'Kabataş' için kim ne demişti?
Gezi Parkı direnişi sırasında Kabataş'ta yaşandığı iddia edilen olay Türkiye'nin gündeminde uzun süre yer almıştı. Başbakan Erdoğan'ın meydanlardan duyurduğu olay hakkında çok sayıda gazeteci de görüntüleri izlediğini belirterek olayın çok acı olduğunu belirtmişti. İşte o günlerde yapılan açıklamalar.
cumhuriyet.com.tr
Gezi Parkı direnişi sırasında Kabataş'ta yaşandığı iddia edilen olay Türkiye'nin gündeminde uzun süre yer almıştı. Başbakan Erdoğan'ın meydanlardan duyurduğu olay hakkında çok sayıda gazeteci de görüntüleri izlediğini belirterek olayın çok acı olduğunu belirtmişti. İşte o günlerde yapılan açıklamalar.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan: Benim başörtülü bacılarıma saldırdılar.
Eyüp Can: (...) Kemal Kılıçdaroğlu ise başörtüsünden dolayı adeta bu mağdur anneyi ispata çağırdı! Bir kadını sırf başörtülü olduğu için uğradığı tacizden dolayı ispata çağırmak ne demek? Başı açık olsa… Yine de “İspat et” der miydi Kemal Bey? Vicdanı olan herkes, o genç anneye yapılanları açıkça lanetliyor.
Yeni Şafak: Cinsel organlarıyla taciz ettiler. Gezi olaylarının başörtülü mağdurunun ifadeleri dehşet saçtı. Bu akşam saatlerinde olayı aklamaya çalışan basının aksine ifadelerde kan donduran olaylar yerladı. İfadelerde önce tekmelenen ardından bebek arabasındaki çocuğuna bile saldırılan mağdura eylemciler cinsel organlarıyla da taciz ettikleri bilgileri yeralıyor.
Balçiçek İlter: Kalabalık bir grup tarafından darp edilen, tacize uğrayan, bebeği ve kendisi için ölümüne korkan, olur da şikayette bulunursa sokakta tekrar başına bir şey gelir mi kabusu gören… Morluklarını da gördüm, ille de meraklıysanız, ama benim tanıklığıma ihtiyaç yok ki, raporu var zaten.
İsmet Berkan: Çok ama çok acı bir öykü… Maalesef gerçek. Mobese görüntüleri dahil pek çok şey var. Savunulur tarafı olmayan bir olay… (Siz izlediniz mi, sorusu üzerine) Evet.
Elif Çakır: Elimde 25 yaşında bakmaya kıyamayacağınız kadar masum, gencecik bir anne ve altı aylık bebeğinin fotoğrafıyla izliyorum olan biteni. Ve geceleri bir albasması gibi çöküyor üzerime, bağırıyorum bağırıyorum ama kimsecikler duymuyor, sonra sesimin çıkmadığını, çıkamadığını fark ediyorum.
Mustafa Akyol: (...) Yaşadığı saldırıyı anlatan insana “ispatla bakalım, yoksa inanmayız” diyenlerce sürdürülüyor. Dolayısıyla bence, Kabataş saldırısına dudak bükmenin altında başka bir şey var: Saldırganlığı, otoriterliği, bağnazlığı hep “karşı taraf”a atfeden, kendi tarafına ise toz kondurmayan bir “cemaatçilik.” Laik cemaatçilik…
AKP milletvekili Mehmet Metiner: İğrenç, namert saldırıların görüntüleri elimizde
Aslı Aydıntaşbaş: 70-100 arası üstü çıplak, elleri deri eldivenli adam” bölümünün abartılı olduğunu düşünsem de, ortada bir taciz vakası olduğuna pek şüphe etmemiştim. Haklıymışım. Milyonlarca insanın sokakta olduğu eylemlerde herkesin pirüpak olmadığı, arada vandalların, magandaların, provokatörlerin de olabileceği ortada. Taciz edilen başörtülü kadın hepimizin kardeşidir.
Mustafa Karaalioğlu: Siz, Taksim Meydanı’nda yaktığınız ateşin etrafında şarkılar söylerken içinizden bir güruh hemen aşağıda Kabataş’ta genç bir “başörtülü” kadını ve bebeğini tartaklıyordu. Mizah duygularını yitirmişlerdi ama küfürleri gayet okkalıydı. Bu ülkenin işgal yıllarından beri şahit olmadığı bir sahneyi oynuyorlardı. Afacan değil barbardılar!