Bakanlığın ÇED raporları kararı Danıştay’dan döndü: ‘Halkın katılımını sağlamıyor’
Çevre Şehircilik Bakanlığı’nca hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirmesi’nin (ÇED) ‘olumlu veya olumsuz’ kararlarının meslek odalarının ve yurttaşların internet üzerinden erişimine yalnızca bir aylığına sunulması kararı Danıştay’dan döndü. Danıştay, bu kararı “ÇED sürecine halkın katılımını sağlamadığı” gerekçesiyle reddetti.
Sena YaşarDanıştay 14. Daire de reddetti
ÇMO ise mahkemenin bu kararını Danıştay’a taşıdı. Danıştay 14. Dairesi de, ÇMO’nun yürütmenin durdurulması istemini de reddetti. Bu reddin üzerine de itirazda bulunan ÇMO, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na itiraz etti. Kurul ise 14. Daire’nin kararını bozarak ÇMO’nun itirazının kabulüne, “ÇED sürecine halkın katılımını sağlamadığı” gerekçesiyle kararların duyurulmasına ve raporların yayınlanmasına ilişkin yürütmenin durdurulmasına hükmetti.
‘Vatandaş bilgi edinme hakkına sahip’
Danıştay’ın bu kararını Cumhuriyet’e değerlendiren ÇMO Başkanı Bozoğlu, 2015’te bu karar çıkmadan önce internet sitesinden istenildiği zaman raporlara erişelebildiğini belirterek “Örneğin, 4-5 sene önceki bir projenin ÇED raporuna veya kararına istediğiniz zaman ulaşabiliyordunuz. Bu, orada yaşayan yurttaşların bir dönüt olarak değerlendirebilmesi açısından önemliydi. Çünkü insanlar kendi yaşam alanlarında yapılan tesislere dair sürekli bir bilgiye ulaşma hakkına sahip olabilmelidir” dedi. ÇED raporlarının içeriğinin de önemine değinen Bozoğlu, şunları kaydetti:
‘Vatandaş ‘denetçi’ oluyordu’
“Raporların içerisinde hem inşaat aşamasında ne gibi çevresel önlemler alınacağı, hem de işletme aşamasında tesislerde ne gibi faaliyetler yürütüleceğine dair teknik ve bilimsel veriler bulunuyor. İnsanların bu bilgiye sürekli olarak ulaşabiliyor olması ve vatandaşların tesisleri gözlemleyebilmesi, bir yandan da ‘denetçilik’ görevi görmelerini sağlıyordu. İnşaat ve işletme aşamasında bu raporların üzerinden vatandaşlar şikayette bulunabilir, görüşlerini aktarabilir, bakanlığa bildirimde bulunabilirler ya da tesislerin verdikleri sözü tutup tutmadıklarını başka bir gözle denetleyebilirler. Bu gizlenecek bir bilgi değil.”
‘Bilgiye ulaşımı zorlaştırmak neden’
Yurttaşların sürecin takibinin yapabilmesinin yasal hakkı olduğunun altını çizen Bozoğlu, “Şeffaflık açısından da bu raporların yayınlanması gerekir. Ama Bakanlık verdiği kararla bilgilerin sadece 30 gün internet erişiminde kalmasına izin veriyor, sonra raporları yayından kaldırıyor. Ben bir vatandaş olarak 6 ay sonra duyduğumda bakmak istiyorsam bu bilgiye ulaşamıyorum. Ulaşmak istediğimde ‘Bilgi Edinme Kanunu kapsamında isterseniz verebiliriz’ diyorlar. E-devlete geçilmiş, türkiye.gov.tr kurulmuş, elektronik imzalar kullanılırken bilginin gizlenmesi ve ulaşımının zorlaştırılması neden?” diye sordu.
‘Eski kararlar yayınlansın’
Danıştay’ın kararının Türkiye’deki demokratik katılım sürecinin işlemesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Bozoğlu, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bu karardan sonra yapması gereken 2015’ten bu yana kabul edilmiş tüm ÇED raporlarının internet sitesinden yayınlamak ve vatandaşın bu bilgiye erişimini sağlamaktır. Bunu bir demokratik katılım ve şeffaflığın aracı olarak görmeliler. Bunlar, şirketler ve siyaset üstü, herkesin doğrudan muhatabı olduğu meselelerdir. Vatandaşların ‘idarenin şeffaflığı’ kapsamında bu bilgiye sınırsız ulaşabilmeli. Bakanlık henüz eski kararları internet erişimini açmadı. Bir an önce açmalarını talep ediyoruz” dedi.