Adaçayı faydaları ve zararları nelerdir?
Adaçayı, bal özü familyasından tıbbi ve aromatik bir bitki türüdür. Uçucu bir yağ ve baharat bitkisi olan ada çayının dünya çapında 5 binden fazla farklı türü bulunmaktadır. Ortadoğu ve Akdeniz bölgelerinde yetişen bitki, ülkemizde de yaygın olarak yetiştirilmektedir. Peki, adaçayının faydaları ve zararları Nelerdir?
cumhuriyet.com.trTıbbi adaçayı olarak da bilinen Salvia officinalis, ilaç endüstrisinde yaygın olarak kullanılan adaçayı çayı türüdür. Salvia triloba, kurutulduğunda tütsü olarak kullanılabilen, ayrıca damıtma yoluyla yağ veya losyon olarak da kullanılan, yaygın olarak çay olarak tüketilen bir çeşittir. Hafıza artırıcı etkisiyle bilinen adaçayı, İspanya ve Güney Fransa'da da yetişiyor. Bazı yörelerde acı elma otu ve diş çimi olarak da bilinen adaçayı çayı, griye yakın yeşil yaprakları olan, mor, mavi ve pembe çiçeklerle çiçek açan, aromatik kokulu çalı benzeri bir bitkidir. Bilimsel araştırmaları henüz çok yeni olan adaçayı, sağlık açısından büyük potansiyele sahip bir bitkidir.
Orta çağda şans sembolü olarak kullanılan taze adaçayı, yumuşak ve tatlı bir tada sahiptir. Bu bakımdan sadece demlenmiş çay olarak değil yemeklik sos olarak da yaygın olarak kullanılmaktadır. Tarih boyunca insanlar ağrı, ishal, sindirim sistemi sorunları, soğuk algınlığı ve psikolojik sorunları iyileştirmek amacı ile adaçayı tüketmişlerdir. Yapılan bazı çalışmalar sonucunda menopozun sıklıkla görülen etkileri olan sinirlilik ve sıcak basması gibi semptomları baskıladığı, kolesterol ve kan şekerini düzenlediği ve bol miktarda antioksidan içerdiği izlenmiştir. Alzheimer hastalığının tedavisinde de faydası olduğu düşünülen adaçayı çayının aynı zamanda üst solunum yolu enfeksiyonlarına karşı koruyucu olduğu da düşünülmektedir. Bilimsel araştırmaları henüz çok yeni olan adaçayı, sağlık açısından büyük potansiyele sahip bir bitkidir.
Hipertansiyonu ve çarpıntısı olan kişiler, en çok tüketilen bitki çaylarından biri olan yeşil çayı tüketmelidir. Yeşil çay yapısında var olan elementler sayesinde metabolik hızı arttırır lazım gelenden çok daha fazla tüketimde kafein kaynaklı hipertansiyon ve çarpıntıları olan kişileri rahatsız edebilir. Yüksek tansiyonu ve çarpıntısı olan kişiler yeşil çayı bir veya iki fincandan fazla tüketmemelidir.
ADAÇAYI BESİN DEĞERLERİ NELERDİR?
Latince adı Salvia officinalis olarak bilinen adaçayı, tarih boyunca şifalı bitki olarak tüketilmiş ve birçok hastalığı tedavi etmek amacı ile baharat, çay ve yağ olarak kullanılmıştır. Aromatik kokusu nedeniyle parfüm ve sabun yapımında da kullanılan bitkinin yapraklarının tıpta kullanıldığı bilinmektedir.
Biberiye, kekik ve nane dahil bal arısı ailesinden adaçayı; Bakır, çinko, demir, kalsiyum, manganez ve potasyum minerallerinin yanı sıra A, B3, B6, B9, E ve K vitaminleri bakımından zengindir. Adaçayı ayrıca az miktarda kalori, yağ, lif ve protein içerir. Ayrıca bitkide bulunan doğal kimyasallar olarak tanımlanan polifenollerden kafeik ve elajik asit içerir. Akdeniz ülkelerinde halk tıbbı olarak da bilinen adaçayı, faydaları açısından oldukça zengindir.
Soğul algınlığı, üst solunum yolu enfeksiyonları ve ruhsal hastalıklar, cilt yaşlanması ve yara izleri, göz enfeksiyonları ile birlikte diş problemleri ve ağız yaralarına karşı kullanılan anti mikrobiyal bir üründür. Adaçayı çayında bulunan bileşenlerin östrojen benzeri özellikler içerdiği düşünülmektedir. Bu yönüyle menopoz döneminde ortaya çıkan östrojen hormonunun eksikliğine bağlı olarak görülen aşırı terleme, sıcak basması ve sinirlilik gibi semptomların azaltılmasında da etkilidir. Menstrüel düzensizlik, dismenore ve amenore gibi adet problemlerinin iyileştirilmesinde de etkili olduğu düşünülmektedir.
Bu yönüyle değerlendirildiğinde tıpta hiperhidroz olarak tanımlanan aşırı terleme hastalığına karşı etkili olduğu sınırlı çalışmalar sonucunda görülmüştür. Ancak bu çalışmaların kanıtlanabilmesi için daha fazla deneye ihtiyaç vardır.
ADAÇAYI NASIL VE NE KADAR TÜKETİLMELİDİR?
Adaçayı uzun yıllardır şifalı bir bitki olarak bilinmesine rağmen, bu bitki hakkında yeterince araştırma yapılmamıştır. Bu nedenle sağlıklı kişilerin bitki çayı ve adaçayı gibi bitkisel ilaçları ölçülü tüketmesi önerilir.
Bitki çaylarının tüketiminin sınırlandırılması gerektiğini unutmayın. Olası sağlık sorunlarını önlemek için ürünün arkasındaki uyarıları dikkatlice okuyunuz ve şüphe durumunda doktora başvurunuz. Sağlıklı bir yaşam için sağlık kontrollerinizi yaptırmayı unutmayın.
ADAÇAYI NEYE İYİ GELİR?
Adaçayı bitkisi üzerinden gerçekleştirilen deneysel çalışmalar göstermiştir ki; hatırlama yeteneğini geliştirmeye ve hafızayı önemli ölçüde güçlendirmeye yardımcı olan bir bitkidir. Adaçayı, bu özelliklerinden dolayı beyin fonksiyonlarını iyileştirdiği için Alzheimer ve demans gibi ruhsal hastalıkların oluşumunun önlenmesinde çok önemli bir rol oynamaktadır.
Demlenmiş adaçayı özellikle sindirim ve solunum yollarındaki iltihaplanmanın giderilmesinde etkilidir. Bu nedenle antiinflamatuar özellikler içeren adaçayı, artrit, gut ve kardiyovasküler sistem iltihabı gibi hastalıkların tedavi sürecini olumlu etkiler.
Hastalıkların vücuda genellikle burun ve ağız yoluyla veya deri yoluyla girdiği düşünülürse cilde merhem şeklinde adaçayı sürmek bağışıklık sistemini maksimum düzeyde güçlendirebilir.
Adaçayı yaprakları cildinizi dış etkenlerden korur. Bunların yanı sıra adaçayı ciltteki lekelerin solmasını sağlar ve cildinizi onarır.
Adaçayı, içerdiği rosmarinik asit maddesi sayesinde iltihap önleyici özelliklere sahiptir. Bu nedenle adaçayı midede oluşan iltihaplanma ve ağrıyı önlemenin yanı sıra bağırsak hastalıkları, ishal, gastrit gibi hastalıkların tedavisinde de oldukça etkilidir.
Adaçayının faydalarından biri de kemik sağlığımızı maksimum düzeyde desteklemesidir. Bunu yüksek K vitamini içeriği ile sağlar. Çünkü K vitamini, genellikle her besinde bulunmayan ve kemik yapımızın güçlenmesine yardımcı olan özel bir vitamindir. Kemik erimesi gibi hastalıkların ilk döneminde tüketilirse tedavisine olumlu etki yapacaktır.
Adaçayı, diyabeti kontrol altına almak için tıpkı ilaçlar gibi çalışır. Adaçayı, içerdiği kimyasal maddeler sayesinde karaciğerde depolanan glikozun inhibisyonunu sağlar.
Güçlü bir antioksidan olan adaçayı, uzmanlar tarafından cilt yaşlanmasını önemli ölçüde geciktirdiği söyleniyor. Antioksidanlar, yeni hücre oluşumunu destekler ve erken yaşlanmayı engeller.
Adaçayı, antiseptik ve antimikrobiyal özellikleri ile diş eti hastalıklarının önlenmesinde önemli rol oynar. Diş eti problemleriniz varsa, günde iki kez adaçayı ile gargara yaparak bu sorunları önemli ölçüde azaltabilirsiniz. Adaçayı ayrıca dişlerinizi beyazlatmaya yardımcı olur.
Aşırı terleme problemi günlük hayatımızı olumsuz etkileyen bir durumdur. Bu durum için adaçayı iyi bir çözüm olabilir.
ADAÇAYI FAYDALARI NELERDİR?
Pek çok yörede adaçayı olarak isimlendirilen bu bitki, Ege bölgesi ve çevresinde acı elma olarak da adlandırılmaktadır. Tıbbi ve aromatik bir bitki olan adaçayı çayının yaprakları, kaynatıldığında çay olarak içilebilir veya buhar damıtma olarak tanımlanan damıtma yöntemiyle, diğer bir deyişle esansını veya uçucu yağını elde ederek kullanılabilir. Yaygın olarak bilinen acı elma yağının yani adaçayı yağının faydaları oldukça fazladır.
Yara iyileştirici, terletici, idrar söktürücü olarak da kullanılan bu yağ, yaraların üzerine haricen uygulandığında iyileşmeyi hızlandırır ve cilde parlak bir görünüm kazandırır. Aynı zamanda cilt çatlaklarını iyileştirmek için de kullanılan adaçayı yağının şekerin üzerine damlatılarak ve karın bölgesine sürülerek gaz sancılarını gidermek için kullanılması da yaygındır. Bununla birlikte, birkaç damladan fazla adaçayı yağı yemek, son derece ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Çay olarak tüketilen adaçayı yaprağı da yağı gibi antiseptik özelliklere sahiptir.
K vitamini barındırması nedeni ile ağız – diş eti problemlerine fayda sağlayan bu bitki aynı zamanda stres azaltmak için ve depresyonu baskılamak için de sıklıkla kullanılmaktadır.
Özellikle gaz çıkarıcı olarak tüketildiğinde mide ve sindirim sorunlarına iyi geldiği yaygın olarak bilinmektedir. İshal ve gastrit oluşumunu engelleyebilen adaçayı çayı, kolik tedavisinde de kullanılmaktadır. Sınırlı çalışmalar, iltihap oluşumunu engellediğini ve spazm azaltıcı özelliklere sahip olduğunu göstermiştir. Adaçayı çayının yapraklarının kaynatılmasıyla elde edilen çay haricen cilt bakımında ve soğutularak bazı hastalıkların iyileşmesinde kullanılmaktadır.
Adaçayı banyosunun romatizma problemlerine fayda sağladığı düşünülmektedir, cilt ve ayak bakımının yanı sıra yaraları tedavi etmek amacı ile de kullanılmaktadır. Fakat adaçayı çayının doğrundan açık yaralara uygulanması kesinlikle tavsiye edilmemektedir.
Akne, egzama ve sedef hastalığını önlemek için kullanılan adaçayı banyosu aynı zamanda cilt lekelerini gidermek için de kullanılmaktadır. Adaçayı çayının 15-21 gün boyunca günde iki kez çay olarak tüketilmesi kötü kolesterol oluşumunu engelleyebilir. Hiperlipidemik olarak tanımlanan ve kandaki bazı yağ türlerinin artmasıyla ortaya çıkan hastalığın yanı sıra tip 2 diyabet ve toplam kolesterolün iyileştirilmesi için hekimin bilgisi dahilinde tüketilebilir. Yine sınırlı çalışmalar, adaçayı çayının kolon kanserinin ilk aşamalarını baskılayabildiğini göstermiştir.
Adaçayı çayında bulunan rosmarinic, quercetin ve carnosol gibi antioksidanlar kanser hücrelerinin büyümesini baskılayabilir. Bu bakımdan adaçayının pek çok kanser çeşidine karşı faydalı olduğu kanaati yaygındır. Bu bitki türleri üzerine yapılmış deneysel çalışmalar, bu bitkinin yapraklarının kaynatılması neticesinde elde edilen çayın tüketilmesinin Alzheimer hastalığının semptomlarını azaltmada etkili olduğunu göstermiştir. Konsantrasyon eksikliğine iyi geldiği düşünülen adaçayı çayının da hafızayı güçlendirmede etkili olduğu düşünülüyor.
ADAÇAYI ZARARLARI NELERDİR?
Adaçayı için tüketim önerisi günde 1 veya 2 bardaktır. Bu kadarın dışındaki tercihler tüm vücudunuzu etkileyecektir.
Özellikle emziren anneler için risklidir. Çok fazla adaçayı tüketimi süt kalitesini düşürür. Süt verimini düşürdüğü için emzirme döneminde tavsiye edilmez.
Gün içinde aşırı adaçayı tüketimi karaciğer fonksiyonlarını etkiler.
Bazı adaçayı çeşitleri thujone maddesi içerir. Bu madde vücuda uzun süre alınırsa karaciğeri ve sinir sistemini bozar. Bu nedenle, ölçülü olarak tüketilmesi vurgulanmaktadır.
Adaçayı, hormonları kontrol etme yeteneğine sahiptir. Düzenli ve aşırı miktarda tüketildiğinde kadın ve erkeklik hormonlarının dengesini bozar.
Adaçayı çok fazla östrojen içerir. Bu özellik, kadınların armut tipi bir vücuda sahip olmasına neden olur.
Erkeklerde meme büyümesine neden olur
Adaçayının zararlarından birisi de erkekler ile ilgilidir. Adaçayı tüketenlerin genellikle cinsel dürtüleri bastırılır.
Çok fazla adaçayı tüketen erkeklerin sperm kalitesi düşer.
Adaçayının faydalarından yararlanmak isteyenler, bunları ölçülü tüketmeyi unutmamalıdır. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler adaçayı tüketmeyi bırakmalıdır.
Bitkisel çayları fazla içmek kalp ritmini değiştirebilir. Adaçayı bu çaylardan biridir.
Kalp hastalığı riski altındaysanız günde 2 fincandan fazla tüketmemelisiniz.
Adaçayı ayrıca rahim kaslarını gevşeterek düşük yapma riskini de beraberinde getirir.
Riskli bir hamilelik dönemindeyseniz; Adaçayından uzak durmanız sizin ve bebeğinizin sağlığı için önemli olacaktır.
Tansiyon hastalığınız varsa adaçayı tavsiye edilmez.
Günde 2 fincandan fazla adaçayı içenler, kan akışı artacağından yüksek tansiyona neden olabilir.
Kalp hastalığı teşhisi konanlar bir süre adaçayından uzak durmalıdır.
Adaçayı mideye verdiği zararlarla da dikkat çekiyor. Sık sık adaçayı tüketiyorsanız ve özellikle aç karnına içiyorsanız mide ekşimesini davet edebilirsiniz.
Adaçayı öğün aralarında tüketilmesi önerilen bir bitki çayıdır. Mideye zarar vermemek için tok karnına içilmesi tavsiye edilir.
Kan şekeri düşüklüğü olanlara adaçayı tavsiye edilmez. Kan şekeriniz sık sık düşüyorsa adaçayı içmemelisiniz.
Adaçayı kan şekerini düşüreceğinden bayılma gibi durumlara neden olur. Bu nedenle bilinçli olarak adaçayı tüketmelisiniz.