'34 yıldır içimiz yanıyor!'
Evren ve Şahinkaya’nın yargılandığı davada olay çıktı, avukatlar ve izleyiciler ‘adalet istiyoruz, darbeciler halka hesap verecek’ sloganlarıyla salonu terk etti.
Alican Uludağ / Cumhuriyet
Darbeci generaller Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında açılan 12 Eylül davasının 21. duruşması olaylı bitti. Sanıkların diğer ülkelerde olduğu gibi kafes içinde duruşmaya getirilmesi talebini reddeden mahkeme, savcıdan görüş sorunca tartışma yaşandı. Avukatlar, bunun için süre isteyen savcıdan görüş isteme aşamasının geride kaldığını, artık son savunmanın alırıp kararın verilmesini istedi. Mahkeme Başkanı da Evren’e duruşmayı erteleyeceğini, savcının görüşüne karşı ne diyeceğini sorması üzerine avukatlar salonu etme etti. Salonda bulunan başta Cumartesi Anneleri olmak üzere tüm izleyiciler, “Adalet, adalet, adalet”, “Gün gelecek, devran dönecek, darbeciler halka hesap verecek” diye haykırarak, salondan ayrıldı. Mahkeme, duruşmayı karar için 18 Haziran’a erteledi.
Özel yetkili mahkemeleri kaldıran düzenlemenin ardından Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne devredilen 12 Eylül davasının görülmesine devam edildi. Sanıklar Evren ve Şahinkaya’nın tedavi gördükleri hastanelerden telekonferans yoluyla bağlandığı duruşmayı Cumartesi Anneleri de izledi. Anneler, duruşma başında 12 Eylül döneminde kaybedilen, öldürülen veya idam edilen isimlerin resimlerini ellerinde tutarak sanıklara gösterdi. Mahkeme Başkanı Oktay Saday, bu ana ilişkin flaş patlatılmaması şartıyla ailelerin görüntü almasına izin verdi.
Savcının görüşü tartışma çıkardı
Başkan Oktay Saday, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından devredilen 12 Eylül davası dosyasının bulunduğu aşamayı anlatırken, savcının esas hakkındaki mütaalasını sunduğunu, buna karşı sanıkların savunmalarının alınması ve son sözlerinin sorulması aşamasında dosyanın kendi mahkemelerine devredildiğine dikkat çekti. Saday, bu sırada cumhuriyet savcısı Bilal Gündüz’e yargılamaya ilişkin görüşünü sordu. Asıl duruşma savcısının üç günlük mazeret izni aldığını söyleyen savcı Gündüz, dosyanın kapsamı nedeniyle inceleme ve görüş açıklamak için kendisine süre verilmesini istedi. Mahkemenin savcıdan görüşünü sorması salonda usul tartışmasına neden oldu. Müşteki avukatları, özel yetkili mahkemeleri kaldıran yasanın, devredilen dosyaların kaldığı yerden devam edeceğini düzenlediğini, dolayısıyla tekrar savcıya görüşünü sormaya gerek olmadığını bildirdi. Avukatlar, sanıkların son savunmasının alınmasını ve bir karar verilmesini istedi.
Darbeciler kafese konulsun
Sanıkların mahkemeye getirilmesini isteyen avukat Ömer Kavili, “Sanıklar solcu, devrimci olunca kanserliyken ölüm gününe kadar tutuklu yargılanırken, bu iki darbeci en ağır cezayla yargılandığı için burada olmalılar. Dünya üzerindeki bütün darbeciler tutuklu yargılanmış ve hatta kafes içinde getirilmiştir. Eğer Kenan Evren’in ölüm tehlikesi varsa bulunduğu hastanede kafes içine alınmalıdır” dedi. Mahkeme, sanıkların duruşmaya getirilmesi taleplerini sağlık gerekçesiyle reddetti.
Evren’e: Zehir zıkkım iç
Bu sırada sanık Evren’in yanında bulunan avukatı Sezin Duygu Tuncer, müvekkilinin sağlık tedavisi için 10 duruşmaya ara verilmesini istedi. Bunun üzerine Evren’in bulunduğu tekrar 10 dakikalığına kapatılarak, duruşmaya devam edildi. Avukat Arif Ali Cangı, davanın 2,5 yıldır sürdüğünü belirterek, “Daha fazla uzatılmamalıdır. Sanıklar yaşlıdır. Ölümü halinde dava düşer. O zaman 12 Eylül yargılaması yapılamaz” dedi. Bu sırada bir Cumartesi Annesi, oturduğu yerden “Allah onlara uzun ömür versin” diye bağırdı. Tekrar açılan görüntüde Kenan Evren’in çay içtiğini gören başka bir Cumartesi Annesi ise “Anaların gözyaşını içiyorsun, zehir zıkkım iç” ifadesini kullandı.
‘Berfo Ana göremeden öldü’
8 Ekim 1980’de gözaltına alınıp kaybedilen Cemil Kırbayır’ın ağabeyi olduğunu söyleyen Mikail Kırbayır, söz alarak “Cemil öldürüldü. Ana Berfo 105 yaşına kadar mezarını aradı. Ama göremeden öldü. Bu mahkemenin sonucunu göremeden gitti. Benim de Azrail ile bir mukavelem olmadığına göre bu davanın bugün burada hemen sonuçlanmasını istiyorum” dedi. Bu sözler salondakiler tarafından alkışlandı.
Salonda adalet isyanı
Başkan Saday, Kenan Evren’e seslenerek, “Savcı, bu celse görüşünü açıklayamadığı için duruşmayı erteleyeceğiz. Bu konuda ne dersin” dedi. Soru sırasında Evren’in görüntüsü ekranda büyütüldü. Bu sırada en ön sırada oturan Cemil Kırbayır’ın ablası Fatma Sönmez, elinde kardeşinin fotoğrafını kaldırarak, Evren’e “Vicdanın varsa kardeşimi ver. Katil, katil” dedi. Başkanın duruşmayı erteleyeceğini söylemesi üzerine avukatlar, salonu boşaltma kararı aldı. Salondaki izleyiciler “Gün gelecek, devran dönecek, darbeciler halka hesap verecek”, “Katil” diye slogan atarken, Cumartesi Anneleri ise “Adalet yok, adalet istiyoruz” diye haykırdı. Daha sonra tüm salon, hep bir ağızdan, “Adalet, adalet, adalet” diyerek bağırdı. Bir Cumartesi Annesi ise Evren’e “Katil, yüreğimiz yandı, yürekleri yansın inşallah, ölüm sana hasret olsun” dedi.
18 Haziran’da karar
Salondakiler sloganlarla dışarı çıkarken konuşan Mahkeme Başkanı, davayı kısa sürede sonuçlandıracaklarını belirterek, “Bu nedenle duruşmayı 20 gün sonraya erteleyeceğiz. Büyük ihtimalle o gün karar vereceğiz. Bizim davayı uzatmak gibi bir tavramız yok. Savcıdan görüş alamadık, o yüzden mecburen davayı erteliyoruz. Adaleti güvenin” dedi. Başkan Saday, duruşmayı 18 Haziran’a ertelediklerini açıkladı.
Acılı annelerin isyanı
12 Eylül dönemi mağdurlarından Aynur Hayrullahoğlu, ön sıraya gelerek mahkeme heyetine, “Yüreğimdeki acı ile her duruşmaya geldim. Ama bırakın acının sönmesini, siz bana umudumu kaybettirdiniz” şeklinde seslendi. 12 Eylül döneminde gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren, bir Cumartesi Annesi olarak sanıkların idam edilmesini isterken, “33 yıldık sevdiklerimizi arıyoruz. Neden bu katiller dışarıda. Kafesle buraya gelsin” dedi.
Başkan, Evren’e teşekkür etti
İzleyiciler ve avukatlar salonu terk ettikten sonra mahkeme başkanı, ekrandaki Evren’e görüşünü sordu. Evren, “Avukatım ile görüşmem lazım” dedi. Bu sırada salonda olan müşteki avukatlarından Ömer Kavili, “Duruşmayı bitirdiniz, halen soru soruyorsunuz” diyerek tepki gösterdi. Başkan Saday ise “Ne yapalım duruşmayı siz bitirdiniz. Duruşmayı bağlamayalım mı” dedi. Bir kez daha aynı sorunun sorulması üzerine Evren, “Söyleyecek bir şeyim yok” diye konuştu. Evren’in yanında bulunan avukatı Sezin Duygu Tuncer, bağlantının kesilmesi için mahkemeden izin istedi. Oktay Saday da “Bağlantılarımız bitmiştir. Teşekkür ediyorum hepinize. 18 Aralık’ta yine bağlantı yapacağız” diyerek duruşmayı noktaladı. Cumartesi Anneleri, çıkışta adliye önünde adalet bir süre adalet nöbeti tuttu.
İşte Dava ve öncesi görüntüler...FOTO GALERİ
Buna tepki gösteren salondakiler, "Katiller halka hesap verecek sloganlarıyla salonu terk etti"-
Cemil Kırbayır'ın ağabeyi Mikail Kırbayır: “Berfo Ana oğlunun kemiklerini bulamadan öldü. Hala buradayız. Biz bu davanın daha fazla uzamasını istemiyoruz. Artık ben şimdi ceza verilmesini istiyorum”.
-
Sanık avukatları, yargılamada eksiklikler olduğunu belirterek, MASAK Raporu'nu örnek gösterdiler. Avukatlar, eksiklikler giderilmesi halinde savunma yapacaklarını ifade ettiler.
-
Kenan Evren'in görüntüsünün tam ekran yapılması salonu hareketlendirdi. “Katiller halka hesap verecek” sloganları atan mağdurlar, zılgıt ve sloganlarla salondan çıktılar.
-
Telekonferansla salona bağlanan 12 Eylül darbesinin 1 numaralı ismi, dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren'in hasta odasında kahve içerken görülmesi mahkemede infiale yol açtı. Duruşmayı izleyen Cumartesi Anneleri ve darbe mağdurları “Anaların gözyaşını içiryorsun. Zehir zıkkım iç” diyerek feryat ettiler. Kadınlar Evren'e Kürtçe ve Türkçe, “Katiller, yavrularımızı diri diri gömdü bunlar. Yatakta değil, cezaevinde yatsın. İşte davanın özeti: Paşalar gibi yargılanıyorlar” dediler.
-
Davaya bakan savcı izinde olduğu için duruşmaya başka bir savcı girdi. Savcı, dosyayı inceleyemediğini belirterek süre istedi. Avukatlar itiraz ettiler. Daha önce savcının mütalaa verdiğini hatırlatan avukatlar, “Bu dava 34 yıldır bekliyor. Yeniden savcı mütalaasına gerek yok. Yasa gereğince mahkeme değişse bile dava kaldığı yerden devam eder” dediler.
-
Ardından GATA'da tedavileri süren emekli paşalar Evren ve Şahinkaya'nın görüntüleri telekonferans yoluyla mahkeme salonuna yansıtıldı.
-
Evrensel'in gündeme getirdiği kayıp MASAK Raporu ile ilgili avukat Mehmet Horuş söz aldı. Belgenin kayıp olup olmadığı yönünde bilgi isteyen Horuş'a hakim, “Rapor kasada” yanıtı verdi.
-
Avukat Ömer Kavili, darbecilerin dünyanın her yerinde duruşma salonlarına getirildiğini, kafese konularak ifade verdiklerini belirterek, “Sanıklar Evren ve Şahinkaya'nın da duruşma salonuna getirilip kafese konulmasını talep ediyoruz” dedi.
-
Cumartesi Anneleri, davayı izlemek için Ankara'dalar. Duruşma öncesi Adliye binası önünde eylem yapan anneler, duruşmanın ardından da basın açıklaması yapacaklar.
-
10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmayı HDP Mardin Milletvekili Erol Dora da izliyor.
-
Duruşmaya çocukları kaybedilen Cumartesi Anneleri'nin yanı sıra, 12 Eylül dönemi kaybedilen Cemil Kırbayır'ın ağabeyi, 12 Eylül davasının sembolü Berfo Ana'nın oğlu Mikail Kırbayır da katıldı. Kırbayır'ın kaybedilen kardeşine ait fotoğrafı ve yanında getirdiği karanfilleri mahkeme salonuna sokmasına izin verilmedi.
-
12 Eylül dönemi cezaevine girip rekor süre cezaevinde kalan Tahir Canan da müşteki sıfatıyla duruşma salonunda yer aldı.
-
Devrimci 78'liler Federasyonu logosunun bulunduğu şapkalar da mahkeme girişinde toplandı. Cumartesi Anneleri ise çantalarına gizledikleri, kaybedilen çocuklarının fotoğraflarını mahkeme salonunda çıkararak, mahkeme heyetine gösterdiler.
-
Avukat Ömer Kavili söz alarak, sanıklar salonda olmadığı için çekim yapılmasına izin verilmesini istedi. Mahkame Başkanı, flaş patlatmadan kısa bir süre görüntü alınmasına izin verdi.