1982 Anayasası ve başkanlık anayasası... 'Evet'in dili bire bir aynı
Erdoğan ve hükümet temsilcilerinin referandum öncesi ‘evet’ için kullandığı dil, 1982 Anayasası için Evren’in kullandığı dille neredeyse bire bir aynı.
Miyase İlknur‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ adı altında tek adam rejiminin önünü açacak anayasa değişikliği referandumu için ‘evet’ propagandası yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarı, yürüttükleri kampanyada “1982 darbe anayasasını kaldırıyoruz” argümanını kullanıyor. Ancak Erdoğan ve hükümet temsilcileri yaptıkları konuşmalarda 1982 anayasası için kampanya yürüten dönemin MGK Başkanı Kenan Evren’le aynı tezleri kullanıyor. İşte iki kampanya arasındaki benzerlikler:
BİZE DEĞİL ANAYASAYA: Kenan Evren 1 Kasım 1982 günü Adana ve Antalya’da halka açık toplantıda yaptığı konuşmalarda “Anayasaya oy verin bize değil” demişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATO toplantısında yaptığı konuşmada “Anayasaya oy vereceksiniz bana değil” demiş, 19 Şubat günü Gaziantep’teki konuşmasında “Biz bu sistemi kendimiz için istemiyoruz” diye konuşmuştu.
VATAN HAİNLERİ: Kenan Evren, 30 Ağustos 1982 günü Afyonkarahisar’da yaptığı konuşmada 1982 Anayasası’na “hayır” diyecek olanları “Vatan hainleri ve dış güçlerle işbirliği yapanlar anayasaya ‘hayır’ kampanyası açtı” diyerek suçlamıştı. Erdoğan ise, “Anayasaya ‘hayır’ oyu vermek vatan haini Kandil ve FETÖ ile yan yana durmaktır” demiş, daha sonra Elazığ mitinginde “Ülkemizi bölmek, parçalamak isteyenler bayrağımıza karşı çıkanlar, bu ülkede milli ve yerli olanlara karşı çıkanlar ‘hayır” diyor” şeklinde konuşmuştu.
İÇ SAVAŞ TEHDİDİ: Evren, 31 Ekim 1982 günü Kayseri mitinginde “Yanlış atılacak bir adım bölgeyi kana bulayabilir. Biz diyoruz ki, bu anayasa Türkiye’ye rahat ve huzur getirecektir” diye konuşmuştu. Erdoğan da Adıyaman mitinginde “Mesele şahsımın meselesi değil. Milletimizin daha huzurlu ve güvenli bir geleceğe kavuşması meselesidir” demişti. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ise bire bir Evren’le aynı ağzı konuşmuş, referandumda anayasanın reddedilmesi halinde iç savaş çıkacağını söylemişti.
SEÇİLMEZSEK GİDERİZ: Kenan Evren, Afyon’da “Bu işe beraber başladık hep beraber gideceğiz” diyerek makamda kalıcı olmadığını vurgulamaya çalışmıştı. Aynı şekilde Erdoğan da 11 Şubat’ta SETA toplantısında “Tayyip Erdoğan baki değil fani. Seçimle gelip beş yıl sonra seçilemezse gidecek” dedi.
İTİRAZ EDEN YALANCI: Kenan Evren, 1982 Anayasasına “hayır” diyenlerin Anayasa’ya itiraz etme gerekçelerini “kuyruklu yalan” olarak değerlendirmişti. Aynı şekilde Erdoğan da Gaziantep konuşmasında “Bu gafiller ha bire yalan yanlış şeyler söylüyorlar hepsi yalan” diye muhalifleri yalancılıkla suçladı.
BİZİ SİZ İSTEDİNİZ: Kayseri mitinginde Evren 31 Ekim 1982 günü halka, “Bizim desteğimiz sizlersiniz. Bu millet bizi göreve çağırdı, sizin isteğinize uygun olarak bu hareketi gerçekleştirdik” diye konuşurken Erdoğan da benzer bir konuşmayı hemen hemen her mitinginde “Bu sistemin ilk adımını siz zaten beni cumhurbaşkanı seçerken attınız. Seçimle gelmiş bir cumhurbaşkanını bir kenara atmak istiyorlar. Biz sizin isteğinizle bu makama geldik şimdi sistemin devamını getiriyoruz” diyordu.
BİZE ÖZGÜ SİSTEM: Evren’in 30 Ağustos 1982 günü Afyon konuşmasında, “Batılı anayasalara uymak zorunda değiliz. Biz kendi yapımıza, özelliklerimize, şartlarımıza göre ve stratejik konumumuzu düşünerek anayasa yapmak zorundayız” sözlerinin benzerini Erdoğan, SETA toplantısında “Her ülke kendi şartlarına özgü bir yönetim biçimine sahiptir” diyerek söyledi.
KOŞULLAR DA BENZİYOR
İki referandum öncesi yürütülen kampanyalardaki benzerlik, Evren ve Erdoğan’ın aynı argümanları kullanmalarıyla sınırlı değil. 1982 referandumu öncesinde ülkenin her yerinde sıkıyönetim vardı. Partili cumhurbaşkanlığına geçişi öngören yeni anayasa değişikliği referandumu öncesinde ise ülkede OHAL koşulları hâkim.
1982 anayasası lehine propaganda serbest iken aleyhine propaganda yapmak yasaklanmıştı. Bugün de resmi bir yasak olmamasına karşın ‘hayır’ kampanyası yürütmenin önü fiili olarak kapatılıyor. ‘Hayır’ kampanyası için halka açık yerlerde propaganda yapanlar polis gücüyle dağıtılıyor, katılımcılar gözaltına alınıyor. Televizyonlarda muhalefet partilerine yer verme zorunluluğu RTÜK kararıyla ortadan kaldırıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, açılış bahanesiyle devlet imkânlarını sonuna kadar kullanarak her gün canlı yayınlarla ‘evet’ propagandası yaparken ‘hayır’ kampanyası yapan CHP yönetiminin toplantıları banttan özet olarak yayımlanıyor.