ABD'den faiz beklentileri ve vize sorunuyla dolar 3.87 lirada

ABD Merkez Bankası'ndan (Fed) faiz artırım beklentilerinin yanında, vize gerginliğinde gelişmeler ve jeopolitik risklerle dün 3.9010 liraya yükselen dolar günü 3.87 lira ve euro da 4.50 lira düzeye kapatırken, yükselişle başladığı günü Borsa İstanbul Endeksi yüzde 1.47 düşüşle geride bıraktı.

DHA



Dolar 3.9010 lira ile, bu yıl 12 Ocak günü ulaştığı 3.9422 liralık tarihi rekor düzeye oldukça yaklaştıktan sonra, yeniden 3.87 - 3.88 lira aralığına, euro da 4.5226 liralık rekordan 4.50 - 4.51 lira aralığına döndü.

Borsa İstanbul Endeksi de, yüzde 0.34 düşüşle 111 bin 895 puandan kapattığı dünkü işlemlerin ardından, yeni güne yüzde 0.28 artışla 112 bin 210 puandan başlasa da, resmi ziyaret için ABD'de bulunan Başbakan Binali Yıldırım'ın görüşmelerinden vize sorunu konusunda somut bir gelişme çıkmayınca, bu düzeylerde tutunamadı ve kapanışta yüzde 1.47 düşüşle 11 bin 246 puana geriledi.
Dövizde yüksek düzeylerde tutunurken, gösterge iki yıllık tahvilin bileşik faizindeki tırmanış da sürüyor. Haftaya yüzde 13.0'ün altında başlayan gösterge iki yıllık tahvilin bileşik faizi bugünü yüzde 13.62'ye yükselerek tamamladı.

Negatif ayrışma devam ediyor

İş Yatırım'ın "Negatif ayrışma devam ediyor" başlıklı günlük piyasa bülteninde, "Doların güçlenmesi ve yükselen faizler hisse senedi piyasalarının keyfini kaçırmak için yeterli olmadı" denildi ve şu değerlendirme yapıldı:

"Güçlü küresel büyümeyi ve şirket karlarını arkasına alan dünya borsaları ABD ve Japonya önderliğinde yeni zirvelere koşuyor.

"Gelişmekte olan borsaların dolar ile negatif korelasyonu kırılmış durumda. Eylül ortasından beri doların güçlenmesine rağmen MSCI gelişmekte olan ülkeler hisse senedi endeksi yükselişini sürdürüyor.

"ABD ve Arupa ile ilişkilerdeki kötüleşme nedeniyle Türkiye piyasaları gelişmekte olan piyasalardan negatif ayrışmaya devam ediyor.

"MSCI Türkiye gelişmekte olan piyasalara göre son bir ayda yüzde 5.0, son üç ayda yüzde 13 daha kötü performans gösterdi.

"İş bitirici ve yapıcı tavrı ile tanınan Başbakan Yıldırım’ın ABD seyahatini bu kördüğümü çözmek için önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Ancak kısa vadede mucize beklemiyoruz."