Başbuğ'u Başbakan'a sorun

Ergenekon davasında AKP İstanbul Milletvekili, eski Genelkurmay Komuta Kontrol Daire Başkanı emekli Tümgeneral Şirin Ünal, tanık olarak dinlendi. Şirin Ünal, “Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un darbe planları içinde bulunduğuna ilişkin bir duyumu olup olmadığı” sorusu üzerine “Bu soruya amiri olan Sayın Başbakan cevap verebilir” dedi. Avukat İlkay Sezer, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın Başbuğ hakkındaki suçlamaları “insafsız” olarak değerlendirdiğine dikkat çekerek “Başbakan’ın savunma tanığı olarak dinlenilmesini talep etmiş bulunuyoruz” diye konuştu.  Emekli albay Dursun Çiçek’in kızı İrem Çiçek’in “Ergenekon davası ile birleştirilen İrtica ile Mücadele Eylem Planı davasına, milletvekili olduğunuz AKP’nin müdahil olduğunu biliyor musunuz” sorusu üzerine Ünal “Partimizin adı AK Partidir” diye yanıt verdi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi yerleşkesi bitişiğindeki duruşma salonunda görülen davanın 254. duruşması yapıldı. Duruşmaya CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, emekli orgeneral Hasan Iğsız’ın da aralarında bulunduğu 36 tutuklu sanık katıldı.Başkan Hasan Hüseyin Özese, emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un da aralarında bulunduğu İrtica ile Mücadele Eylem Planı-İnternet Andıcı dosyası sanıklarının savunma tanığı olarak çağrılmasını istediği AKP Milletvekili emekli tümgeneral Şirin Ünal’ı salona aldı. Genelkurmay Komuta Kontrol Daire Başkanlığı görevini yürütürken dönemin Harekat Başkanı Mehmet Eröz’ün yurtdışında bulunması nedeniyle vekalet ettiğini belirti. Şirin Ünal. Taraf Gazetesi’nde “Harekat Başkanlığı’na bağlı Bilgi Destek Dairesi’nde Şube Müdürlerinden Dursun Çiçek imzasıyla İrtica ile Mücadele Eylem Planı” hazırlandığına ilişkin haberin yayımlandığı 12 Haziran 2009 tarihinde sabah erken saatlerde daireye bağlı şube müdürleri Sedat Özüer ve Ziya İlker Göktaş’ın kendisine gelerek durumu arz ettiklerini anlatarak “İki subayı Genelkurmay 2. Başkanı’na (Tutuklu sanık emekli orgeneral Hasan Iğsız) götürdüm. Durumu arz ettiler” diye konuştu.

Avukat Sezer’in soruları

Emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un avukatı İlkay Sezer’in İlker Başbuğ ile hangi dönem ve ne süreyle birlikte çalıştığı sorusu üzerine Şirin Ünal, Ağustos 2004’te Hilmi Özkök’ün Genelkurmay Başkanı,  İlker Başbuğ’un Genelkurmay 2. Başkanı kendisinin ise 1 yıl süreyle Komuta Kontrol Daire Başkanlığı yaptığını anlattı. Ünal,  2008-2010 yılları arasında da yeniden Komuta Kontrol Daire Başkanlığı görevine atandığını ifade ederek  kısa bir süre Yaşar Büyükanıt’ ile çalıştıktan sonra İlker Başbuğ’un genelkurmay başkanlığına atandığını belirtti. Avukat İlkay Sezer’in “Birlikte çalıştığınız bu dönemlerde Sayın Başbuğ’un ‘Anayasal düzeni ve demokratik rejimi cebren devirmeye teşebbüs ettiğine ilişkin somut bir bilginiz görgünüz var mı” diye sordu.Ünal, kendi konumuyla, İlker Başbuğ arasında başka kademeler olduğuna dikkat çekerek “Bu soruya amiri olan Sayın Başbakan cevap verebilir” diye konuştu.

Başbakan tanıklık yapsın

Avukat İlkay Sezer ise “Başbakan, İlker Başbuğ hakkındaki suçlamaları ‘insafsız’ olarak yorumlamıştı. Biz de başbakanın savunma tanığı olarak dinlenmesini talep etmiş bulunuyoruz. Mahkemenin bu talebimizi, tanığın bu beyanı kapsamında değerlendirmesini talep ediyorum” dedi. İrtica ile Mücadele Eylem Planı adlı belgenin altında imzasının bulunduğu iddia edilen Dursun Çiçek’in “Bir subay  böyle eylem planı hazırlayıp, yayınlayabilir mi” sorusu üzerine Şirin Ünal “Komuta Kontrol Daire Başkanlığı’nın ilgisinin bulunmadığı bir konu. Bizim ilgimizin bulunmaması böyle bir çalışmanın olduğu ya da olmadığı anlamına gelmez” diye konuştu.

Çiçek ile tartışma

 Dursun Çiçek’in  “12 Haziran günü sizinle birlikte Genelkurmay 2. Başkanı’na  (Tutuklu sanık emekli orgeneral Hasan Iğsız) çıktık” sözleri üzerine Ünal “Ben Bilgi Destek Dairesi’nden iki subayla biri albay biri yarbay olabilir 2. Başkan’a çıktık. Subaylar, 2. Başkan’a gazetedeki haberi gösterip ‘Bizim dairede böyle bir şey hazırlanmadı’ dediler. Ben hiç konuşmadım. Komutan da ‘Zaten ben böyle bir emir vermedim’ dedi. Siz yoktunuz” diye düzeltme yaptı. Dursun Çiçek’in “Ünal ve 2 subayın Iğsız’a arzı sırasında kendisin de bulunduğu” konusunun emekli orgeneral Hasan Iğsız’a sorulması talebini Özese “Şimdi tanık beyanı alınıyor” diyerek reddetti.

AKP değil AK Parti

Dursun Çiçek’in kızı ve avukatı İrem Çiçek’in “İrtica ile Eylem Planı olarak açılan ve daha sonra Ergenekon davası ile birleştirilen davanın iddianamesinde milletvekili olduğunuz AKP’nin müdahil olarak yer aldığını biliyor muydunuz” sorusu üzrine Ünal “Partimizin adı AK Parti’dir” dedi.İrem Çiçek ise “Ben AKP diyorum. Bilginiz var mı” diye sorusunuz yineleyince Ünal da aynı yanıtı yineledi.İrem Çiçek’in “İrtica İle Mücadele Eylem Planı’nın gördünüz mü” sorusunu Ünal “Benim başkanı olduğum Komuta Kontrol Dairesi’nin dışında bir konu. Ben jet pilotuyum, bilmediğim konularda konuşmam” diye yanıtladı. “Ben bilgisi olup olmadığını soruyorum. Çetrefilli cevaplara gerek yok” diyen Avukat Çiçek “Ne sorsak ‘bilmiyorum’ diyor. Soru sormaya gerek yok” diyerek soru sormayı bıraktı. Tutuklu sanık emekli albay Sedat Özüer’in “Ergenekon örgütünün TSK içinde faaliyet gösterdiğine ilişkin duyumunuz var mı” sorusu üzerine Ünal “Yaşadışı faaliyetler herkesin gözü önünde yapılmaz” diye konuştu.

Eröz’e tavır

Tutuklu sanık Emekli Korgeneral Mehmet Eröz “Benim yurtdışında bulunmam nedeniyle bana vekalet ediyordunuz. Benim sık sık birlikleri denetlediğimiz biliyor musunuz? Sizin dairenizi de denetlemiştim, hatırlıyor musunuz” diye sordu.Şirin Ünal “Evet, sadece benim birliğimi denetlediğiniz için size tavır olarak F-16 ile uçuşa gittim, size de bunu hatırlıyor musunuz” diye karşı soru yöneltti.

Yanlış yaptınız

Ünal, Sedat Özüer’in soruları sırasında, davada tanık olarak da ifade veren dönemin Genelkurmay  İstihbarata Karşı Koyma (İKK) ve Güvenlik Daire Başkanı Muhammet Mutlu Arıkan’ın Bilgi Destek Dairesi’ni teftiş ettiğine dikkat çekerek Özüer’e şu tepkiyi gösterdi: “Harekat Başkanlığı’na vekalet etmem nedeniyle dairenizin benden habersiz denetlenmemesi gerekirdi. Siz, İKK Başkanlığı’na benden habersiz dairesinizi açarak yanlış yaptınız.”

Tutuklu sanık Genelkurmay Adli Müşaviri Tümgeneral Hıfzı Çubuklu’nun soruları sırasında Ünal şunları anlattı: “Haber üzerine Askeri Savclığın soruşturma açtığını ve ifade vermem gerektiğini Adli Müşavir bana nezaketen telefon ile bildirdi. Ancak ben başkanlığa vekalet ettiğim ve daire ile ilgim olmadığı için sabah savcılığa ifade vermeye gitmedim. Adli Müşavir ile bir kere da görüştükten sonra öğleden sonra askeri savcılığa ifade verdim.”

Darbe planları

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel,  “Ayışığı, Yakamoz, Sarıkız ve Eldiven” isimli darbe planı iddialarını yöneltmesi üzerine Ünal “'Milletin seçtiği iktidara, sandıktan çıkan sonuca saygı göstermişimdir. Emrimde çalışan kişileri politikadan uzak tutmaya çalıştım. Askerlik yeminine bağlı görev yapmaları konusunda telkinlerde bulundum. Bu konuları basından duydum” diye konuştu. Başkan Özese, sorular tamamlandıktan sonra “Ekleyeceğiniz bir şey var mı” diye sorunca Ünal “Sanıklar hakkında karar verecek bağmsız yüce mahkemeye güveniyorum” diye konuştu.