'Ankara, İran'a kızdı'

Wall Street Journal gazetesi, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad'ın, Ağustos sonuna kadar Batı ile görüşmeler yapmayacakları sözlerinin Ankara'da "hayal kırıklığı"nı yarattığını savunurken, Türkiye'nin, görüşmelerin en kısa süre içinde yapılması gerektiğini bildirmesini, "Ankara, İran'a yönelik ilk kızgınlık işaretlerini gösterdi" şeklinde yorumladı.

cumhuriyet.com.tr

İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejad'ın, Batı ile Ağustos sonuna kadar görüşmeler yapmayacakları sözleri üzerine Türkiye'nin görüşmelerin en kısa süre içinde yapılması gerektiğini bildirmesi, ABD'de "Ankara, İran'a yönelik ilk kızgınlık işaretlerini gösterdi" yorumlarına yol açtı.

Wall Street Journal gazetesi, Ahmedinejad'ın Türkiye'de "hayal kırıklığı" yarattığını savunurken üst düzey bir Türk diplomatının, Amedinejad'ın sözlerinin Ankara için "sürpriz" oluşturduğunu söylerken, "İranlılar, bu konuda bizi karşılarını almak isteyeceklerini sanmıyorum" dediğini de aktardı.

ABD'nin en çok satan Wall Street Journal gazetezi, Türkiye muhabirini Marc Champion imzalı haber analizinde İran Cumhurbaşkanı Amendinejad'ın, Ağustos sonundan önce Batı ile görüşmeyecekleri sözlerinin ardından Türkiye'nin Tahran'ı, "en kısa süre içinde" müzakere etmeye çağırmasını "hayal kırıklığının gösterisi" olarak yorumladı. Gazete şunları yazdı:

"Türkiye'nin desteği, Sayın Ahmedinejad, görüşmeleri daha da ertelemek için harekete geçmesinden sonra durakladı" diyen gazete, Türkiye'nin "müzakere et" çağrısının, BM Güvenlik Konseyi'nde yaptırımlara karşı oy kullanmasından sonra "Ankara'nın İran'a yönelik ilk kızgınlık işaretlerini gösterdiği"ni öne sürdü.
 

"Ankara için sürpriz oldu"

WSJ, üst düzey bir Türk diplomatını kaynak göstererek Ahmedinejad'ın açıklamasının Ankara için "sürpriz" oluşturduğunu belirttiği haberinde İstanbul'da gazetecilere konuşan söz konusu diplomatın "İran'ı masada tutmanın koşullarından biri, çekimser kalmak yerine hayır oy kullanmak idi" dedi. Diplomat, "İranlılar, bu konuda bizi karşılarını almak isteyeceklerini sanmıyorum" şeklinde konuştu.

Haberinde Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi'nde yaptırımlara "hayır" demesi ve "Gazze filosu" baskını nedeniyle İsrail'e yöneltilen sert tepkilerinin, "Washington'da, uzun bir süreden beri bir NATO müttefiki olan Türkiye'nin strateji yönelişini Batı'dan uzaklaştırdığı kaygılarını tetiklediği" belirtilirken ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Philip Gordon'un Türkiye'nin Batı'ya taahhütlerini kanıtlaması gerekeceği yönündeki sözlerini anımsattı.
 

"Bizim ispatlamamız gereken hiçbir şey yok"

Üst düzey Türk diplomatının Gordon için "Bu açıklamayı yapması gerçekten beni şaşırttı. Bizim ispatlamamız gereken hiç bir şey yok" derken Türkiye'nin "eksen değişikliği" söylemlerini "çılgınlık" olarak nitelediğini kaydeden gazete, diplomatın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'nin Batı ittifakı ve AB üyeliği hedefine bağlı olmayı sürdüğü yönündeki ifadelerini yansıttığını da belirtti.
 

"Koşulları öne koyarak İsrail'e bir çıkış öneriyoruz"

ABD'li gazete, aynı diplomatın, Türkiye'nin, İsrail ile ilişkiyi yok etmek istemediğini vurgularken "yerine getirilecek koşulları öne koyarak İsrail'e "bir çıkış yolu önerdiği"ni söylediğini de aktardı.

Ancak İsrail'in Türkiye'nin, "özür dilemesi" dahil koşullarını karşılayacağına ilişkin herhangi bir işaret vermediğini yazan WSJ, "Diplomat, meselenin, Ankara'nın İsrail'e karşı yeni eylemlerde bulunmadan önce daha ne kadar bekleyeceği olduğunu söyledi" diye yazdı. Gazete şöyle devam etti:
 

"İlk adım büyükelçinin dönmeyeceğini açıklamak olacak"

"Diplomat, bu eylemlerin ilk aşamasının, çatışmadan hemen sonra geri çağırılan Türkiye'nin İsrail nezdindeki büyükelçisinin dönmeyeceği açıklaması olacağını söyledi. Türkiye, ayrıca İsrail'e karşı hukuki adımlar ve Türkiye'nin, kendi çıkarlarına zarar vermeden devlet düzeyindeki ticari anlaşmalarının hangilerini iptal edebileceğini de inceliyor. WSJ, aynı diplomatın, İsrail'in uçaklarının Türk hava sahasını kullanmasına yönelik iki talepte bulunduğunu, ikisinin de geri çevrildiğini anlatırken de "İlişki iyileşmediği sürece bunun değişmesi beklenemez. Fazla beklemeyeceğiz. Ancak bu bekleme süresinin ne kadar uzun olacağını bana sormayın" dediğine de dikkat çekti.