'Başbakan balkondan indi, tomaya bindi'

CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi, "Sayın Başbakan balkondan indi, tomaya bindi. Şimdi önerim, Sayın Başbakan tomadan insin ve bu demokratikleşme programını hep birlikte gerçekleştirelim" dedi.

cumhuriyet.com.tr

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Taksim Gezi Parkı olaylarıyla ilgili başta hükümet olmak üzere herkesin bu protestoları doğru analiz etmesi gerektiğini söyledi.

Gösterilere ilişkin analizler sırasında yapılan bazı temel yanlışlar olduğuna dikkati çeken Hamzaçebi, "Birincisi protesto eylemlerini 1980 öncesinin anarşik eylemleriyle bir tutmak, onlarla aynı kefeye koyup değerlendirmek, bu eylemleri gerçekleştiren gençlere yapılacak en büyük haksızlıktır" diye konuştu.

Protesto eylemlerini, sadece bir çevre hareketi olarak değerlendirmenin de olayın boyutunu görmemek demek olduğunu dile getiren Hamzaçebi, şöyle devam etti:

"Yine protesto eylemini gerçekleştiren ve çoğunluğu gençlerden oluşan o kitleyi siyaset dışı görmek, yapılacak bir diğer büyük yanlışlıktır. Gençlerin herhangi bir siyasi partiye mensup olmaması, onların taleplerinin siyasi olmadığı anlamına gelmez. Gençler büyük ölçüde herhangi bir siyasi partiye mensubiyet dışında, başka nedenlerle bir araya geldiler.

Laik, Müslüman, modern, muhafazakar, sağcı, solcu; hangi siyasi kavramlarla isimlendirirsek isimlendirelim, günümüz siyasi terminolojisine hakim olan bu kavramların ötesinde, gençler bir başka taleple, bir başka kavramın altında birleşerek ortaya çıktılar. Bu talep özgürlüktür ve özgürlük en büyük siyasal taleptir ve en büyük siyasal kavramdır. İnsanlık tarihini, özgürlük mücadelesinin tarihi olarak okuyabiliriz. Bütün insanlığın tarihi, özgürlük yolunda verilen mücadeleden başka bir şey değildir. Dolayısıyla gençlerin özgürlük talebini ben en büyük siyasal talep olarak alıyorum. Türkiye'deki yeni siyasetin temel kavramı, temel belirleyicisi de bu özgürlük kavramıdır."

CHP'nin önerileri

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ve hükümetine düşen görevin bu özgürlük talebini merkeze alarak bir demokratikleşme programını ortaya koymak ve buna ilişkin yasaları TBMM'den geçirmek olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, "Hükümete önerim, Meclis tatile girene kadar bu yasaları gelin hep birlikte çıkaralım. CHP'nin bu konudaki TBMM'ye sunmuş olduğu sayısız öneri vardır. Bu önerileri, toplam 19 başlık altında daha önce kamuoyuna açıkladık" şeklinde konuştu.

Hamzaçebi, yüzde 10 seçim barajının indirilmesinden Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nun düzenlenmesine, Siyasi Partiler Kanunu'nun değişmesinden, faili meçhullerin araştırılması için komisyon kurulmasına, özel yetkili mahkemelerin ve bu mahkemeleri kuran anlayışın sorgulanmasından tutuklu siyasetçi, bilim adamı, aydınların serbest bırakılmasına kadar birçok önerinin CHP'nin demokratikleşme paketi içinde yer aldığını kaydetti.

"Aldığınız ödülün anlamı Cezayir'de kalmasın"

"Meclis tatile girene kadar bir demokratikleşme programını TBMM gerçekleştirebiliriz. Bu, Türkiye'nin önünü açar" diyen Hamzaçebi, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sayın Başbakan'a önerim, uçaktan iner inmez, başta başkanlık sistemi, yarı başkanlık sistemi veya partili cumhurbaşkanı gibi önerileri bir kenara atarak, böyle bir demokratikleşme programı üzerinde çalışacaklarını, özgürlüğü merkeze alan yasalarda değişiklikler yapacaklarını kamuoyuna açıklamasıdır. Sayın Başbakan her seçim sonrasında balkon konuşmaları yaptı ve bütün toplumu kucakladı ama balkondan indiği andan itibaren yeniden Türkiye, toplum bir karmaşanın içine girdi.
Sayın Başbakan balkondan indi, tomaya bindi. Şimdi önerim, Sayın Başbakan tomadan insin ve bu demokratikleşme programını hep birlikte gerçekleştirelim. Sayın Başbakan Cezayir'de bir fahri doktora ödülü aldı; 'insanlığa hizmet, aydınlık topluma katkı' konulu. Çok güzel bir başlık. Sayın Başbakan gelin bu aldığınız ödülün anlamı Cezayir'de kalmasın, bunu Türkiye'ye taşıyalım."

İzmir'deki soruşturmalar

Hamzaçebi, Başbakan Vekili Bülent Arınç'ın ortamı yumuşatıcı açıklamalar yaparken, bazı kurumların tutumunun, bu sürece zarar veren nitelikte olduğunu ifade ederek Hamzaçebi, Başbakan'ın 'Twitter baş belasıdır' değerlerdirmesinden sonra İzmir savcılığının, tweet atan gençleri takip etmeye başladığını ve gözaltına aldığını söyledi.

"Twitter üzerinden Hükümeti yıkmaya çalışıyorlar" şeklinde ilk kez bir suçlamanın ortaya çıktığını anlatan Hamzaçebi, "Basın üzerindeki sansür sosyal medyanın heberleşmede patlama yapmasına neden olmuştur. Televizyonlarda bu sansür olmasaydı belki sosyal medya bu olaylarda o kadar öne çıkmayacaktı" dedi.

Hamzaçebi, yargıya düşenin, özgürlüklerin önünü açmak olduğunu ifade ederek, "Ama yargı bu tutumuyla özgürlüklerin önünde bir engel oluşturmaktadır. Şunu sormak istiyorum bu soruşturmayı yapanlara; Madonna'yı ne yapacaklar? Madonna da yurt dışından bu protesto eylemlerine destek verdi. Şimdi bununla ilgili de acaba soruşturma mı yapılacaktır?" diye sordu.

Rize'deki olaylar

Dün Rize'deki olaylara da değinen Hamzaçebi, defalarca İçişleri Bakanı ve yetkililerle görüştüğünü belirterek, yaşanan süreci anlattı. Yaptıkları girişimler sonucu polis sayısının olay yerinde artırılması suretiyle daha vahim hadiselerin yaşanmasının önüne geçildiğini belirten Hamzaçebi, ortaya konulan bir tepkiye karşı farklı tepkilerin de elbette gösterilebileceğini dile getirdi. Hamzaçebi, "Ama özellikle böyle bir tepkiden mutluluk duyacak şekilde bir anlayışa sahip olmayı demokrasimiz açısından iyi ve doğru bulmuyorum" dedi.

Polisin göstericilere yönelik sert tutumunun bu olayların büyüme nedenlerinden birisi olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, polisin bu tutumunu bırakması gerektiğini söyledi.
Hamzaçebi, Ankara'da protesto gösterilerini izleyen Ulusal Kanal mensuplarının gözaltına alınmış olmasını kınadığını belirterek, "Bu bir gözdağıdır. Vatandaşın haber alma özgürlük için oradalar. Onlara yönelik bir hareket vatandaşın haber alma özgürlüğünü engellemeye yöneliktir, bu nedenle serbest bırakılmaları gerekir" diye konuştu.

"Olay bilek güreşine dönüştürülmemeli"

AKP yetkililerinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yurt dışından dönüşünü bir kitlesel karşılama törenine çevirmeme yönünde vermiş oldukları kararın sorulması üzerine Hamzaçebi, "Çok doğru bir açıklama yaptılar. Bu olayı bir bilek güreşine dönüştürmemek gerekir" şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın uçaktan indiğinde herkesi kavrayan ve kucaklayan bir mesaj vermesi gerektiğini söyleyen Hamzaçebi, halkın Türkiye'de demokrasiye kendisinin sahip çıktığını vurgulayarak, "Hiçbir başka güçten beklemiyor, kendisi sahip çıkıyor. Demokarsimiz hiç olmadığı kadar güçlüdür şu anda. Elbette şiddeti tasvip etmiyorum. Münferit şiddet olayları bu hareketin güzel tarafına gölge düşürmemeli. Bu hareketin güzel tarafını görüp ona göre hareket etmeliyiz" dedi.