Feyzioğlu idam cezasının getirilmesine karşı çıktı

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Manisa Barosu'nun yeni yönetim kuruluna yaptığı ziyarette, bir araştırma şirketinin yaptığı araştırma sonrasında halkın yüzde 90.7'sinin idamı geri istemesiyle ilgili olarak konuştu.

DHA

Feyzioğlu, "Bu idam tartışması gündemde olduğu sürece, dünyada F Tipi suç örgütünün yöneticilerinin ve mensuplarının Türkiye'ye iade etmesini kimse beklemesin. Çünkü dünyada yapacakları savunma şudur; 'Türkiye'ye beni gönderirseniz, beni idam ederler" yorumu yaptı.

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, geçen pazar günü, Manisa Barosu'nun olağan seçimli genel kurul toplantısında güven tazeleyen Baro Başkanı Ali Arslan ile yeni yönetim kurulu üyelerini ziyarette etti. Kapıda karşılanan Feyzioğlu, Manisa Barosu'yla TBB'nin ülke gündemi için önemli çalışmaların altına imza attığını ifade etti.

SOMA DAVASI İÇİN HSKY'YA TEŞEKKÜR

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, ilk olarak 301 madencinin öldüğü Soma'daki maden faciasının davasıyla ilgili olarak kısa değerlendirmede bulundu. Feyzioğlu, "Soma davasında tüm dava, TBB'nin uzmanlara hazırlattığı son derece ayrıntılı, kapsayıcı, doyurucu, bilimsel raporları ekseninde gelmişti. Adli yargı organizasyonu çok iyi gelişti. Burada bir tek kaygımız var. Adalet tecelli etsin. Kim suçlu veya suçsuz ortaya çıksın. Aileler güçlünün, zenginin karşısında sahipsiz olduklarını hissedip, böyle bir kaygıya kapılmasınlar. Hiç kimseyi de servetinden dolayı suçlamayız. Yaptığı işten suçlamayız. Yanlışından dolayı suçlamayız. Yanlış varsa da ortaya çıksın istedik. Şu anda Soma davası doğru bir çizgide ilerliyor. Heyetin ilk andan itibaren aynı kalmış olması ve değişmemiş olmasından memnununuz. HSKY'ya da bu nedenle teşekkür ediyoruz. Çünkü sıklıkla el değiştirmeler sebebiyle memleketimizde sayısı belirsiz ama 100 binlerin üstünde olabileceği dediğimiz dava çözümlenmemiş dava bekliyor ve gereksiz bir şekilde uzuyor. Bu nedenle Soma davasında heyetin değişmemesi son derece önemli. Aralık ayı gibi bir netice alınır diye düşünüyoruz" diye konuştu.

"KARAR VİCDANLARI OKŞAMIŞTIR"

Gölmarara İlçesi'nde 15 tarım işçisinin öldüğü kazada 15 yıl hapis cezası alan Ercan İşleli'nin yargılandığı davaya da değinen Feyzioğlu, "Gölmarmara'daki davayı da takip ettik. Orada yargının kararını bazı eksiklerini görsek de başka bazı kararlara kıyaslanınca doğru buluyoruz. Malum 2 ile 15 yıl arasındaki bir temel cezada kusurun ağırlığını ve zararın ağırlığını dikkate alarak üst sınıra yakın tespit etmesi; hakime verilen takdir aralığını doğru kullanıldığında vicdanları tamir ettiği, yanlış kullanıldığında ise vicdanlara yara verdiğini bir kez daha gösterdi. Bu davada hakimin üst sınırın takdir etmesi vicdanları okşamıştır. Doğru olmuştur. Yargının doğru işlediğinde kamu düzeninin tamir edildiğini bir kez daha görmekten sevinçliyim. Dilerim Yargıtay'da bu şekilde ilerler" diye konuştu.

DARBE GİRİŞİMİNE DEĞİNDİ

TBB Başkanı Feyzioğlu, darbe girişimine de değindi. Girişimin öncesinde hukukun yıpratılmış olduğunu söyleyen Feyzioğlu, "Türkiye'nin gündeminde her zaman hukuka aykırılıklar ve hukuksuzluklar var. 15 Temmuz'dan sonra elbette böyle bir faciayı yaşayan bir ülke tedbir almalıydı. Bizde her zamanki gibi devletimizin arkasından dimdik durduk. Ama ilk günden beri şunu söyledik. 15 Temmuz'u hazırlayan sebeplerin arkasında hukuk devletinin yıpratılmış olması vardır. Liyakat sisteminin yerini sadece tabi olma esasına dayanan bir keyfiliğin almış olması vardı. Liyakat sistemini koruyacak ve yerleştirecek olacakta bağımsız ve tarafsız yargıdır. Şeffaf ve hesap verebilen yargı ve kuvvetler ayrılığıdır. Bir ülkede yasama, yürütme ve yargı tek elde birleşirse, o ülkede özgürlük kalmaz, yerini keyfilik alır. Bir göreve layık olan getirileceğine gücü elinde toplayana kim yakınsa o getirilir. Bundan vatandaşlar çok büyük zarar görür. Bizim her zamanki önceliğimiz kuvvetler ayrılığının tesis edilmesi, hukukun üstünlüğünün sağlanması, siyaset yapmayan ama siyaset tarafından şekillendirmeyen bir yargı sistemine sahip olunmasıdır" diye konuştu.

"İDAM TELEFASİ OLMAYAN SONUÇLARA SEBEP OLUR"

ORC Araştırma Şirketi'nin 10-16 Ekim arasında 21 bin 980 kişi telefonla arayarak yaptığı 'Vatana ihanet, terör ve tecavüz suçlarında idam cezası uygulansın mı?' anketine katılanların yüzde 90'nın 'Evet' cevabını vermesini de değerlendiren Feyzioğlu, idam cezasının geri gelmesini telafisi olmayan sonuçlar doğuracağını ifade etti. Feyzioğlu, "Türkiye'de anayasa ile kaldırılmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ek protokollere biz tarafız. Avrupa Konseyi'nin biz üyesiyiz ve idamı bu sebeple biz sistemimizden çıkarttık. Eğer idam olmuş olsaydı, 15 Temmuz gecesi beylik tabancasını eline alıp, sokağa fırlayan ve darbenin önlenmesinde emsalsiz görev üstlenen kumpas mağduru vatan evlatlarını, asmış olurlardı. Bunda neyi anlamamız gerekir. İdam telafisi imkansız bir ceza olduğu için anlık heyecanlarla, toplum böyle istiyor diye çığlıklarla fevkalade olumsuz sonuçlara sebep olabilir" diye konuştu.

"İDAMI SAVUNMAK, YARADANLA EŞ TUTMAK ANLAMINA GELİR"

TBB Başkanı Feyzioğlu, idamı savunmanın insanın yaradan ile kendisini eş tutması anlamına geldiğini belirterek, "Yanlış yapmayan ve doğruyu bir tek bilen Allah'tır. İnsan kendini yanlış yapmaz konumda görmeye başlarsa, en büyük yanlışlığı yapmış olur. Ceza Muhakemesi Hukuku'nda yanlışlığın olabileceği var sayıldığı için mutlaka yargılanmanın yenilenmesi gibi bazı çareler vardır. İdam ettiğinizde yargılamayı yenileseniz ne olur ki. İade-i İtibar yetiyor mu? Türkiye 1960 sonrasında başbakanını astı. İade-i itibarını yapmamız yetti mi? Türkiye bir sürü genç insanı astı. O insanlar geri geldi mi? Gelmiyor" diye konuştu.

TBB Başkanı Feyzioğlu, açıklamasının son kısmında, idamın Türkiye'ye geri gelmesi ile birlikte FETÖ/PDY lideri Fethullah Gülen'in Türkiye'ye iadesini olmayacağı imasında bulanarak, "Bu idam tartışması gündemde olduğu sürece dünyada F tipi suç örgütünün yöneticilerinin ve mensuplarının Türkiye'ye iade etmesini kimse beklemesin. Çünkü dünyada yapacakları savunma şudur: 'Türkiye'ye beni gönderirseniz, beni idam ederler'. Anayasamıza göre bugün kabul edilen bir cezanın geriye yürümesi mümkün değil. Ama bu öyle bir şekilde takdim edilmemektedir ki 15 Temmuz'da kalkışmaya katılanları idam edeceğiz diye sorulmaktadır vatandaşa. Hele hele böyle bir geriye yürüme söz konusu olduğunda Türkiye Avrupa Birliği Konseyi değerler sisteminden tamamen dışlanmış olur. F tipi suç örgütünün kurucu ve kurucularının istemiyorlarsa idam gelsin ve 15Temmuz'a da uygulansın diye herkes çığlık atabilir. İade istemeyen bunu söyler" diye konuştu.

TBB Başkanı Feyzioğlu, açıklamasının ardından baronun yönetimi kurulu üyeleriyle birlikte sohbet etti.