"Arınç'ın tavrı baskıdır şiddettir"
Meclis Başkanvekili Güldal Mumcu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın dün sergilediği tutumun baskı ve şiddet olduğunu belirterek "Bir kez daha kınıyorum; çünkü elinden gelse, imkan bulsa fiziki şiddet uygulamaktan bile çekinmeyecek durumdaydı" dedi.
cumhuriyet.com.trMumcu yaptığı yazılı açıklamada, dün Meclis Genel Kurulu'nda cereyan eden olaylar hakkında Başkanlık kürsüsünden bir açıklama yaptığını hatırlatarak, Arınç'ın bugün yaptığı basın toplantısının birkaç noktaya daha açıklık getirilmesini gerekli kıldığını kaydetti.
Mumcu, "Verilen arada kürsü arkasında Katip Üye Sayın Murat Özkan'la oturduğumuz bir sırada Sayın Arınç hışımla odaya girip meclisi yönetemediğimi, başkanlık kürsüsüne yakışmadığımı ileri sürmüştür. Kendisine Meclisi İç Tüzüğe uygun yönettiğimi, kürsüye yakışıp yakışmadığımı takdirin ise kendisine ait olmadığını söyledim. Ara verilmeden önce AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı'yı neden uyardığım konusunda sorgulamaya kalkışması üzerine, bunun meclisi yöneten başkanvekilinin takdiri olduğunu, bu takdire karışmaya hakkı olmadığını belirttim" dedi.
Mumcu, Arınç'ın CHP'li Çetin Soysal'ın ceketini iliklemeden kürsüye gelerek Başkanlık Divanı'na saygısızlık ettiğini, sarhoş taklidi yaparak Soysal'ın sarhoş olduğunu iddia ettiğini ifade ederek, Arınç'la aralarında geçen diyalogu şöyle aktardı:
"CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal'ın ceketini iliklemeden kürsüye gelerek Başkanlık Divanına saygısızlık ettiğini, sarhoş taklidi de yaparak, Soysal'ın sarhoş olduğunu iddia edip, kendisinin Meclisi yönetirken böyle şeylere izin vermediğini söylemesi üzerine, '- Siz nasıl konuşuyorsunuz? Sarhoş olduğunu nereden biliyorsunuz? Ayrıca sizin Meclisi nasıl yönettiğiniz de herkesin belleğinde' dedim.Meclisi yönetemediğimi, kötü yönettiğimi yineleyince 'Nasıl yöneteceğimi kendisinden öğrenmeyeceğimi' ifade ettim. Sayın Arınç'tan sonra AKP Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş da Başkanlık odasında aynı esef verici tavrı sergilemiştir. Elitaş'ı da kınıyorum."
Yaşanan olayların 'biat kültürü'nün biçimlendirdiği insanların, dillerinden düşürmedikleri demokrasiyi, demokrasinin temeli olan kuvvetler ayrımını, kuvvetlerin birbirinden bağımsızlığını aslında içlerine sindiremediklerini gösterdiğini savunan Mumcu, Anayasa'nın 94'ncü maddesini hatırlatan ve Meclis içtüzüğünü iyi bildiğini söyleyen Arınç'ın aslında ne yapılması gerektiğini de iyi bilmesi gerektiğini kaydetti.
Mumcu şunları söyledi:
"Genel Kurul adabını iyi bildiğini iddia eden Sayın Arınç, Bakanlar kurulu üyesi olduğunu ne kadar ört bas etmeye çalışırsa çalışsın, sergilediği tavır, yürütmenin yasamaya baskısından başka bir şey değildir. Başkanvekillerini birbiriyle mukayese etmesi şeklinde sergilediği, en hafif deyimle densizliği de kendisine yakıştıramadım. Öte yandan 'emanetçilik' görevine soyunan Sayın Arınç'ın buna ihtiyaç duymasını da hayret ve ibretle izledim.Kendisi, Hukuk Fakültesinde Uğur Mumcu'nun da derslerine girdiğini söylemek gereğini duymaktadır. Ama öyle anlaşılıyor ki onun verdiği hukuk derslerini ya iyi algılayamamış ya da o derslerde bulunmamıştır. Sayın Arınç'ın sergilediği tavır, kesinlikle bir baskıdır, şiddettir. Bir kez daha kınıyorum; çünkü elinden gelse, imkan bulsa fiziki şiddet uygulamaktan bile çekinmeyecek durumdaydı."