Köylülerin HES tepkisi
Amasya Tokat il sınırında Yeşilırmak üzerine, Yeşildere Vadisine yapılması planlanan hidro elektrik santrali (HES) bölgede yaşayan köylüleri ayaklandırdı. Yaklaşık otuz köyün sulama suyunu etkileyen HES inşaatının durdurulmasını isteyen köylüler Amasya Tokat karayolunu bir süre trafiğe kapattı. Köylülerin eylemine CHP Amasya Milletvekili Mustafa Tuncer, Tokat Milletvekili Kadim Durmaz destek verdi
MEHMET MENEKŞE
Amasya Tokat il sınırında Yeşilırmak üzerine, Yeşildere Vadisine yapılması planlanan hidro elektrik santrali (HES) bölgede yaşayan köylüleri ayaklandırdı. Yaklaşık otuz köyün sulama suyunu etkileyen HES inşaatının durdurulmasını isteyen köylüler Amasya Tokat karayolunu bir süre trafiğe kapattı. Köylülerin eylemine CHP Amasya Milletvekili Mustafa Tuncer, Tokat Milletvekili Kadim Durmaz destek verdi.
Amasya Tokat il sınırında Yeşilırmak üzerine Yeşildere Vadisi’nde 2011 yılında Hatko Enerji Elektrik Üretim ve İnş. A.Ş. firması köylülerin karşı çıkmasına rağmen HES yapmak için harekete geçti. 05.12.2011’de dönemin Amasya Valisi Abdil Celil Öz adı geçen firmaya HES yapılması için “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli değildir” belgesi verdi.
Aralarında Sarıkız, Keçili, Albayrak, Yeşildere, Arduçlar, Kayrak, İbecik, Damudere, Karaçavuş köylerinin bulunduğu yaklaşık otuz köy yapılması planlanan HES’ten olumsuz etkilenirken ırmak suyunun yüzde onu ırmak yatağına, yüzde doksanının kanallar içerisine alınıp, elektrik üretimi için kullanılacağı belirtildi.
HES projesinin hayata geçtiği takdirde bölgedeki otuz köyün göç etmek zorunda kalacağının altı çizilirken vatandaşlar bir an önce projeye son verilmesini istedi. Keçili Köyü Muhtarı Rıza Güngör “Devletten tek istediğimiz suyumuzun, doğamızın böyle kalmasını istiyoruz. Yeşildere Vadisinin suyu kesilirse bu bölgede hayat biter, insanlar göç etmek zorunda kalır.”
Sındırlı Köyü Muhtarı Zeki Kaymaz “Bizim doğamızı hiç kimsenin elimizden almaya hakkı yoktur. Birilerine para kazandırırken burada otuz köyde yaşayan vatandaşları mağdur ediyorlar. Köylerimize hizmet için dilekçe veriyoruz, dilekçelerimiz ters geliyor. Madem hizmet edecekler, hükümet bizim dilekçelerimize niçin ters cevap veriyor?”
Köylü vatandaşlar şu şekilde tepki gösterdi: “Suyumuzu, toprağımızı zorla elimizden alıyorlar. Çocuklarımız hırsız mı olsun, terörist mi olsun? Bu HES yapılırsa yüz elli köyün geleceği kararıyor. Köy dönüş olsun diyorlar, köye dönüş böyle mi oluyor?” “Milli irade ne derse o olur diyor Cumhurbaşkanımız, milli irade HES yapılmasın diyor, milli iradeye saygı böyle mi oluyor? Vatandaşı askerle karşı karşıya getiriyorlar. Bizzat Cumhurbaşkanımız hakkını arayan köylülere Gezi yavrusu, terörist diyor, biz köyümüzü, suyumuzu savunduğumuz için terörist mi oluyoruz?” “Burada devlet vatandaşın ekmeğini elinden alıp, vatandaşı nereye gönderecek? Cumhurbaşkanımız köyünü, suyunu, toprağını savunanlara terörist diyor, biz toprağımızı, suyumuzu savunduğumuz için niçin terörist olalım? Biz buradan göçmek zorunda kalırsak bizi kaçak saraya mı oturtacaklar? Bize kaçak sarayda yer var mı? Burada yaşayan insanların gidecek başka bir yerleri yoktur.”
Köylülerin avukatı erdem Türem hukuki sürecin devam etiğini belirterek eyleme katılan köylülere bilgi verdi. Avukat Erdem Türem 29 Haziran 2015’te Tokat İdare Mahkemesine yürütmeyi durdurmak için dava açtıklarını, mahkemenin dosyayı Danıştay 14’cü dairesine gönderdi. Beş aylık bir süre sondasında Danıştay 14’cü dairesi Amasya Valiliğinin Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli değildir” belgesini neden göstererek dosyayı Samsun ikinci idare mahkemesine gönderdiğini ve önümüzdeki günlerde mahkemenin davayı göreceğini belirtti.
Yaşam alanları için mücadele veren yöre halkının yanında olacaklarını belirten CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz “Doğanın yararına olmayan hiçbir şeyden insanlara yarar gelmez. Önce doğa korunacak, muhafaza edilecek ki biz burada yaşayabilelim” dedi.
ÇED raporu olmadan bu tür projelerin yapılmasının mümkün olmadığının altını çizen CHP Amasya Milletvekili Mustafa Tuncer “Karadenizde dereleri bitirdiler, sıra ırmaklara geldi.
Şimdi de Yeşilırmak’ı bizim elimizden almaya çalışıyorlar. Gerekçe olarak da enerji ihtiyacı diyorlar. Enerji ile insan hayatını karşı karşıya getirirseniz asıl önemli olan insan hayatıdır. Elektrik üreteceğiz diye onlarca köyün, binlerce köylünün yaşam alanını ortadan kaldıramaz, vatandaşları zorunlu göç yapmaya zorlayamazsınız.
Yaşam alanlarımızı yok etmeye yönelik bu girişime birlikte mücadele edecek, sürecin takipçisi olacağız. Şu an hükümetin tek amacı var, yüzyıllar önce Napolyon’un söylediği gibi “para para para”. Biz de diyoruz ki batsın onların parası, bu HES’i buraya yaptırmayacağız. İşte milli irade burada, bu milli iradeye herkes saygı gösterecek” dedi.