Özgecan öfkesi büyüyor: Suçumuz kadın olmak mı?
Özgecan öfkesi dinmiyor: Suçumuz kadın olmak mı?
cumhuriyet.com.tr
Mersin'de vahşice katledilen Özgecan Aslan'ın öldürülmesi ve kadına yönelik şiddet tüm yurtta protesto ediliyor. Protestolar 3. günde artarak devam ediyor.
Ondokuz Mayıs üniversitesi'nde (OMÜ) toplanan öğrenciler Mersin'in Tarsus ilçesinde üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesini protesto etti.
Kurupelit Yerleşkesi'ndeki Yaşam Merkezi'nde bir araya gelen ve kendilerine "Üniversiteli Kadınlar Platformu" adını veren bir grup, Aslan'ın öldürülmesini protesto eden dövizler taşıyıp sloganlar atarak Eğitim Fakültesi önüne kadar yürüdü.
Burada grup adına açıklama yapan Şeyma Özberk, kadınların her yerde şiddete maruz kaldığını belirterek, şunları kaydetti: "Kimi zaman baba, kimi zaman sevgili, kimi zaman ağabey, koca, sokaktaki herhangi bir erkek. Yani düşman sokakta, evde yatağımızda. Katillerimiz Tarsus - Mersin arasında bir dolmuş seferinde çıktı kız kardeşimiz Özgecan'ın karşısına.
Özgecan 20 yaşında bir üniversite öğrencisi. Özgecan, kız kardeşlerinin omuzlarında uğurlandı. Şimdi Özgecan'ın kız kardeşleri katillerden hesap sormak için sokak başlarını tutuyor, adını haykırıyor."
Gaziantep Barosu Kadın Hakları Komisyonu üyeleri, çocukların yaşam hakkına yönelen suçlarda ceza indirimi uygulanmamasını istediklerini belirtti.
Gaziantep Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Günay Kaplan, "Toplumun en savunmasız kesimi olan kadın ve çocukların yaşam hakkına yönelen suçlarda ceza indirimi uygulanmamasını istiyoruz" dedi.
Kaplan, şöyle devam etti: "Devletin kadınlara yönelik her türlü şiddet eylemini açık şekilde kınamasını, aile içi şiddeti ve genel olarak kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önlemek için kampanyalar, ana-baba eğitim programları başlatmasını, evde, sokakta, iş yerinde yaşanan kadına yönelik şiddetin sorumlularının yargılanmasını ve caydırıcı yasal tedbirler alınmasını istiyoruz. Öldürülen ya da şiddete uğrayan kadınların giydikleri elbiselerin rengi, makyaj yapmaları, evlerine bir saat geç gelmeleri, cep telefonuyla sıkça konuşmaları gibi nedenler tahrik sayılarak büyük ceza indirimleri uygulanmaktadır. Toplumun en savunmasız kesimi olan kadın ve çocukların yaşam hakkına yönelen suçlarda ceza indirimi uygulanmamasını istiyoruz."
Eksi 13 derecede Özgecan için tek kişilik çıplak ayaklı eylem Mersin'in Tarsus ilçesinde, ormanlık alanda öldürüldükten sonra yakılmış halde cesedi bulunan üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ı rüyasında gören eczacı kadın, tek başına buz gibi havada çıplak ayakla eylem yaparak taciz ve tecavüz olaylarına dikkat çekmeye çalıştı.
Pasinler ilçesinde eczacılık yapan bir çocuk annesi Firdes Korkmaz Akova, taciz ve tecavüz olaylarına dikkat çekmek için Erzurum kent merkezinde bulunan Havuzbaşı Atatürk Anıtı önünde tek başına eylem yaptı. Ayakkabı ve çoraplarını çıkaran Akova, termometrelerin eksi 13 dereceyi gösterdiği anda eylemini gerçekleştirerek, gözyaşlarına boğuldu.
Tüm Türkiye’de infial uyandıran olayın etkisinden kurtulamadığını ve gece rüyasında Özgecan’ı gördüğünü belirten Firdes Korkmaz Akova, “Gencecik, üniversite öğrencisi bir kızımız katledildi. Çıplak ayakla buz gibi havada eylem yapmamın nedeni Özgecan’ın korkusunu anlatabilmek.
Kendinizi Özgecan’ın yerine koyun. Taciz ve tecavüzlere karşı ceza kanunu yeterli mi? Kadın olarak hepimiz korkuyoruz artık. Bizimde başımıza gelir mi. İnsanlık ne kadar bozuldu" dedi.
Firdes Korkmaz Akova, tek kişilik eylemini gerçekleştirirken çevrede toplanan vatandaşlar meraklı gözlerle izledi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri, fakülte dekanlığı, İzmir Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası'nın da destek verdiği eylemle protesto etti.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi eski kütüphanesi önünde toplanan çoğunluğu kız öğrenciler, "Bugün Özgecan yarın hepimiz", "Tecavüz insanlık suçudur", "Özgecan'ın çığlığını duydunuz mu", "Kadın cinayetlerine dur de", "Susma haykır tecavüze hayır" yazılı dövizlerle yürüyüşe geçti.
Eylem sonunda öğrenciler, DEÜ Tıp Fakültesi Poliklinikler binasının merdivenlerine yaktıkları mumuları bıraktı.