AKP'nin hesapları değişti
Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP liderliği, AKP'deki erken seçime ilişkin hesapları da etkiledi. Anayasa Mahkemesi'nden çıkacak olası bir iptal kararına karşı erken seçime gitme seçeneğinden vazgeçen AKP'de, "Kılıçdaroğlu rüzgârının zaman içinde söneceği, her geçen gün aldığı puanları yitireceği" tespitiyle, seçimin 1 yıl sonra, zamanında yapılması görüşü ağır basıyor.
cumhuriyet.com.trKemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanı seçilmesi, AKP’de anayasa değişikliklerine ilişkin Anayasa Mahkemesi’nde ortaya çıkacak olası gelişmelere göre devreye sokabileceği erken seçim hesaplarını da bozdu. AKP’de, “Kemal Kılıçdaroğlu rüzgârının her geçen gün ivme kaybederek düşüşe geçeceği” görüşüyle, seçimin zamanında yapılması eğilimi güç kazandı.
CHP’deki Kılıçdaroğlu dönemi, AKP’deki etkilerini göstermeye başladı. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, “Bizim kitabımızda erken seçim yok. Bu ülke zamanında seçim yapmaya alışacak, alışmak zorunda” sözlerine karşın, partide Anayasa Mahkemesi’nden bir iptal kararı çıkması durumunda erken seçim kararı almak üzerinde de hesaplar yürütüldü. Buna göre, AKP içinde “Anayasa Mahkemesi’nden özellikle Anayasa Mahkemesi’nin ve HSYK’nin yapısına ilişkin tartışmalı maddelerde çıkabilecek bir kısmi iptal” durumunda, 12 Eylül’de diğer maddelerin referandumuyla birlikte iki sandık kurulması görüşü öne çıktı. Ancak, CHP’deki sürpriz gelişmelerle Kılıçdaroğlu’nun genel başkan seçilmesi erken seçim kozunun destek kaybetmesine neden oldu.
Erken seçim formülünün gözden düşmesinde “Kılıçdaroğlu rüzgârının” AKP tarafından da bir düzeyde olsa kabul edilmesi etkili oldu. Partide, “Kılıçdaroğlu rüzgârı kurultayda en yüksek noktasına çıktı, kurultayın ardından düşüşe geçti. Bu anlık bir yükseliş. Zaman geçtikçe rüzgâr ivme kaybedecek. Her geçen gün medya tarafından şişirilen yelkenler inecek. Özellikle Kılıçdaroğlu’nun ülkenin hiçbir somut sorununa çözüm getirmemesi, bir rüzgârla CHP’ye yönelenlerin yeni bir umut, yeni bir dönüşüm olmadığını görmelerini sağlayacak” değerlendirmesi yapıldı. Bu değerlendirme çerçevesinde de erken bir seçimin CHP’nin işine yarayacağı, ancak 1 yıl sonra zamanında yapılacak seçimlerde CHP’nin Deniz Baykal’ın bıraktığı noktaya gerileyeceği görüşü ağırlık kazandı.
AKP’de, “geçecek sürede parti içi çekişmeler ve yapılacak hataların da CHP ve Kılıçdaroğlu’nu olumsuz etkileyeceği” belirtilerek zamanında yapılacak seçimlerin şu anda oluşan seçmen ilgisini ortadan kaldıracağına vurgu yapılıyor. AKP’de Baykal’ın nasıl bir tutum izleyeceği, Kılıçdaroğlu yönetimine yönelik tutumunun belirlenmesi için de süreye ihtiyaç olduğunun altı çiziliyor.
AKP içinde halen Anayasa Mahkemesi’nden kısmi bir iptal çıkması durumunda erken seçime gidilip gidilmeyeceğine ilişkin değerlendirmeler sürüyor. Ancak artık bu konudaki tezler Kılıçdaroğlu’nun seçiminden sonraki CHP’nin durumuna göre şekilleniyor. “Genel başkanını değiştirmiş CHP’yi hazırlıksız yakalamak için baskın bir seçime gidilmesi” tezi de seslendiriliyor. Bu tez, CHP’deki dağınıklıktan yararlanmak için baskın seçimin iyi bir imkân olacağı gerekçesine dayandırılıyor. Baskın seçim tezi, Kılıçdaroğlu’nun rüzgârının kesilmesini beklemek için zamanında seçim yapılması tezi kadar destek bulmuyor. Parti yönetimi, temmuz ayında Anayasa Mahkemesi’nin kararının belli olmasının ardından iptal çıkarsa, nasıl bir yöntem izleyeceğini, “Kılıçdaroğlu’nun 1 aylık performansına bakarak” karara bağlayacak.