Bilirkişi polisleri akladı, panzeri ‘sanık’ yaptı

Silopi’de Muhammed ve Furkan Yıldırım kardeşlerin öldürülmesiyle ilgili 'Panzer Davası'nda bilirkişi raporu tartışması yaşandı. Savunma yapan avukatlar, panzeri 'asli', sanık iki polisi ise 'tali' kusurlu gösteren bilirkişi raporuna tepki gösterdi, "Panzeri yargılayamayız" dedi.

cumhuriyet.com.tr

<haber-dikey:1120512>

Şırnak’ın Silopi ilçesinde, 3 Mayıs 2017 tarihinde hayatını kaybeden Muhammed (7) ve Furkan Yıldırım (6) kardeşlerin ölümüne neden olan zırhlı araç sürücüsü polis Ömer Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden hakkında açılan davanın beşinci duruşması görüldü.

Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında, Yıldırım kardeşlerin babası Mesut Yıldırım, sanık polisler ile çok sayıda avukat hazır bulundu. Yapılan kimlik tespitlerinin ardından, bir süre önce mahkemeye sunulan 'olay yeri keşfi'nin dosyaya eklenmesiyle duruşma başladı.

‘Sertifikasız personel görevlendirme’ talimatı

İlk olarak, Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis Ahmet Karaaslan ifade verdi. Olayın meydana geldiği ay içerisinde kentte bulunan TOKİ polis lojmanlarında bulunduğunu söyleyen Karaaslan, bulunduğu yerde bir panzer aracının bulunduğunu ve o dönem muayene döneminin geldiğini aktardı. Olayın yaşandığı gün İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan'ın geldiğini belirten Karaaslan, panzerler içerisinde iki kişinin görev alması noktasında kızdığını dile getirdi. Karaaslan, dönemin baş polis Memuru Tuncay Taşdemir'in daha sonra yanlarına gelerek personelin olmadığı şeklinde sözler sarf ettiğini kaydetti. Karaaslan, 10 gün sonra ise polis amiri Taşdemir'in, Emniyet Müdürü Erdoğan'ın eğitim ve sertifikasına bakılmaksızın personel görevlendirilmesi noktasında talimat verdiğini kendisine aktardığını söyledi.

Ardından İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli olan tanık Osman Fatih Buğra Tutar'ın ifadesi alındı. İfadesinde İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan'ın koruma memuru olduğunu kaydeden Tutar, sertifikasız personel çalıştırılıp çalıştırılmadığı noktasında herhangi bir bilgiye sahip olmadığını ileri sürdü.

‘Panzeri sanık olarak yargılayamayız’

Tanık ifadelerinin ardından avukatlara söz verildi. İlk olarak konuşan Av. Nuşirevan Elçi, olay yerine ilişkin yapılan keşif sonucu bilirkişiler tarafından hazırlanan rapora tepki gösterdi. Raporun sanıkları cezadan kurtarılması yönünde, zorlama bir şekilde hazırlandığına dikkat çeken Elçi, "Böylesi bir raporu ilk kez görüyorum. Panzeri sanık olarak yargılayamayız. Bu insanların aklıyla alay etmektir" dedi.

Sanıkların tutuklanması talep edildi
MA’nın haberine göre daha sonra söz alan Av. Rojhat Dilsiz ise, bilirkişilerin hazırladığı rapordaki bazı ibareleri okuyarak, dosya içerisindeki delillerin tartışılmasının bilirkişilerin işi olmadığının altını çizdi. İki sanık hakkında verilecek cezanın kendilerini tatmin etmeyeceğini kaydeden Dilsiz, birçok tanığın ifadesinde emri aldıkları İlçe Emniyet Müdürü Erdoğan ile Başpolis Memuru Taşdemir hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Av. Dilsiz, ehliyetsiz araç kullanmanın bilinçli taksir olduğunu belirterek, sanıkların tutuklanmasını istedi.

Sanık polis: Olayın sorumlusu İlçe Emniyet Müdürü

Avukat savunmalarının ardından söz verilen iddia makamı da, eksik hususların giderilerek, sanıkların tutuklanma yönündeki taleplerin ret edilmesini talep etti. Son olarak, sanık polisler Yeğit ve Maden'e söz verildi. Sanık Yeğit, olayın yaşandığı tarihte ilk defa panzer sürdüğünü belirtirken, sanık Maden ise olayın sorumlusunun İlçe Emniyet Müdür Selçuk Erdoğan olduğunu kaydetti.

Tutuklanma talebi reddedildi, yeni rapor istendi

Sanık avukatlarının savunmalarından sonra duruşmaya kısa bir ara verildi. Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıkların tutuklama talebini reddetti. Heyet, İstanbul Teknik Üniversitesi'nden seçilecek iş sağlığı ve güvenliği konusunda uzman makine, elektrik ve karayolları konusunda uzmanlıkları bulunan üç kişilik bilirkişi heyetinin, sorumluların kusur durumlarının tespiti konusunda rapor tazmini istenmesine karar verdi.

Müşteki vekillerinin suç duyurusunda bulunulmasına ilişkin istemin, raporun tamamlandıktan sonra değerlendirileceğini belirten heyet, bir sonraki duruşmayı 25 Aralık tarihine erteledi.

Dava hakkında

Polis Ömer Yeğit ve amiri Murat Maden hakkında “Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası isteniyor. Olay sonrası tutuklanan sanık polis Yeğit ilk duruşmada tahliye edilmişti. Yeğit, olaydan kendisini görevlendiren İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan ile yetkilileri sorumlu tutarken, davada adı geçen polis Tuncay Taşdemir ile İlçe Emniyet Müdürü Erdoğan’ın disiplin soruşturması neticesinde ceza aldıkları ortaya çıkmıştı.