Ali Koç: Ben buraya Fenerbahçeli Ali Koç olarak seçildim

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, kulübünün Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda konuşma gerçekleştirdi. Başkan Koç, "Geldiğimiz nokta Fenerbahçe'nin Kurtuluş Savaşı yapması gerektiğidir" dedi.

(İHA)

Fenerbahçe Kulübü'nün yeni başkanı Ali Koç, kulübün Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda konuşma gerçekleştirdi.

Fenerbahçe’de Olağan Divan Kurulu Toplantısı gerçekleşti. Kalamış Faruk Ilgaz Tesisleri’nde yapılan toplantıya katılım geniş oldu. Ali Koç, ilk kez Divan Kurulu Toplantısı’na başkan olarak katıldı. Ali Koç ve yöneticiler, tam kadro olarak toplantıda hazır bulundu. Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük, toplantının açılış konuşmasında nisan ayında yapılan Divan Kurulu Başkanlığı Seçimi ve haziran ayında yapılan Fenerbahçe Başkanlığı seçiminin hayırlı olmasını dileyerek, önce yönetimi, ardından da Başkan Ali Koç’u üyelere tanıttı.

Plaketlerini almayanlara plaketleri verildi
Üyeleri tanıtan Küçük, ardından yerine geçerken divan kurulu üyeleri, “Başkanı tanıtmadan yerinize geçmeyin” diyerek Vefa Küçük’ü uyardı. Küçük bunun ardından tekrar kürsüye gelerek, “Mazbata töreninde çok fazla tezahürat vardı ve orada da başkanın ismini duyuramamaktan korkup ‘Sesler kesilmezse eve giderim, başkanı buraya davet edemem’ demiştim. Şimdi de başkanı açıklamak için önce alkışlamanızı bekliyordum” açıklamasını yaptı. Vefa Küçük’ün sözlerinin ardından salondaki üyeler Ali Koç’u uzun bir süre alkışladı. Alkışların ardından Vefa Küçük, Ali Koç’u Fenerbahçe Başkanı olarak Divan Kurulu Üyeleri’ne anons etti. Başkan ve Yönetim Kurulu’nun tanıtımının ardından Yüksek Divan Kurulu Üyeliği’ne hak kazananların isimleri okundu. Divan Kurulu’nda 40, 50 ve 60 yılını dolduran ancak bugüne kadar plaketlerini almaya gelemeyen isimlere plaketleri verildi. Plaketleri Başkan Ali Koç verdi. Kulüp raporlarının okunması ve konuşmaların yapılmasının ardından Başkan Ali Koç kürsüye çıktı.

“Biz elimizi taşın altına koyduk”
Divan toplantısının beklediğinden uzun sürdüğünü söyleyerek sözlerine başlayan Ali Koç, “Bugün herhalde çok uzun sürmez diyerek saat 13.00’e toplantı koymuştuk. Ama 2 kez erteledik toplantıyı. Bugün az kişi uzun konuştu. Bu camianın konuşması gerekiyor. Konuşmadığımız için bugünlere geldik. Konuşmak ihanet değildir, samimi eleştiriler her zaman fırsattır. Yönetim Kurulu adına bazı konuşmacıların görüşlerine bazı cümleler eklemek istiyorum. Seçim boyunca hiç yönetim kurulundan bahsetmedim. Fazla saldırıya uğramamaları için bunu yaptım. Yönetim kurulundan ziyade bu kulübü yönetecek olan kadroları da ön plana çıkarmak için bunu yaptım. Fenerbahçe’yi yönetecek profesyonel kadroların kalitesi çok yüksek olmalı. Bu doğrultuda bir yönetim kurulu seçtik. Köksal Bey, yöneticilik tecrübesinden bahsetti. Biz Fenerbahçe için elimizi taşın altına koyduk. Çok tecrübeli olunca da ne olduğunu görüyoruz. Tecrübe önemlidir ama spor yöneticiliği de öyle bir şeydir ki, okulu yoktur, tecrübe burada kazanılır. Biz de camiamızın hak ettiği kadroları kurmak için çabaladık” dedi.

“Seçimin demokratik olmasını Vefa Bey sağladı”
Vefa Küçük’ün seçimde çok önemli bir vazife gördüğünün altını çizen Başkan Koç, “Ne yalan söyleyeyim, bu seçimin bu kadar demokratik geçeceğini düşünmemiştik. Endişelerimiz vardı önceki seçimlerden dolayı. Ama Vefa Bey liderliğinde ne kadar demokratik bir seçim olduğunu hepimiz gördük. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın 4 bir yanından üyeler gelip oy kullandı. Bizler bile bu kadarını beklemiyorduk. Seçimden sonra da bize yaptığı ağabeylik ve kılavuzluk için de Vefa Bey’e teşekkür ediyorum. Şeffaflık, hesap verilebilirlik en büyük ilkemiz. Her türlü samimi eleştiri bizim için ihanet değil fırsattır. Ne zaman, nerede, nasıl isterseniz, telefonla, mail yoluyla, mektupla bizi uyarın ve daha iyi olmamıza vesile olun. Bugünkü geldiğimiz noktada bir önceki denetleme kurulunun da payının olduğunu düşünüyorum. Bizim denetim kuruluna da şunu söyledik, “Biz yanlış yaparsak düzelteceksiniz, yoldan çıkarsak ayar vereceksiniz. Evet bizimle beraber geldiniz ama bizim uyarılmamız gerekiyorsak, görevinizi fazlasıyla yerine getirmelisiniz” dedi. Daha evvel bunlar olsaydı, bu tablolar olmayacaktı” diye konuştu.

“Bulunduğumuz noktadan bizi çıkaracak olan bu camiadır”
Optimist olduklarının altını çizen Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, “Biz optimist olmazsak bütün camiayı nasıl harekete geçirebiliriz. Bu durumdan çıkabilecek bir camia varsa, o camia da bu camiadır. Üniversite için verilecek katkıyı söylemeyeceğim. Verilecek katkıyı söylersem, bu meblağla üniversite mi yapılır dersiniz. Öğrenci sayıları verildi. Biz gerçekçi sayılar vermek istiyoruz. Bizim kendi üniversitemizde ilk yılda hedeflediğimiz öğrenci sayısına, 5 yılda geldik. Bunun gibi çok örnek var. Bana sorarsanız içinde bulunduğumuz durumun ve vahametin farkında değilsiniz Köksal Bey. Art niyetli bakmak istesem söylediklerinize, farklı şeyler söyleyebilirim. Fenerbahçe’nin bir Kurtuluş Savaşı yapması gerekmektedir. Ben burada Fenerbahçeli Ali Koç olarak seçildim. Biz içinde bulunduğumuz durumdan Koç Holding’in değil, bu camianın gücüyle çıkacağız” ifadelerini kullandı.

“1 milyon üye projesini yeniden irdeleyeceğiz”
Hiç kimseye tezahürat yaptırtmadıklarının altını çizen Ali Koç, “Taraftarın 'Ali Koç Başkan, Fenerbahçe Şampiyon' tezahüratından ben de rahatsızım. Ama bizim fıtratımızda kimseye 'Şunu söyleyin, bunu söyleyin' gibi bir durum olmadı. Biz de biliyoruz top çizgiden geçmediği zaman farklı bağırışların olabileceğini. Tüzük çalışması yapmamız gerekiyor. Daha modern bir tüzüğe ihtiyacımız var. Bundan sonraki seçimlerin daha adil, adayların da daha eşit şartlarda yarışması için buna ihtiyaç var. Bu bizim anayasamızdır ve her şeyi etkileyecektir. İhraç edilen üyelerle ilgili görüşleri de kabul ediyorum. Seçim kampanyamızda yeni bir sayfa açmamız gerektiğini söyledik. Herkesi kucaklamamız gerekiyor. Semih Bey’in aidat yükselmesi için görüşü var. Aidatlar 50 Lira’ya yükseltilirken nasıl tartışmalar olduğunu gördük. Evet katılıyorum size. Herkesin elini taşın altına koyması beklenirken, bunu kongre üyelerinden beklemeyi de en doğal hak olarak görüyorum. 1 milyon üye projesine gelince, bu konuyu çok derin analizle araştırıyoruz. Fayda-maliyet araştırması yapıyoruz. Bu kadar reklam var neden olmadı diye sorduğumda, 'Burada taahhüt edilenleri yerine getiremeyiz' denildi. Bugüne kadar yapılan projeler borç parayla yapılan projeler. 1 milyon üye projesinin geleceğini de irdeliyoruz. Ben 90 bin-100 bin üyenin daha gerçekçi olduğunu düşünüyorum. Dernek-şube karışıklığı var. Dernekler gönüllü, şubeler ise kulübün maaşlı personeli olarak gösteriliyor. Ama bir kavram karışıklığına neden oluyor. Bunu da inceleyeceğiz” açıklamasını yaptı.

“Ömer Faruk Beyaz birinci sınıf bir futbolcu”
Üyelerin artık monolog yerine diyalog yapması gerektiğini ifade eden Ali Koç, “Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kongre üyeleri, artık monolog değil diyalog yapmak zorundadır. Bunu kısa vadede yapamam ama uzun vadede, isteyen herkesin gidişatta pay sahibi olduğu bir döneme gidilecektir. Kısa vadede yeni bir tesis olmayacak. Olursa, tek hayal ettiğimiz, altyapıları taşıyabileceğimiz, sonrasında da A takımı taşıyacağımız bir tesis. Gebze’deki arazinin çok uygun olduğu söyleniyordu ancak hukuki nedenlerle şu anda bu yapılamıyor. Kombineleri devrediyoruz. Avrupa’da birçok kulüp yapıyor. Kombinenin devrinin ardından bileti kulüp satıyor ve kombine sahibiyle yarı yarıya paylaşıyor bu kazancı. Bunun için de sportif başarı gerekiyor ve satacak 1 tane koltuğu kalmamış Fenerbahçe olması gerekiyor. Şu anda o noktada değiliz ama o yolda ilerliyoruz. Atatürk imzalı tişörtler satışa çıktı, kalmamıştı. Ben de bulamamıştım ama sonra buldum ve aldım. Bu borç seviyelerine gelinmesinin en ana nedeni futbolcu transferleridir. Genç futbolcular alınmalıdır. Fenerbahçe, onları parladıktan sonra satabilmelidir. Bu sadece FFP sıkıntısından dolayı değil, bu temel ilkemizdir. Ömer Faruk Beyaz’dan bahsettiniz. Feyenoord maçında arkamda oturuyordu. Daha önceki yönetim, kendisi ve ailesiyle mukavele imzalamıştı. Bu çok önemlidir. Başkaları, ailesinin kafasını karıştırmaktadır. Futbolda bazen aileler, çocuklarını o kadar iyi yetiştirip, kariyerini olumlu etkiliyor. Birinci sınıf bir futbolcu” diyerek sözlerini sürdürdü.

“Her 3 Mayıs’ta Anıtkabir’e gitmeliyiz”
Sosyal medyada çok önemli bir değişim olduğunu söyleyen Ali Koç, “Sosyal medyadaki değişimin dikkat çekmesi de önemli. Sosyal medyada çok güçlü olmanız gerekiyor. Yeni bir firmayla anlaştık ve şimdiden karşılığını görmeye başladık. 19.07 kuruluşumuzun sembolik günüdür. Ama 3 Mayıs’ın anlamı çok daha büyüktür. Şahsi tercihim, 3 Mayıs’ta her sene Anıtkabir’i ziyaret etmeliyiz. FB TV bugün bütün toplantıyı yayınladı. Şeffaflık ilkesiyle bunun doğru olduğunu düşünüyorum. Biz bir sporcu fabrikası olmak zorundayız. Ama her şeyi aynı anda yapamıyoruz. Dünkü maçı seyrettiniz mi bilmiyorum. David Badia’nın keşfettiği 3 oyuncuyla yakın zamanda imza attık ve dün 2’si oynadı. Geleceğe dönük futbol oynadıklarını düşünüyorum. Gençliğe inanan ve güvenen bir hocamız var. Ülkemizde hocalar çok baskı altındalar. Genç futbolcuları oynatınca, 1 beraberlik, 1 mağlubiyet alınca büyük bir baskı oluyor. Cocu’yu seçmedeki en önemli sebebimiz, gençlere ağırlık vermeleridir. Biz de inşallah sporcu fabrikası olacağız. Bizim ileriye dönük gelir projeksiyonlarımızda, Fenerbahçe Koleji’nin iyi bir marka olduğunu düşünüyoruz ve bunu da irdeleyeceğiz. Futbolda FFP çok yeni bir unsur. O da kendi içinde dönüşüme uğrayabiliyor. En kısa zamanda internet sitemize bunlarla ilgili bazı açıklamalar yapmamız gerekiyor. FFP, futbol takımlarını doğru yola sokmak için yapılmış bir harekettir. Ben bunu bir fırsat olarak görüyorum. Bir sonraki camiaya seslenişte bunları anlatacağım. Türk futbolunun günü kurtaran durumdan çıkması gerekiyor. Türkiye’nin Avrupa’nın önemli futbol ülkelerinden birisinin olması gerekiyor” dedi.

“Spordan başka sosyal sorumluluklarımız da var”
Camiaya teşekkür ederek sözlerine devam eden Ali Koç, “Camiaya teşekkür etmek istiyorum. Herkes fedakarlık yapacak dedik. Beklediğimizin çok ötesinde oldu ve bu durum bizi çok mutlu ediyor. Bunun yanında henüz imkanım olmadı ama yönetim kuruluna teşekkür etmek istiyorum. Bu görevi kabul etmek kolay değil. Bizler yola çıkmadan önce neyle karşılaşacağımızı tahmin ediyorduk. Bu kadar beklemiyorduk ama hepsine teşekkür ediyorum. Buraya gelirken hayal satmadık. Bugünden yarına bir şey değişmeyecek dedik. Ama tek tek taşları üst üste koyarak eski günleri inşaa edeceğimizi söyledik. Durumun farkındayım, o yüzden 2 döneme ihtiyaç var dedik. 6 yılda borçlar ödenmez ama sağlıklı bir yola girilir. İçinde bulunduğumuz durum iç açıcı değil. Biz seçim kampanyamızda yarın çok geç olabilir dedik. Ancak karamsar olmayalım. Benim ve arkadaşlarımın sorumluluğu her şeyi sizlerle paylaşmak. Biz buranın geçici yöneticileriyiz. Yepyeni bir hikaye yazmanın zamanı. Yeniden Türkiye’ye güç vermenin, mutluluk vermenin zamanı. Genel toplumdan da sevgi ve saygı görmeye layık olmanın zamanı. Yeniden hem spor hem de spor dışında çalışanıyla, taraftarıyla örnek bir kulüp olmanın tam zamanı. Bu çok önemli. Fenerbahçe Spor Kulübü, sadece bir spor kulübü değildir. Spordan çok daha büyük sorumlulukları vardır. Dolayısıyla sosyal sorumlulukta da şampiyon olmak istiyoruz. Spor faaliyetlerinde küfür, nefretin arınmasında öncülük etmeliyiz, iyilik saçan bir kulüp olmalıyız. Şu anda başka önceliklerimiz var ama 1 sene sonra Fenerbahçe, yaşam kalitesini artıracak bir konuda görev yapacak. 3 büyük takımın böyle bir gücü var. Haftaya maçımız var. Bana göre talihsiz bir kura çektik, çekebileceğimiz kuralar arasında. Bu yeni Fenerbahçe, bu yeni enerji, yeni hocamız ve gençlerimizle bu turu geçebiliriz diye düşünüyorum. Bu şanssızlık da bir yerde dönecek. Bana göre bu maçta dönecek” diyerek konuşmasını tamamladı.