Arif Pişkin: Biraz sakin olun gençler

Yılların tiyatrocusu Arif Pişkin, Son Yaz’da karanlık bir karakteri canlandırıyor. Soru işaretleriyle biten dizinin kilit karakterlerinden biri Selçuk Taşkın. Hikâyesi yeni sezonda da sürecek.

Elif Tokbay

Arif Pişkin, Selçuk Taşkın’ın “İçime çok sinen bir karakter oldu. Oynarken büyük zevk alıyorum” diye anlatıyor.

Arif Pişkin, gençlerde gözlemlediklerini anlatıyor: Kısa yoldan meşhur olmak, çok para kazanmak, sokakta yürüyemez hale gelmek, şöhret, Alaçatı...

Oyuncunun bir de önerisi var: Biraz sakin olun, sizde bu işe uygun yetenek varsa çalışarak kendi yolunuzu bulursunuz. Ama çok çalışmak gerek...

- Pandemiyi atlatmadan kendimizi bir o kadar acı bir olayın içinde bulduk. Yangınlarla kavrulduk. Ne söylemek istersiniz? Sizin de canınız çok yandı mı?

Yanmaz olur mu elbette çok fazla yandı. Böylesi büyük bir felakete duyarsız kalan bir insan olabileceğini sanmıyorum. Geleceğimiz yandı. Bir çok insan büyük zarar gördü. Yangını söndürmek için canla başla çalışan insanlar yaralandı canlarından oldu. Böyle bir duruma nasıl tepkisiz kalabiliriz. Çok fazla acı var.

- Yaralar nasıl sarılacak?

Galiba çok uzun zamana ihtiyaç var. Bu kadar büyük kayıp kolay kolay yerine gelmez. Ama biz her zaman olduğu gibi birlik olup bu zor durumun da üstesinden geliriz.

- Uzun yıllar Eskişehir'de çalıştınız ve yaşadınız. Oradaki tiyatro seyircisiyle İstanbul'daki farklı mı?

Elbette farklar var. Sadece Eskişehir İstanbul değil tüm şehir tiyatro seyircileri farklıdır. Tiyatronun güzelliği budur. Her şehir size farklı soluklar sunar. Kaldı ki aynı şehirde ayrı geceler bile farklıdır. Yaşayan sanattır tiyatro.

- Herkesin oyunculuk eğitimi alması gerektiğini son zamanlarda birkaç tiyatrocudan duydum. Siz de öyle düşünenlerden misiniz?

Kesinlikle öyle düşünüyorum. Herkes konservatuvar tiyatro bölümünü bitirmeyebilir ya da oyunculuk bölümü mezunu olmayabilir ama mutlaka ve mutlaka eğitim almak zorundasınız. Hedefiniz doğrultusunda mutlaka.

- Oyunculuk eğitimi insanda hangi kapıları açıyor, nelerle yüzleştiriyor?

Kendinizle yüzleşiyorsunuz. Bu önemli. Siz iyi ezber yapıyorsunuz diye oyuncu olduğunuzu sanmayın diye. Eğitim size sizin sınırlarınızı gösterir. Eksiğinizi belirler ve hiç bitmez. Hep hayatınız bu çizgide gitmek zorundadır. Sürekli gelişmek zorundasınız.

- Oyunculuk eğitimine nereden başlamalı?

Hedefiniz neyse ona yönelik olmalı her şey. Misal sadece kamera oyunculuğu yapmak gibi bir hedefe sahipseniz tiyatro eğitimi almanız gerekmez. Ama ben tam kapsamlı oyuncu olmak istiyorum tiyatro da yapmak istiyorum derseniz buna yönelik başlangıç çalışmaları yapmanız gerek. Kısaca bu mesleği kendinize meslek olarak seçecekseniz ona uygun başlangıçlar gerek size. Biraz araştırmak, kurcalamak hazıra konmamak gerek.

- Gençlerin oyunculuğa müthiş bir ilgisi var. Büyük bir kısmı da ünlü olmanın kapılarını açmak için bu mesleğe yöneliyor. Oyunculuk eğitimleri veriyorsunuz. Kim ünlü olmak istiyor, kim oyunculuğa gönül vermiş, bir bakışta anlıyor olmalısınız. Ne söylersiniz?

Sorunun içinde cevabı siz vermiş gibisiniz… Evet kimin hevesli kimin hevessiz olduğu birkaç konuşma ve çalışmada anlaşılıyor. O yüzden hep aynı şeyi söylerim; ben de beyin cerrahı olmak istiyorum ama bunun eğitimini almadan bu mesleği yapamam o zaman benimkisi platonik bir aşk hikâyesinden öteye geçmiyor.

- Gençlerde gözlemlediklerinizi sorsam... Ve onlara tavsiyelerinizi...

Kısa yoldan meşhur olmak çok para kazanmak, sokakta yürüyemez hale gelmek, şöhret, Alaçatı... Biraz sakin olun, sizde bu işe uygun yetenek varsa çalışarak kendi yolunuzu bulursunuz. Ama çok çalışmak gerek.

- Son diziniz Son Yaz çok ilgi çekti. Yeni sezonu merakla bekleniyor. Selçuk Taşkın karakteriyle de çok konuşuldunuz. Nedir sizdeki yeri ve izleri?

Selçuk Taşkın şu ana kadar oynamaya çalıştığım karakterler içinde; içime sinen ve çok güzel bir hikâyenin içinde çok iyi oyuncularla birlikte var ettiğim bir karakter. Bana her oynadığım karakter bir şeyler öğretir. Beni bir yere ulaştırır. Kimisi içinize siner kimi sinmez. Selçuk içime çok sinen bir karakter oldu. Oynarken büyük zevk alıyorum.

- Selçuk Taşkın'ın hikâyesi sürecek mi?

Evet hikâyesi sürecek hem de çok güzel bir biçimde. Şimdilik bu kadarla yetinelim çünkü herkes merakla bekliyor.

- Kötüler izleyicileri çekiyor mu? Onları izlemek daha mı eğlenceli?

Kime göre kötü. Hangi hırsız kendisine kötü biriyim ben der? Kötü olduğunu biz söyleriz. Belki de hayatta görmediğimiz yanları bize gösteren karakterleri seviyoruz, belki de sizin de dediğiniz gibi eğlenceli geliyor.

- Kötülük ve iyilik kavramları size ne ifade ediyor? İkisi de insanın doğasının bir parçası...

Biraz önce dediğim gibi iyi ve kötüyü biz söyleriz tıpkı yaramaz ve uslu der gibi. Kimse kendisine bunu demez. Tüm duygular bizim içimizde.

- Çok evcimen birisiniz. Evden çıkmak için sizi ne ikna eder?

Eşim, oğlum, spor yapmak, işim, çok sevdiğim dostlarım beni ikna edebilir. Sıralama karışıktır. Önem sıraları duruma göre değişir.

- Televizyon acıtmayı ve abartıyı seviyor mu sizce?

Hayır.

- Bir kadında en beğendiğiniz özellik?

Kadın erkek diye bir ayrım koymadan insanda en beğendiğim özellik; kendini dürüstçe ifade etmesi.

- Kendinizde neyi eksik bulursunuz?

Yabancı dil bilmemek.

- Hayattaki sloganınız ne?

Kimseyi kırma, hayat kendiliğinden olacağı yere varır.

- Hayatınızın en büyük şanssızlığı?

Geriye bakmayı bırakalı çok oldu o yüzden hiç sansızlığım yok.

- Mükemmel mutluluk denilince ne düşünüyorsunuz?

Huzurlu ve aşk dolu bir evlilik. Hayat gibi her şeyi var. Bu da size mutluluğu getiriyor zaten. Mükemmel mi ona ben karar veremem. Eşime sormam gerek.

- En büyük korkunuz ne?

Söylemek istemem. Ne kadar korktuğumu siz hesap edin.