'300 kilometre hızla gidecek bir otomobiliz'

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, 2,2 büyüme rakamına ilişkin, ''Biz çok rahat bir şekilde 4,2, 5,2, 6,2 de büyüyebilirdik. Bu gücümüz var. 300 kilometre hızla gidecek bir otomobiliz biz...'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) mart ayı ihracat verilerini açıkladığı toplantıda Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Avrupa'daki daralma ve Avro Bölgesi'ndeki küçülmeye rağmen, yüzde 2,2 büyümeyi önemli bulduğunu fakat yeterli olmadığını kaydetti.

Çağlayan, daha önce kendisinin gaza basılması gerektiğini her fırsatta dile getirdiğini hatırlatarak, ''Asıl böyle bir ortamda gaza basmanın, geçmişteki hatalardan dolayı bizi geçmiş olan gelişmiş ekonomileri yakalamak için, Türkiye için yeni fırsatlar oluşturacağını ifade etmiştim. Onların durduğu, onların yerinde saydığı bir ortamda gaza basacaksınız ki, aradaki açığı daha fazla ve daha erken kapatabilesiniz'' dedi.

Kendisinin daha önce fren-gaz konusundaki talep ve eleştirilerini, Türkiye'nin daha fazla büyümesi için yaptığını dile getiren Bakan Çağlayan, şöyle devam etti: ''Ancak bu konuda yapmış olduğum talebin çok fazla anlaşılmamış olduğunu gördüm ve bugün açıklanan rakamlar da bunu gösterdi. Frene basılır, tehlike gördüğünüz yerde ya da yolda bir tehlike varsa frene basılır fakat acı fren yapmamak lazım. Bu biraz acı fren oldu. Türkiye ekonomisi, büyüyebilecek kapasiteye, güce sahip. İhracatın büyümeye katkısı 4,1 puan. Tarihimizde ilk oluyor. Türkiye ihracatla büyüyen bir ülke oldu. Eğer 2012 yılında ihracattaki artışı yapamamış olsaydık, bugün 2,2 büyümeyi değil, belki de yüzde 3'lük-4'lük daralmayı konuşuyor olurduk. Biz çok rahat bir şekilde 4,2, 5,2, 6,2 de büyüyebilirdik. Bu gücümüz var. 300 kilometre hızla gidecek bir otomobiliz biz. Umut ediyorum bu yıl yüzde 4'lük büyümeyi yakalayacağız. Sonraki yıllarda da Türkiye artarak büyümesine devam edeceğiz.''

Zafer Çağlayan, Türkiye'nin 2023 yılına bazılarının dediği gibi karayolu ile gidemeyeceğini belirterek, ''2023 yılı hedeflerimizi yakalamak için, Türkiye uçmak zorundadır. Bunu Başbakanımız da ifade etmişti. İlk 10 ekonomi içine girmemiz için her yıl ortalama 6-6,5 arasında büyümemiz gerekiyor. Büyüme frenle olmaz'' diye konuştu.

 

'İhracatta durmak yok yola devam'

Çağlayan, 2,2'lik büyümenin dış talep katkısıyla gerçekleştiğini belirterek, ''Eğer iç talepte de buna değer katacak destek olsaydı, belki de bugün büyüme rakamlarını, yüzümüz daha şen bir ifadeyle paylaşıyor olacaktık'' dedi. Gelinen seviyenin önemli olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin AKP hükümetleri döneminde büyümeyi öğrendiğini, bütçe açığının açıklanan rakamla beraber Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'ya (GSYİH) oranının yüzde 2 olduğunu belirten Çağlayan, bu oranın oldukça anlamlı olduğunu dile getirdi.

''İhracatta durmak yok yola devam'' diyen Çağlayan, ihracatta yaşanan gelişmelerin, büyümenin motoru olması ve Türk özel sektörünün uluslararası rekabetçilik alanında gösterdiği başarının teyidi olması açısından kendisi için önemli olduğu değerlendirmesinde bulundu. İhracatta gelinen noktanın önemine işaret eden Bakan Çağlayan, ''İstanbul'da ürettiğinizi Ankara'ya satarsınız. Ama Türkiye'de ürettiğinizi 241 Gümrük Bölgesi'ne satmak babayiğitlik ister'' dedi.

Çağlayan, bir çok kesimin 2023 yılında Türkiye'nin 14'üncü büyük ekonomi olacağına dair görüşleri olduğunu aktararak şöyle devam etti: ''Biz ilk 10'a kilitlendik. Bundan sonra Şampiyonlar Ligi'nde oynayacağız. Mart ayı ihracatımızın artışı son derece önemli ve anlamlıdır. Yaklaşık 12,6 milyar dolarlık bir ihracat... TÜİK rakamları kesin açıklandığında, ihracatçı birlikleri kayıtlarına dahil olmayan diğer ihracat kalemlerimiz de girdiğinde, mart ayı için ümit ediyorum 13 milyar dolar gibi ciddi ihracat rakamı elde edeceğiz. İhracatımız 36 aydır kesintisiz büyüyordu, mart ayıyla beraber Türkiye ihracatı 37 aydır kesintisiz büyüyerek devam ediyor. Allah nazarlardan korusun.''

 

'Türk insanının ayak basmadığı nokta bırakmayacağız'

Türkiye'nin Nauru ve Mikronezya'ya ihracat yapamadığını hatırlatan Bakan Çağlayan, ''İnşallah oralara da ihracatımızı gerçekleştireceğiz. Türk insanının ayak basmadığı nokta bırakmayacağız. İlk 3 aydaki ihracatın 36,5 milyar dolara gelmesi, TÜİK rakamından sonra bunun 37 milyar dolar seviyesine gelecek olması iyi bir yolda gittiğimizi gösterecek'' diye konuştu.

Zafer Çağlayan, ihracatta sektör sıralamasına da değinerek şu değerlendirmede bulundu: ''Bu konuda lokomotif yine otomotiv sektörü oldu, hazır giyim ve konfeksiyon sektörü ihracatın yol açıcısı, grayderi oldu, çelik sektörü ihracatın belkemiğini, omurgasını oluşturdu, omurgamızın çelik olması ne kadar güçlü olduğunun net bir göstergesi, dördüncü olarak kimyevi maddeler ve mamullerin gelmesi de ihracatın kompozisyonu açısından oldukça önemli... İhracat yaptığımız ülkelerin ilk 5'inde 3 Avrupa ülkesi var ve ilk 5'te yakın komşularımız var. Bu Türkiye'nin bölgedeki hakimiyetinin ne kadar net olduğunu gösteriyor. Bunu gören doğrudan uluslararası yatırımcılar bunu görerek buraya geliyor.''

Mart ayında yapılan ihracat içindeki bölgelerin payına da değinen Zafer Çağlayan, ''Bunların her biri gösteriyor ki doğru yoldayız. Ektiğimizi biçiyoruz. Geçtiğimiz yıl dünya ihracat rekortmeni Çin yüzde 7,3 büyürken, Türkiye'nin yüzde 13,1 ile dünya ikincisi olması, Türkiye'nin bu konudaki kararlılığının, Türk ihracatçısının yorulma bilmez azminin çok net göstergesidir'' diye konuştu.

 

ABD Gezisi

Çeşitli temaslarda bulunmak üzereye ABD'ye gideceğini söyleyen Çağlayan, THY'nin bugün gerçekleştireceği ilk Houston seferini kendilerinin 2 yıl önce gündeme getirdiğini hatırlattı.

Zafer Çağlayan, konunun gündeme geldiği günlerde bazı basın mensuplarının kendilerini eleştirmesine yönelik ise, ''Gözümüzün üstünde kaşımızın olduğunu bile eleştiren bazı basın mensupları, benim THY Müdürü'ne talimat verdiğimi söylemişti. THY bana bağlı olsa talimat veririm de, ben THY'nin yapısını biliyorum. Bugün olsa yine yaparım. Bu konuda THY Yönetimi Türkiye ile ABD arasında bizim siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi artıracak önemli bir altyapıyı oluşturdular'' ifadelerini kullandı.

Bakan Çağlayan, 6 Mart'ta Ankara'ya dönecekleri bilgisini paylaşarak, ABD'deki temaslarına ilişkin şunları anlattı: ''THY vasıtası ile İstanbul'u Houston'a havayolu ile bağlarken, bu ziyaret vesilesiyle İstanbul ve Houston limanları arasında da denizyoluyla yapılacak işbirliğini geliştirecek olan bir mutabakat zabtını imzalayacağız. Yine ABD'nin önde gelen firmalarının CEO'larıyla konuşacağız. Bilhassa Houston'daki bazı yatırımcıların, Türkiye'de enerji konusunda yatırımları yapma konusunda belli bir mesafeye geldiğimizi paylaşmak isterim. Teksas'tan Houston'dan Türkiye'ye yapılacak yatırımlar bizim cari açığımızın azalması konusunda önemli olacak. Sadece bir yatırımın 3 milyar dolar seviyesinde olacağını paylaşmak isterim.''

Austin'de de yapacakları görüşmeler hakkında bilgiler veren Çağlayan, ''Teksas temsilciler Meclisi ve senatosu tarafından, Teksas Türk ilişkilerine yaptığım katkı nedeniyle bir karar okunacak. Böyle bir karar Cumhuriyet tarihinde ilk defa okunuyor'' dedi.

Toplantının sonunda soruları yanıtlayan Çağlayan, ihracatın taşınma yollarına ilişkin bir soruya, ''Maalesef ihracat taşımalarımızda denizyolu taşımacılığından çok az faydalanıyoruz. Oysa üç tarafı denizle çevrili, önemli lojistik avantaja sahip bir ülkeyiz. Limanlarımızı çok daha büyük konteyner limanlarına çevireceğiz'' yanıtını verdi.

Amerika ve Asya-Pasifik kıtasında yapılan ihracatın az olmasında buradaki ülkeleri suçlamanın kolaycılık olacağını ifade eden Çağlayan, ''Bizim oralarda belimizi büken en önemli faktörlerden biri navlun ve taşıma süresinin son derece uzun olması. 45-60 günde insanların senden istediği malın ömrü geçiyor yolda giderken. Böyle bir ortamda bu konuda lojistik merkezleri önemli. Gerek Asya-Pasifik gerekse Amerika kıtasında lojistik merkezleri kurarak tedarikin her aşamasında ihtiyaca cevap verecek bir yapılanma içine girmemiz gerektiğini öğrendik. O anlamda ilgili Bakanlık olarak yurtdışı lojistiğinde denizyolu taşımacılığı konusunda yoğun çalışmalar yapıyoruz'' diye konuştu.

Houston'da imzalayacakları mutabakat zaptı ile Houston ile İstanbul limanları arasında bu tür ilişkileri sağlayacaklarını belirten Çağlayan, Suriye'deki gelişmeler sebebiyle gerek ikili gerekse transit ticaretin ciddi darbe yediğini, bunun üzerine bölge pazarlarına ulaşmayı kolaylaştırmak adına Ro-Ro seferleri başlattıklarını kaydetti.