"AKP'nin tek icraatı hayal kırıklığı"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Türkiye'de ümitler, sivil gücün başta Kürt Sorunu olmak üzere insan hakları ve demokratikleşme sorunlarını çözeceğiydi" diyerek, AKP Hükümetini "hayal kırıklığı" yaratmakla suçladı.
cumhuriyet.com.trTanrıkulu yaptığı yazılı açıklamada, geçtiğimiz aylarda, Türkiye'de şimdiye kadar sistematik biçimde yaşanmayan bir durumun söz konusu olduğunu belirterek, "Meslekleri gereği gerçeğe ulaşmayı sağlayan iki profesyonel grubun mensupları, yani avukatlar ve gazeteciler toplu halde tutuklanmaya başladı. Bu gazeteciler, avukatlara göre, Türkiye vatandaşı, hatta vatandaş olmayan herkesin hak ve özgürlüklerini tehdit edecek boyutta geniş bir kapsamı olan Terörle Mücadele Yasası çerçevesinde tutuklandı. 2005 tarihli bu yasa, baştan sona AKP imzasını taşıyor. Yasanın, Türkiye'ye şimdiye kadar tek 'getirisi', ülkemizin dünyanın en çok terör mahkumuna sahip olarak 'rekor kırmasının' önünü açmasıdır. İsminde geçen terör konusundaysa, çözüme yönelik, şiddetin azalmasına yönelik en ufak bir katkısı olmamıştır" dedi.
Tüm bunlar olurken, AKP'nin kendisini "özgürlük havarisi" gibi ortaya koymasının düşündürücü olduğunu ifade eden Tanrıkulu şöyle devam etti:
"Türkiye, ülke sınırları dışında, tıpkı 1990'larda ve öncesinde olduğu gibi, giderek artan biçimde 'hak ve özgürlüklerin hiçe sayıldığı ülke' olarak anılmaya başlayınca, AKP'nin aklına vatandaşlarının çiğnenen haklarının gelmeye başladığını görüyoruz. Maalesef, Türkiye'nin AKP tarafından giderek karartılan insan hakları sicilinin, hepsi zaten CHP tarafından seçim bildirgesinde dile getirilen yaklaşımların adeta oradan okur gibi telaffuz edilmesiyle düzelmesine imkan yok. AKP'nin insan hakları alanında, özellikle son birkaç yılda Türkiye'de yarattığı tahribatın vatandaşlarına verdiği zararı tazmin etmesi imkansız. Buna ek olarak, iki de bir oy kaygısı, imajını cilalama gayreti gibi sebeplerle yaratıp sonra da yok ettiği demokrasi umutlarının, Türkiye'nin sorunlarının çözümü yolunda yarattığı kaldırılması zor engellerin yok olabilmesi de. Her şeyden önce, Türkiye'de ümitler, sivil gücün başta Kürt Sorunu olmak üzere insan hakları ve demokratikleşme sorunlarını çözeceğiydi. Avrupa Birliği sürecinin de yok edilmesiyle, asıl halkın talep ettiği özgürlük talepleri olan reform çalışmalarının hepsi rafa kalktı. 2005'e değin diğer hükümetler ve AKP tarafından atılan olumlu adımlar da geri çevrildi. Elbette, iktidar partisi olduğu için, Türkiye'nin yüzü suyu hürmeti ne, AKP'nin sözlerinde bu kez, mucizevi bir şekilde, samimi olmasını dileriz. Ancak, bu durum, geçmişe bakınca hayal gibi gözüküyor. Halkının emeği, dinamizmiyle dünyanın yükselen yıldızı olan Türkiye'nin dış ilişkilerini allak bullak eden, imajını bozan hak ihlallerinin sorumlusu olan AKP'nin son zamanlardaki tek gerçek icraatı da hayal kırıklığı yaratmak."