Referandum için 'Havuz'un manşetlerinde hamaset köşelerinde sukünet

Mesut Barzani, Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'nde aldığı referandum kararı için bugün sandık başına gitti. AKP iktidarının peş peş sert açıklamalar yaptığı referandum kararı için iktidar medyasının manşetleri, AKP'nin kamuoyu önünde yaptığı sert açıklamaları yansıtırken, köşe yazılarının yazılarında ise daha çok sağ duyu ve sükunet çağrısı yapmaları dikkat çekti.

cumhuriyet.com.tr

Mesut Barzani, Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'nde aldığı referandum kararı için bugün sandık başına gitti. AKP iktidarının peş peş sert açıklamalar yaptığı referandum kararı için iktidar medyasının manşetleri, AKP'nin kameralar önünde yaptığı sert açıklamaları yansıtırken, köşe yazılarının yazılarında ise daha çok sağ duyu ve sükunet çağrısı yapmaları dikkat çekti.

İşte havuz gazetelerinin referandum kararı için attıkları manşetler ve köşe yazarlarının son bir kaç gün içinde referandum için yazdıkları. Sabah: Barzani'ye son dakika uyarıları..

Mehmet Barlas: Sabah (24 Eylül 2017) Barzani ile diyalog Irak'ın Amerika tarafından işgali ertesinde Kuzey Irak'taki oluşumun itici gücü elbet Amerika ve biraz da İsrail'di... Ve Türkiye de çok doğru olarak bir fobisini yendi ve Barzani rejimi ile dostça diyalog kurdu. Ve Irak topraklarındaki Amerikan hakimiyetine rağmen PKK rahatça bu topraklarda üslenirken, Barzani çok açık biçimde PKK'nın karşısında ve Türkiye'nin yanında yer aldı. Türkiye de çeşitli kriz noktalarında Irak'taki merkezi hükümetin değil Barzani'nin tarafını tuttu. Türk girişimciler bölgede çok aktif oldular. Şimdi bütün bu gerçekler yok sayılacak mı göreceğiz.

Yeni Şafak, AKP'nin Barzani'ye yönelik sert uyarılarını manşetlerine taşıdı.

Erdal Tanas Karagöl: Yeni Şafak (25 Eylül 2017) Hatırlayalım, IKBY’nin sahip olduğu petrolün uluslararası pazara taşınmasında kilit rol Türkiye’nin. Yani, Türkiye IKBY’nin dünyaya açılan kapısı. Bu durumda, Türkiye’yi karşısına almak aslında IKBY’nin nefessiz kalması anlamına geliyor. Yıllarca hem kültürel hem de toplumsal bağın olduğu Türkiye’ye karşı bir hamle yapmak zaten var olan bölgesel istikrarsızlığı daha fazla derinleştirmeyecek mi? Bu durum IKBY’nin bölgedeki geleceği için belirsizlik oluşturmayacak mı? Türkiye’nin bölgede zaten zor olan işini daha da zorlaştırmak, bölge ülkelerinin hiçbirine fayda getirmez. Aksine, bölgedeki siyasi ve ekonomik istikrarın sağlanması, yıllardır ateş merkezine dönüştürülen coğrafyanın çaresizlik çemberinden çıkması demek. Bu çemberin kırılması ise ancak ve ancak Türkiye ile mümkün.

Star: Barzani'nin kaos inadı

Ahmet Ay: Milat (23 Eylül 2017) Barzani ile Irak Merkezi hükûmeti arasındaki sorun giderilmez ise kanaatim odur ki referandum yapılacak, yapılsın. Türkiye’nin hassasiyetini en iyi anlayanlar Barzani ve Irak Kürtleridir. Fakat şöyle bir oyunla karşı karşıya olduğumuzu dikkatlerden kaçırmamız halinde Atlantikçi senaryonun gerçekleşmesine hizmet etmiş oluruz: Küreselcilerin uzun süredir başaramadığı Türk-Kürt çatışması bu referandum sonrası gerçekleşebilir. Şimdi Amerika Birleşik Devletleri’nin 3 bin tır silahı YPG’ye vermesinin sırrı sizce de netleşmeye başlamadı mı? Tabi ki YPG aldığı silahlarla dünyanın en güçlü ordularından biri olan TSK’ya karşı bir varlık gösteremez, ama Türkiye’nin Suriye ve Irak Kürtleri ile “savaş”ın açacağı ağır tahribatın 946 yıllık kardeş iki halkta nasıl bir kalp ve hayal kırıklığı yaratacağını öngörmek gerek. Çünkü daha şimdiden nice gönüller tahrip edildi. Allah korusun Türkiye’nin IKBY’yi vurması ile Irak Kürtleri 100 yıl gerileyebilir, lakin on asırdır süren dünyanın en essah kardeşliğinin alacağı yara da bin yıl sonra bile kabuk tutmaz.

Diriliş Postası: Sonrasını Barzani Düşünsün

Esat Harmancı: Diriliş Postası (21 Eylül 2017) Irak’ın kuzeyinde 25 Eylül’de yapılacak referandumu Batı eksenli okumayı artık bırakalım. Amerikalılar’ın başını çektiği bir blok Kuzey Irak’ın geleceği konusunda tek başına karar veremez. Avrasya ittifakı şimdilik Trump’ın iş yapıyormuş gibi görünmesine müsaade ediyor. Fakat patronaj söz konusu olduğunda İran ve Rusya’nın onaylamadığı bir özerk yapılanma asla mümkün olmayacaktır. Bırakalım kuzeyini Irak’ın tamamı bu yeni ittifaklar tarafından kontrol ediliyor. Bu denli büyük bir ittifakın Türkiye ile Irak arasında bir Kürt devleti hayali ve ideali çok anlamlı değil. Fakat bu süreçte, malum referandumun yapılmasını engellemek istemiyorlar. Yakın gelecekte bölge ülkeleriyle yapılacak pazarlıkta bir Kürt kartının da işlevselliği hesap ediliyor. İşlevsellik ya da ihtiyaç ortadan kalktığında da bir haftada buharlaşacak bir özerklik Avrasyacıları rahatsız etmeyecektir. Özetle Türkiye bölünmez, bölünemez. Bu saatten sonra asla bölmek de istenmez. Düne kadar Türkiye’yi bölme hesabı yapanların kendileri başkalarının çetin hesaplarından korkuyorlar. Değil Ortadoğu tüm dünya yeni bir su terazisi ile dengeleniyor.

KARAR: Erbil'de son perde

Referandum hakkında Türkiye'nin dönüşü olmayan sert sözler söylememesi gerektiği yönünde peş peşe bir kaç yazı yazan Hakan Albayrak: KARAR (25 Temmuz 2017) Son anda iptal edilmezse, Irak Kürdistan Bölge Yönetimi’nde (IKBY) bağımsızlık referandumu bugün yapılacak. Allah’tan hayırlısını dileyelim. Geçen yazılarımda, Türkiye’nin bu referanduma ‘prensip olarak’ karşı çıkmasını, Kuzey Irak’ta bağımsız Kürdistan’ın kurulmasını külliyen reddetmesini yanlış bulduğumu ifade ettim ve bunun sebeplerini izah etmeye çalıştım. Referandum kararını benimsemeyen hükümetimizin, IKBY ve dolayısıyla potansiyel bağımsız Kürdistan ile iyi münasebetlerini bozmayacak söylem ve tavırları tercih etmesi gerektiğini savundum.

Havuzdaki diğer gazetelerin manşetlerinde ise daha çok AKP'nin kamuoyu önündeki açıklamalarını yansıtan açıklamalar yer aldıç

Akit yazarlarından Abdurrahman Dilipak'ın referandum konusunda yazı yazmamayı tercih etmesi ise dikkat çekti.

Takvim, Akşam ve Güneş gazeteleri ise Barzani'ye gözdağı manşetleri ile çıktı.