'Arkadaşlarımız iddiaları şu anda inceliyor'

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Sapanca Gölü'ne hafriyat döküldüğü iddialarının incelendiğini, ancak şu anda böyle bir şeyin olmadığını belirtti.

cumhuriyet.com.tr

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Marmaray Projesi'nin kazı çalışmasında çıkartılan hafriyatın bir kısmının Sapanca Gölü'ne döküldüğüne dair haberlere ilişkin, TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtladı. Hafriyatın Sapanca Gölü'ne dökülmesinin söz konusu olmadığını, şu ana kadar böyle bir talebin de gelmediğini belirten Eroğlu, Sapanca Gölü'nün hafriyat topraklarının döküleceği bir alan olmadığını söyledi. ''Bu nereden çıktı, ben de ilk kez duyuyorum'' diyen Eroğlu, Sapanca Gölü'nün, önemli bir içme suyu kaynağı olduğunu, hafriyat toprağı dökülemeyeceğini, buranın korunması gerektiğini anlattı.

Eroğlu, iddialarla ilgili araştırma yapılıp yapılmadığı sorusuna, ''Arkadaşlarımız şu anda inceliyor. Şu anda öyle bir şey yok'' karşılığını verdi. Hafriyat döküm yeri konusunda yetkinin kime ait olduğunu sorulması üzerine Eroğlu, ''Bizden mutlaka izin almaları gerekir. ÇED ve Planlama Genel Müdürlüğümüz var, bu konuda müracaat edilmesi lazım. İçme suyu gölüne böyle bir şey dökülemez. Bunda bir yanlışlık var'' diye konuştu.
 

'İhtilafın çjzülmesi amacıyla'

Bakan Eroğlu, 2-B arazilerine ilişkin yasa taslağıyla ilgili soruları da yanıtladı. Taslağın ne zaman Bakanlar Kuruluna geleceğine yönelik sorular üzerine Eroğlu, hazırlıkların yapıldığını, ancak ne zaman geleceğini bilemediğini belirterek, ''Önümüzdeki günlerde inşallah gelir'' dedi. Maliye Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı olarak hazırlıkları yaptıklarını, Bakanlar Kuruluna sunacaklarını belirten Eroğlu, teknik çalışmaların büyük ölçüde tamamlandığını bildirdi. Eroğlu, şöyle devam etti: ''Geçmişte 500 bin hektar olarak konuşuluyordu ama o kadar olmadığı, 235-250 bin hektar olduğu anlaşıldı. İstanbul, Antalya, Aydın, İzmir gibi kıymetli arazilerin olduğu yerleri öncelikle ele aldık, İç Anadolu'da birtakım belki para etmeyecek alanları, daha sonraya bıraktık. Esas itibarıyla zaten o kısımlar önemli. Bu, 31 Aralık 1981'den önce orman vasfını tamamen kaybetmiş, üzerine organize sanayi bölgeleri, şehir, kasaba, köyler kurulmuş yerler için geçerlidir. Hükümetimizin herhangi bir şekilde dahli yoktur, yıllar önce işgal edilmiş, vatandaşlar bir bedel ödemeden oturuyor. Bu ihtilafın çözülmesi amacıyla bu yapılıyor. Anayasanın 169 ve 170. maddeleri buna amir, bunların değerlendirmesi hükmünü getirmiş. Şimdiye kadar, defalarca sevk edilmiş, neden yapılamamış; teknik çalışmalar köklü şekilde yapılamadığı için. Hükümet olarak, köklü şekilde Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünü de devreye sokarak, orman kadastrosu, tapu kadastroyla birlikte teknik çalışmaları tamamladı. Hazine, Milli Emlak adına tapu ve tescil işlemleri, bu bölgelerde hemen hemen bitti.''

'Parayla ilgilenmiyoruz'

Ne kadar gelir beklendiğinin sorulması üzerine Eroğlu, gelir için bir şey söylemenin, tahmin yapmamın şu an için doğru olmadığını söyledi. Eroğlu, söylenen rakamların, ''hayali'' olduğunu dile getirerek, kıymet takdirinin yapıldığını, kanun çıkmasıyla yapılacak başvurulardan sonra ne kadar gelir elde edileceğinin belli olacağını kaydetti. Uluslararası Orman Yılı dolayısıyla düzenlenen etkinlikten ayrılırken Eroğlu'nun yanında yer alan TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin de ''Bu düzenlemeyi sanıyorum, vatandaşların mülkiyet sorununu çözmek için yapıyorsunuz. Vatandaştan para toplamak değil, vatandaşın sorununu çözmek mantığıyla hazırlanmış olabileceğini tahmin ediyorum'' diye konuştu.
Eroğlu da parayla ilgilenmediklerini söyledi.