Abdi İpekçi mezarı başında anıldı (01.02.2015)

"Biz o yolun ilk yarısını, 35 yılı geçirdik, 36 yıla girdik. Yolun o ilk yarısında resmi bir meçhul durum, belirsizlik vardı. Resmi örtbas etme, resmi cezasızlık vardı. Fakat bu ikinci 35 yılda daha farkı yerlere gitmenin umudunu dile getirmek zorunda hissediyorum kendimi"

DHA

 

 

36 yıl önce suikast sonucu öldürülen Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi, Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabri başında anıldı. Anma törenine Abdi İpekçi'nin kızı Nükhet İpekçi İzet'in yanı sıra Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila, Yurt Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Derya Sazak, İpekçi'nin meslektaşları ve sevenleri katıldı.

"TÜRK BASINI, EN ÇOK ŞEHİT VERMİŞ BASIN DİYEBİLİRİZ"

Demirören Ailesi'nin de çelenk gönderdiği anma töreninde dualar okundu. Törende konuşan Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila İpekçi'yi kaybedeli 36 yıl olduğunu belirterek, "Onu özlem ve saygıyla anıyoruz. 36. yılında meslektaşları olarak kabri başında bir araya geldik. Bizler için sadece bir basın şehidi değil, aynı zamanda bir demokrasi şehididir. Türk basınına evrensel basın ilkelerini taşımış ve yerleştirmiş öncü bir meslek büyüğümüzdür. O kadar sağlam temeller atmış ki Milliyet birçok badireyle karşılaşmasına rağmen ayakta durmasını ona borçludur diye düşünüyorum. Bizler de onun yetiştirdiği kuşaklar olarak bu ilkelere bağlı kalarak gazetecilik görevini yerine getirmeye çalışıyoruz. Gerçekten ondan sonra da bir çok değerli meslektaşımızı demokrasi yolunda kaybettik. Türk basını da en çok şehit vermiş basın diyebiliriz" dedi.

"OSMANLICA DEĞİL, TÜRKÇE MEZAR TAŞLARI OKUNSA..."

Yurt Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ise Derya Sazak, "Karanlık bir suikastın tetikçisi belli de olsa kurbanı oldu. Ne yazık ki ağır bir kayıp bizler için. Takvim yaprakları fırtına günlerini yazar, gazeteciler için de ocak ve şubat yaprakları ne yazıkki gazeteci cinayetleri ve suikastleri ile dolu. Yine bugünlerde Osmanlıca mezar taşlarını okumamızı öneriyorlar. Aslında Türkçe mezar taşlarına baksalar orada pek çok suikast kurbanı gazeteci ve nice ustamız yatıyor. Osmanlıca değil Türkçe mezar taşları okunsa çok daha anlamlı olur diye düşünüyorum" diye konuştu.

"RESMİ ÖRTBAS ETME, RESMİ CEZASIZLIK VARDI"

Abdi İpekçi'nin kızı Nükhet İpekçi İzet'in anma boyunca gözlerinin dolu olduğu görüldü. Okunan duaların ardından söz alan İzet, "Biz o yolun ilk yarısını, 35 yılı geçirdik, 36 yıla girdik. Yolun o ilk yarısında resmi bir meçhul durum, belirsizlik vardı. Resmi örtbas etme, resmi cezasızlık vardı. Fakat bu ikinci 35 yılda daha farkı yerlere gitmenin umudunu dile getirmek zorunda hissediyorum kendimi" dedi.İzet, Milliyet Gazetesi ve kendilerine destek veren herkese teşekkürlerini iletti.