3 milyon liralık dolandırıcılığa 255 yıl hapis talebi
ANKARA ve birçok ilde, Suriye uyruklu kişiler adına alınmış telefon hatlarından aradıkları, aralarında emekli büyükelçi, öğretim üyesi, diplomat ve kamudan emeklilerin de bulunduğu 17 kişiyi, 3 milyon liranın üzerinde para alarak dolandırdığı iddiasıyla tutuklanan 18 kişi ile ilgili iddianame tamamlanarak mahkemece kabul edildi.
DHAÇete liderleri 'Canbaz' lakaplı Salih Büyükler (26) ve Ömer Faruk Bozkurt (20) hakkında, 13 farklı olayda toplam 255'şer yıla kadar hapis, diğer çete üyelerine de farklı hapis cezaları istendi.
Cumhuriyet Savcısı Faika Baran tarafından hazırlanan ve Ankara 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, çete liderlerinin Şanlıurfa’da ikamet eden 'Canbaz' lakaplı Salih Büyükler ve Ömer Faruk Bozkurt olduğu belirtildi. Çetenin hedefindekilerin 65 yaşın üzerindeki kişiler olduğu ve bu kişileri, Suriye uyruklu kişiler adına alınmış telefon hatlarından arayıp kendilerini polis ve savcı olarak tanıtarak, 'terör örgütü soruşturmasında adınız geçiyor' tehdidiyle korkutup, para ve ziynet eşyalarını aldıkları anlatıldı. Çetenin, başta Ankara olmak üzere farklı illerde D.A. (79), V. A. (80), Y.F.K. (79), A.Ş. (59), A.Ö. (78), E.D.K. (73), E.K. (80), F.Ö. (84), F.T. (72), H.Y. (67), H.Ö. (59), İ.D. (71), K.K. (74), N.O. (63), S.D. (68), T.T. (74), Z.Ö.'yü (88), 3 milyon liranın üzerinde paralarını alarak dolandırdıkları belirtildi.
ÇETE LİDERLERİ 'BARON' OLARAK ADLANDIRILMIŞ
İddianamede, örgütün hiyerarşik bir yapılanma olduğu, üyelerinin 'baron', 'konuşmacı', 'atıcı', 'aracı', 'taşıyıcı', 'eldenci' ve 'hesapçı' olarak adlandırıldığı anlatıldı. 'Konuşmacı'nın müşteki ile telefonla konuşan, tehdit ederek parayı vermeye ikna eden, 'atıcı'nın, 'aracı' ile görüşerek müştekiye gidecek olan 'eldenci' ve 'hesapçı'yı temin etmesini isteyen, 'aracı'nın parayı alacak kişileri temin eden, 'taşıyıcı'nın, 'eldenci' ve 'hesapçı'nın müştekilerden aldığı parayı bölgesel olarak toplayarak atıcıya götüren, 'eldenci'nin, müştekinin yanına giderek parayı alan, 'hasapçı'nın da, müştekinin hesabından para yatırılan kişi olduğu belirtildi. Örgüt liderlerinin 'baron' olarak adlandırıldığı, elde edilen paranın yüzde 50'sinin çete liderine, kalan kısmının da örgüt üyelerine değişen oranlarda dağıtıldığı anlatıldı. Bu yapılanma nedeniyle örgüt üyelerinin kendisiyle irtibata geçen kişi dışındakileri tanımadıkları, bu nedenle çetenin çökertilmesinin uzun sürdüğü ortaya çıktı. İddianamede, çetenin fotoğraflarla oluşturulan şeması da yer aldı.
18 SANIK İÇİN FARKLI CEZALAR İSTENİLDİ
Çete lideri olmakla suçlanan 'Canbaz' lakaplı Salih Büyükler ve Ömer Faruk Bozkurt, 'kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla örgüt kurumak, yönetmek ve örgüt kuruculuğu', 'kişinin kendisini kamu görevlisi olarak tanıtarak nitelikli dolandırıcılık' suçlamasıyla, 13 farklı olaydan 255 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak. Dolandırıcılık olaylarının tamamından sorumlu tutulmayan çete üyeleri Ahmet Atlı (39), Ahmet Bozkurt (22), Ahmet Dirin (27), Ahmet Yaman (20), Ahmet Emre İnanç (20), Halil Günay (26), Halil Olgun (41), İbrahim Ava (26), İbrahim Halil Elçi (51), Mahmut Kentboğa (36), Medet Alkan (45), Mehmet Ava (25), Mehmet Şeref Bozkurt (26), Muhlis Borak (23), Murat Çiftçi (20), Neslihan Alkan (35) ise karıştıkları olaylara göre, farklı hapis cezası istemiyle yargılanacak.
POLİS POŞU TAKARAK ÇETENİN İÇİNE SIZMIŞTI
Savcının talimatıyla çetenin çökertilmesi için, Ankara emniyetinde özel bir ekip kurulmuştu. 6 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından, polis Şanlıurfa'da poşu takarak çetenin içine sızmış, Ocak 2019’da da Ankara'nın yanı sıra Muğla, İzmir, Rize ve Aydın’da yapılan ilk operasyonda 13 kişi, ardından yapılan operasyonlarda 5 kişi olmak üzere toplam 18 kişi yakalanarak tutuklanmıştı.