsız haberler yüzünden yara almamalıdır" diye konuştu. 

"GEREKLİ TEDBİRLERİ ALIYORUZ"
ABD'nin, Rakka'da terör unsurlarıyla operasyon başlattığını dile getiren Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti: "Bu konuyla ilgili defalarca ikazlarımıza rağmen müttefikimiz ve dostumuz Birleşik Devletler, ne yazık ki terör gruplarıyla bir başka terör grubunu yok edeceğini düşünerek, iş birliğine gitti. Türkiye olarak bu iş birliğinin doğuracağı sonuçlardan ülkemizin zerre kadar zarar görmesine asla izin vermeyeceğiz. Eğer terör ister içeride ister dışarıda ülkemizi, milletimizi, vatandaşımızın can ve mal güvenliğini nerede tehdit ederse etsin anında gereken karşılık verilecek. Aynı zamanda bu harekat devam ederken, Rakka operasyonu sonrası ortaya çıkan durumu da yakından izliyoruz. Gerekli tedbirleri alıyoruz. Türkiye olarak Cerablus'ta, Rai'de, El Bab'da yürüttüğümüz mücadelenin, bölgenin istikrarı ve barışı için ne kadar isabetli bir iş olduğu geçtiğimiz günlerde görüldü. Ülkemiz için tehdit oluşturan hiçbir duruma müsaade etmeyeceğiz. Rakka'da ya da o bölgede herhangi bir noktada güvenliğimizi tehdit eden bir durumla karşılaşırsak, gereken cevabı anında veririz"

"TERÖR ÖRGÜTLERİNE DESTEK, MÜTTEFİKLİKLE BAĞDAŞMIYOR"
Başbakan Yıldırım, "Terör örgütlerine destek, müttefiklikle bağdaşmıyor. Bölgedeki terör örgütlerine karşı hiçbir ayrım yapmadan, ortak bir dille mücadele edilmesi şarttır. Türkiye'nin hassasiyetleri ve kırmızı çizgiler bellidir. Bunlar asla değişmeyecektir" dedi. 

"HEDEFİMİZ OLAN YÜZDE 4.2'NİN ÜZERİNE ÇIKACAĞIZ"
 Yıldırım, "2016'da 15 Temmuz kanlı darbe girişimini yaşadık. Ülkemizin siyasi tarihinde yaşadığı en ağır saldırıdır 15 Temmuz. Yoğun mücadelemiz ve aldığımız tedbirler sayesinde 2016'yı yüzde 2.9 büyümeyle kapattık. Son dönemde, ekonomide yaşadığımız olumlu gelişmelerle birlikte bu sene inşallah hedefimiz olan yüzde 4.2'nin üzerine çıkacağız. Ekonomideki iyiye gidiş devam edecek. Türk Lirası, bu yıl Dolar karşısında en fazla değer kazanan para birimlerinden biri oldu. Ocak ayı başında yaşanan dalgalanmadan sonra Dolar Türk Lirası kuru, alınan tedbir ve halk oylaması sonrası artan olumlu havayla birlikte düşüşünü sürdürmeye devam ediyor" diye konuştu. 

"ENFLASYONU TEK HANELİ ORANLARA GERİLETMEYİ HEDEFLİYORUZ"
Yıldırım, işsizliği de tek haneye düşürmeyi hedeflediklerini belirterek, şunları söyledi: 
"Kurdaki olumlu seyir ve aldığımız tedbirlerin etkisiyle enflasyonda da aşağı doğru düşüş eğilimi başlamıştır. Sıkı para politikası ve kapsamlı tedbirlerle maliye politikalarının desteğiyle yıl sonunda enflasyonu tekrar tek haneli oranlara geriletmeyi hedefliyoruz. Bunu başaracağımıza inanıyoruz. Başlattığımız istihdam seferberliğiyle beraber yılbaşından bu tarafa tam 1 milyon 200 bin işsize yeni iş bulduk. Hedefimiz işsizliği de tek haneye düşürmektir. Bundan sonraki önceliğimiz işsizliği bir yandan azaltırken, bir yandan da genç işsizliğe yönelik acil tedbirleri hayata geçirmek" 

'KIDEM TAZMİNATI' AÇIKLAMASI: SOSYAL TARAFLARLA UZLAŞMAYI SONUNA KADAR SÜRDÜRECEĞİZ
Yıldırım, "Gerek kıdem tazminatı gerek çalışma hayatıyla ilgili alacağımız tüm kararları olgunlaştırmadan önce mutlaka sosyal taraflarla bir araya geleceğiz ve onlarla uzlaşma, ortak nokta bulma yolunu sonuna kadar sürdüreceğiz. Çalışanlarımızın hiçbirinin kazanılmış hakkına halel gelmesine izin vermeyiz. Buna kıdem tazminatı da dahil. Reformlar mevcudu geriye götürmek değil, mevcudu daha da ileriye taşımak içindir. Çalışanlarımız merak etmesinler. Bu ve buna benzer tezviratlara itibar etmesinler" dedi. 

"TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ AÇISINDAN ZEYTİN Mİ, YAPILACAK TESİS Mİ DAHA ÖNEMLİ?"
Meclis gündemindeki Üretim Reform Paketi ile ilgili konuşan Başbakan Yıldırım, tasarıda tartışmalara neden olan zeytinliklerle talan itirafında da bulndu: 
"Bu tasarı içerisinde bir husus var. Zeytin kanunuyla ilgili bir düzenleme. Maalesef daha düzenleme Meclis'te görüşülmeden yine muhalefet buradan bir istismar alanı aramanın peşine düştü. Neymiş? 'Zeytin alanları yok edilecek, zeytinlikler ortadan kaldırılacak'. Ben vatandaşlarıma gerçeği buradan anlatmak istiyorum. Geçtiğimiz 15 yıl içerisinde, zeytin ağacı sayısı 100 milyondan 172 milyona çıktı mı? Yüzde 72 artış sağlandı mı? Zeytin tarihinden bugüne kadar 100 milyon zeytin ağacı varlığımız var. AK Parti iktidarında bu sayı 172 milyona çıkmış. Peki, zeytin üretiminde Türkiye'yi dünya ikincisi yapan kim? AK Parti iktidarı. 640 bin tondan 890 bin veya daha fazla 1 milyon tona kadar artırdık. İşte zeytinciliğe önem vermek, lafla değil; yaptığınız icraatlarla ortaya çıkıyor. Getirilen düzenleme ne? Zeytin alanı olarak bilinen yerlerde maalesef geçmişte birtakım yanlış uygulamalar, hukuksuz uygulamalarla sanayi tesisleri yapılmış. Dolayısıyla zeytin alanları kullanılamaz hale gelmiş. Birincisi bununla ilgili düzeltme yapmak. İkincisi de sanayi bölgesinde zeytin alanlarının 3 kilometre yakınına kadar asla hiçbir tesis yapılmayacak; ancak 3 kilometre daha fazla mesafeden bu tesisler kurulabilecek. Önce kurula gelecek, karar alınırsa ilgili bakanlığa gelecek. Bakanlık 'olur' verirse bu şekilde olacak. Eğer bu işin yapılmasında üstün kamu yararı varsa bu gerçekleşecek. Türkiye'nin geleceği açısından zeytin mi daha önemli yoksa yapılacak tesis mi daha önemli? Meseleyi doğru açıdan görmek lazım. Bir kaşık suda fırtına koparmamak lazım"

"SANIKLAR, TİYATRO SERGİLİYOR; SABREDECEĞİZ"
Devam eden FETÖ davalarında sanıkların, suçlamaları reddetmesiyle ilgili de açıklamalarda bulunan Başbakan Yıldırım, şunları söyledi: 
"Şu anda 27 ilimizde, 132 dava açılmış, duruşmalar devam etmektedir. AK Parti olarak şahsım da dahil olmak üzere bu davalara müdahiliz. Duruşmalar yapılıyor. Duruşmalarda sanıklar, bir tiyatro sergiliyor. Sanki onların dünyadan haberi yokmuş, bu darbeyi başka bir ülkeden gelip, yapmaya çalışıp, gitmişler. Yalanın bini bir para. Akıl hocaları, onlara öğütler veriyor. Onların cesaretini sürdürmelerini rüya tabirleriyle devam ettirmeye çalışıyor. Ne yaparlarsa yapsınlar, o uçakları alıp, gazi Meclis'in üzerine bomba yağdıranlar, 249 şehit verdiğimiz bu alçak girişimi gizleyemeyecekler, mutlaka hesabını verecekler. Şehit yakınlarımızdan ve gazilerimizden bir şey istiyorum. Onların bu duruşmalardaki ifadelerine, yalanlarına bakarak, asla ve asla üzülmesinler. Ne söylerse söylesinler, hangi ifadeyi değiştirirse değiştirsinler bu yaptıkları alçak terörün cezasını en ağır şekilde alacaklar. Bundan kaçış yok. Sabredeceğiz. Türkiye, bir hukuk devleti. Yarın bir gün Avrupa'da, orada, burada bunlar Türkiye'de adaletin tecellisine rıza göstermiyorlar. Dışarıda hak aramayı kafalarına koymuşlar. Oraya giderken, 'Biz ifademizi vermek istedik. Buna mani olundu. Adil yargılama yapılmadı' gibi bahanelerin arkasına sığınmalarını önlemek için biraz sabır istiyorum. Bunların yalanlarına dolanlarına şimdilik sabır gösterelim; ama bilesiniz ki bu söyledikleri onları kurtarmaz"

"KİMSE REHAVETE KAPILMASIN, HERKES YENİ SÜRECE HAZIR OLSUN"
Hükümetin yakın zamanda 180 günlük eylem planını kamuoyuyla paylaşacağını söyleyen Başbakan Yıldırım, "Önümüzdeki günlerde hükümetimiz ve Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde, gelecek 180 günlük eylem planını milletimizle paylaşacağız. Yeni bir demokratik hamle, yeni bir kalkınma hamlesi kapıda. Kimse rehavete kapılmasın ve herkes yeni sürece hazır olsun. 2019 seçimlerine gelmeden, iç tüzük başta olmak üzere uyum yasalarını çıkarmayı da hedefliyoruz. Bu amaca yönelik olarak önümüzdeki hafta iç tüzükle ilgili adımları atacağız. Amacımız Meclis'in daha verimli çalışması ve zaman kaybının önlenmesidir" dedi.