Direnişin yaşı 84!

Taş ocağı yapımına karşı 2 haftadır mücadele veren Akalan köylüleri, dün binlerce kişiyi buluşturdu.

Mete Kızık/Cumhuriyet

Taş ocağı yapımına karşı 2 haftadır mücadele veren Akalan köylüleri, dün binlerce kişiyi buluşturdu. Kemalpaşa’nın Akalan Köyü’nün yanı başına kurulmak istenen ve çevredeki 16 yerleşimi de etkileyecek taş ocağına karşı başlatılan direniş, şenliğe dönüştü. Yediden yetmişe, hatta 84’e, bini aşkın yurttaş, köyde protesto eylemi gerçekleştirildi. 84 yaşındaki Gülnihal Saniye, torununun torunuyla birlikte direnişte yer aldığına dikkat çekti!

İstanbul-İzmir Otoyolu yapımında kullanılacak taşların çıkarılmak istendiği ocağa karşı başlatılan mücadele, 14. günü geride bıraktı. Bugün gerçekleştirilen şenlikte yörük çadırları soğuktan direnişçileri korurken, köyün kadınlarının pişirdikleri pilav, bulgur, lokma ve ekmekler de ikram edildi. Etkinliğe, CHP İzmir milletvekilleri Musa Çam, Hülya Güven, Alaattin Yüksel, Mustafa Moroğlu, eski Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ferdan Çiftçi ve çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi de katıldı. Yurttaşlar ocak alanına kadar yaptığı yürüyüşte sık sık “Köylü milletin efendisidir”, “ Ölmek var dönmek yok”,” Zeytinime, merama dokunma”, “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.

Burada topluluğa seslenen Akalan Köyü Muhtarı Mustafa Çaktı, “29 Aralık’tan beri başladığımız bu eylemimize, taş ocağı kapanana kadar devam edeceğiz. Yaşam alanlarımızı ve doğamızı bozacak bu tesisi yaptırmamaya kararlıyız. Bir şirketin kârı için bu toprakları katletmelerine izin vermeyeceğiz” dedi. Köy halkından Leyla Yılmaz: “ Büyüklerimize sesleniyoruz. Oy zamanı gelmeyin, burada binlerce kesilen ağaçlar, yıkılan bozulan tarlalarımız için ses ve destek veril. Evlerimizde çatlaklar oluştu, açılan yollardan dolayı hala zeytin ağaçları kesilmekte, ortalığı toz kaplamakta" dedi.

‘BURADA YAŞAYIP ÖLECEĞİM’ Köy halkından Leyla Yılmaz, “Büyüklerimize sesleniyoruz. Sadece oy zamanı gelmeyin. Evlerimizde çatlaklar oluştu, açılan yollardan dolayı zeytin ağaçları kesiliyor, ortalığı toz kaplamakta. Yeşilimi z ve tarlalarımız olmadıktan sonra çocuklarımıza ne bırakacağız” diye konuştu.

84 yaşındaki Gülnihal Saniye de, “Torunlarımın torunlarıyla birlikte direniyorum. Bu doğayı, bu koyunumu, zeytinimi, toprağımı bozmalarına izin vermeyeceğiz. Bu topraklarda yaşamak ve ölmek istiyorum” dedi. Konuşmaların ardından söz alan köylülerin avukatı Şehrazat Mercan, taş ocağı için verilen “ÇED’den muaftır” raporunu yargıya taşıdıklarını anımsattı. Pazartesi günü de Özaltın firmasının taş ocağı ruhsatının iptali için mahkemeye başvuracaklarını bildirdi. Mercan, “Ocak yeri, zeytinliklere 100, okula 400 metre. Çocukların can güvenliği bile yok” diye konuştu.