"1 Mayıs Meydanı zaferi tescillendi ve taçlandı"
CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi, "Taksim'in de artık sahibi var. Taksim'in sahibi artık emekçilerdir, DİSK'lilerdir, KESK'lilerdir, bu sürece katkı veren solcular, sosyalistler, demokratlar ve yurtseverlerdir" dedi.
cumhuriyet.com.trDİSK Genel Başkanı Erol Ekici, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM), İstanbul'da 2008 yılındaki 1 Mayıs gösterisiyle ilgili yaptığı şikayet başvurusunu haklı bulmasına ilişkin ''Emekçilerin, sosyalistlerin ve devrimcilerin dişiyle, tırnağıyla kazandığı Taksim 1 Mayıs Meydanı zaferi, AİHM kararıyla tescillendi ve taçlandı'' dedi.
Şişli'deki DİSK Genel Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında DİSK ve KESK adına konuşan Ekici, konfederasyonun, Taksim Meydanı'ndaki ilk kitlesel 1 Mayıs kutlamasını 1976 yılında gerçekleştirdiğini belirterek, o günden bu yana yapılan kutlamaları ve yasakları anlattı.
Ekici, 1 Mayıs'ın, Taksim Meydanı'nda kutlanması için uzun yıllardır uğraş verildiğini, bu çabaların 2004'ten itibaren daha da kuvvetlendiğini dile getirerek, 1 Mayıs 2008'de İstanbul'da adeta sıkıyönetim ilan edildiğini, mitinge katılmak üzere İstanbul ve ülkenin çeşitli yerlerinden gelen katılımcıların DİSK'in önünde toplandıkları sırada yollarının çok büyük bir polis barikatıyla kesildiğini, üzerlerine tazyikli su sıkıldığını, gaz bombası atıldığını, coplanarak dayaktan geçirildiklerini savundu.
Yaşananlar üzerine DİSK ve KESK olarak ''1 Mayıs kutlama ile şehrin özellik gösteren ve toplumun hafızasında yeri olan bölgelerinde miting yapma haklarının engellenmesi, miting için çağrıda bulundukları kitlelere saldırıda bulunulması, sendikal haklarının ve görevlerinin engellenmesi, toplu ifade ve gösteri haklarının ihlal edilmesi'' gerekçesiyle AİHM'e başvurduklarını hatırlattı.
AİHM'in, 27 Kasım'da verdiği kararla Taksim Meydanı'nda 1 Mayıs kutlamalarının engellenmesiyle toplantı ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiğinin tescillendiğini aktaran Ekici, şöyle devam etti:
''Mahkeme bu kararla hükümetin kısıtlama için kullandığı gerekçelerin gerekli ve kanıtlanabilir olmadığını, toplantı yapma özgürlüğünün toplantının istenilen yerde yapılmasını da kapsadığını, soyut ve kanıtlanamayan bahanelerle emekçilere kapatılmak istenen ve kapatılan Taksim alanının kutlama alanı olduğunu tescil etti. Mahkeme yaptığı incelemede, toplantı ve gösteri yapma hakkının, gösterinin yapılacağı yeri belirlemeyi de kapsadığına, DİSK'in üyelerini anmak için Taksim Meydanı'nı kullanmak istemesinin hakkı ve üyelerine karşı görevi olduğuna, bu gösterilerden günlük yaşam etkilense bile Hükümet'in, barışçıl hakkın gerçekleştirilmesi konusunda hoşgörülü olması gerektiğine, Hükümet'in hakkın kullanımını engellemek için ileri sürdüğü, 'DİSK binasından taş atıldığı, göstericiler arasında yasadışı örgüt üyelerinin bulunduğu' gerekçelerin kanıtlanamadığına, Şişli Etfal Hastanesi'ne atılan gaz bombasının hiçbir haklı gerekçesinin olmayacağına, tüm bunların ifade ve toplantı özgürlüğünü ihlal ettiğine karar verdi. Emekçilerin, sosyalistlerin ve devrimcilerin dişiyle, tırnağıyla kazandığı Taksim 1 Mayıs Meydanı zaferi, AİHM kararıyla tescillendi ve taçlandı.''
"1 metrekare alan da olsa kutlamamızı yaparız''
DİSK Genel Başkanı Ekici, bir gazetecinin ''Taksim'de kazı çalışmaları var. Büyük ihtimal Temmuz'a kadar devam edecek. 2013 yılının 1 Mayıs'ı için bir yer düşündünüz mü?'' sorusuna karşılık, Taksim'de 1 Mayıs kutlamanın, bir babanın, mezarı başında oğlunu anması kadar meşru olduğunu söyledi.
Taksim'de, 1 metrekarelik yer de kalsa da 1 Mayıs kutlamalarını yapacaklarının altını çizen Ekici, Taksim'de kutlanma ısrar ve mücadelesini vermekten başka bir şansları olmadığını dile getirdi.
Ekici, ''Taksim'i kaptırmayız. Orada 1 metrekarelik alan dahi olsa bundan sonra DİSK, KESK ve emekçilerle sembolleşen bu alanın kullanımı her koşulda yapılacaktır. 1 metrekarelik alan dahi kalsa Taksim'de kutlamaya devam edeceğiz. Bizim başka bir alan talebimiz yok'' dedi.
''Taksim'in de artık bir sahibi var''
Dönemin DİSK Genel Başkanı olan CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi, büyük bir hukuk mücadelesinin sonlandığını belirterek, kararın, sadece Taksim adına değil, gazlara ve engellere karşı bir ders niteliğinde olduğunu söyledi.
Kararın, iktidar tarafından doğru okunmasını isteyen Çelebi, DİSK'in çıkardığı ''Sabahın sahibi var'' kitabını göstererek, Taksim açısından verdikleri mücadelenini iki boyutu olduğunu, birincisinin Taksim'in yeniden elde edilmesi, ikincisinin ise 1 Mayıs'ın tatil edilmesi olduğunu ifade etti.Hakların verilmediğini alındığını vurgulayan Çelebi, ''Bu kadar zulmün olmaması, bu kadar insanın gaz ve cop yememesi, tutuklanmaması gerekiyordu. Kararı çok önemli buluyorum. Bundan sonraki süreçler açısından sabahın bir sahibi var diyorum. Taksim'in de artık sahibi var. Taksim'in sahibi artık emekçilerdir, DİSK'lilerdir, KESK'lilerdir, bu sürece katkı veren solcular, sosyalistler, demokratlar ve yurtseverlerdir. Taksim artık sahipsiz değildir. Taksim tapusuz değildir'' şeklinde konuştu.
KESK Genel Başkanı Lami Özgen, AİHM'nin kararı üzerine hükümetin çalışma yaşamına ilişkin yeniden bir düzenlemeye gitmesi gerektiğini belirtti.
Başvuruyu hazırlayan hukukçular heyeti başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, kararın AİHM'in büyük kararları serisinin arasında yer alacağını kaydederek, kararın, Taksim'in dönüştürülmesi, tarihsel mirasın, belleğin yok edilmesine karşı koyma hakkını da içerdiğini dile getirdi.
Prof. Dr. Kaboğlu, ''Bu kararı bir bütün olarak okumak gerekiyor. Bütün olarak okuduğumuzda bu karar, bugün tanık olduğumuz hak ve özgürlüklere ilişkin ihlallerin ilerde geri dönebileceğini bu karar bize açıkça gösteriyor. Önemli yanı, AİHM'in iç hukuk, toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu veya anayasamız bir özgürlüğü sınırlasa mahkeme bunu ölçü olarak kabul etmiyor'' ifadelerini kullandı.
Dava
DİSK ve KESK, 2008 yılı 1 Mayıs kutlamaları sırasında polisin, gösteriye katılanlara tazyikli su ve göz yaşartıcı bomba atmasını gerekçe göstererek, Türkiye aleyhine AİHM'e başvurmuştu. Başvuruyu 27 Kasım'da karara bağlayan AİHM, ''Türkiye'nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin örgütlenme ve toplanma hakkıyla ilgili 11. maddesini ihlal ettiğine'' hükmederek, konfederasyonları haklı bulmuştu.
Mahkeme, Türkiye'nin maddi tazminat ödemesine gerek görmeyerek, sadece mahkeme masrafı olarak DİSK ve KESK'e 1000 avro ödenmesini kararlaştırmıştı.