Avcı: ‘Paralelci polisler yolladı’

Hanefi Avcı tutuklanmasına neden olan kasetlere ilişkin açıklamalarda bulundu.

cumhuriyet.com.tr

Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, tutuklanmasına neden olan kasetlerle ilgili delillerin karatıldığını belirterek, “Aramada elde edilen kasetler üzerinde usule ve hukuka uygun olmayan bir teknik inceleme yapılmış, üzerinde bana ait ne parmak ne de vücut izi bulunmuştur” dedi. Avcı, kasetlerin bugün emniyetteki paralel yapıya mensup olduğu iddiasıyla tutuklu bulunan bazı polislerce Eskişehir’deki kişiye verildiğini tespit ettiklerini söyledi.

Eski Emniyet Müdürü Avcı dün tutuklanmasına neden olaylar ve sonrasında ortaya çıkan yeni gelişmelere ilişkin Taksim Hill Otel’de basın toplantısı düzenledi. Tutuklanmasına neden olan kasetlerin ortaya çıkarılış şekline ilişkin polis görüntülerini gazetecilere izleten Hanefi Avcı, “Bu kasetler benim olsa idi yanında arşivler, kayıtlar, kişilerin KOM ve terör kayıtları ile HTS raporlarının da bulunması gerekirdi. Odada 2 tane çelik kasa olmasına karşın kasetlerin bulunduğu çanta dolabın üzerinde çıkıyor. Çantaya baktığınız zaman temiz olduğunu ve sadece çekerken sürtünmeden oluşan tozu görüyoruz. Peki, günlerce orada olan bir çanta nasıl oluyor da temiz olarak kalabiliyor” diye sordu. Çantanın içindeki kasetlerin çıplak elle kontrol edildiğini ve üzerindeki şeffaf naylonların yırtılarak atıldığını anlatan Avcı, “Eğer o naylonlar yırtılmamış olsa ve evraklarimha edilmemiş olsaydı üzerindeki parmak izleri tespit edilebilirdi.

Buldukları iddia edilen kaset ve dosyada ne bir parmak izim ne de vücut izim ortaya çıktı” dedi. Avcı, söz konusu kasetlerin görev yaptığı dönemi ve illeri kapsamadığını anlatan Avcı, “2003-2005 yılları KOM Daire Başkanı olduğum dönemde Enerji, BOTAŞ, Neşter, Mafya vs birçok operasyonu yönettim orada kamuoyunu ilgilendiren siyasetçi, bürokrat vs dinlemeleri dosyada olmasına rağmen onlara ait hiçbir ses kaydı burada yoktur. 2005-2009 yılarında Kapıkule operasyon vs. tahkikatlarının yapıldığıtarihlerde Edirne Emniyet Müdürlüğü yaptım. Bu konuşmalardan hiçbiri o dönemlere ait değildir. Eğer bana ait olsa o dönem yapılan olaylarla ilgili ses kaydı olurdu” diye konuştu. Terörle Mücadele’deki polislerin delil toplama konusunda uzman olmadığını anlatan Hanefi Avcı yaşanan çelişkileri özetle şöyle sıraladı:

Aramada bulunan 24 adet kaset orijinal çanta ile birlikte alınıp getirilmesi gerekirken çanta yerinde bırakılmış kasetler ayrı bir zarfa konularak paketlenmiştir. Çanta bilahare özel kalem görevlilerince savcılığa teslim edilmiştir. Bu kasetlerin önemli olduğu diğer materyallerin önemsiz olduğu nasıl belirlenmiş de yalnız bu kasetler için özel zarfa konup paraf edilmiş, diğer eşyalara bu işlem yapılmamıştır?

1986 yılından beri bilgisayarım var ve basit düzeyde programcılık yapacak düzeyde bilgisayar teknolojisini bilirim. 14- 15 yıl 24 kasetle il il gezdiğimin kabulü normal hayat tecrübesine ve orta zekâlı insan davranışına göre mümkün değildir. Eğer benim olsa idi ya bir CD ya da USB bellekte taşımam gerekirdi.

Eskişehir de ayrılırken resmi kullandığım bilgisayarların disklerini bile değiştirdim. 28 gün boyunca giren çıkan hiç kimsenin bu çanta neyin nesi diye bakmamış olması makul değildir.

4 adet kasetin içeriğinin boş veya duyulamayacak kadar kısık ses olduğu Cumhuriyet Savcılığı tarafından belirtildiğine göre 14-15 yıldır 4 boş kaseti taşıdığım düşünülemez.

Arama esnasında bir kısım görevlilerin sürekli kameralardan kaçtığı ve bir şekilde yüzünü gizlemeye çalıştığı tesadüf olamaz.

‘Mağduriyetler giderilsin’

Sahte deliller ve dinleme yapanların ortaya çıkarılmasını ve yargı önüne çıkarılmasını istediğini anlatan Hanefi Avcı, “Bu kişiler yargı önüne çıkarılmalı ve mağduriyeti olanların mağduriyetleri giderilmeli. Davanın savcısı Kadir Altınışık hakkında HSYK’ye şikâyette bulunduk ama ses çıkmadı. Önümüzdeki HSYK seçimleri çok önemli” dedi.