Cennet böyle kül oldu... Geriye çorak arazi kaldı

Antalya'nın Kumluca İlçesi'ne bağlı tatil cenneti Adrasan'da Oba Mahallesi'nde başlayan ve Seylemit Mahallesi'nden Olimpos'a kadar uzanan orman yangını tamemen kontrol altına alındı. Musa Dağı'nda etrafı çevrilen yangını soğutma çalışmaları ise devam ediyor. 3 uçak, 8 helikopter, 400 orman işçisi, 50 arazöz, iş makineleri ve Büyükşehir Belediyesi'ne ait itfaiye araçlarıyla soğutma çalışmaları sürerken, Olimpos'a girişler de yeniden serbest bırakıldı.

KÖYLÜLER ORMANCI VE İTFAİYECİLERİ SUÇLADI Büyükşehir ve Kumluca belediyelerinin oluşturduğu ekipler bölgede hasar tespiti yaptı. Evinin tamamen yandığını anlatan Naciye Üras, eviyle birlikte tüm eşyalarının da yandığını ve hiçbir şey kalmadığını söyledi.

Evlerin olduğu alanda yangın başlayana kadar ekiplerin gelmediğini belirten Ali Üras ise "Yangın öbür taraftan çıktı. Yangın çıkana kadar jandarma, ormancılar gelmedi. Bir arazöz koysalar, burada orman yoktu ve yanması mümkün değildi. Arazöz olsa burası yanmazdı, bizim kafamız buna bozuluyor. Müdahale de edilemeyince yangın çıktı. Saat Hasar tespit çalışmaları yapılıyor. Tavuklar, koyunlar, buzağılar yandı. Amcaoğlunun 40 koyunu yandı. Bir iki arazöz olsa bunların hiçbiri yanmazdı" dedi.

Evinin tamamen yandığı ve sadece üzerindeki elbiselerin kaldığını anlatan İsmail Üras, "Çok çabuk geldi yangın. Havada rüzgar vardı. Ne arazöz ne itfaiye aracı durmadı, hepsi yola kaçtı. Bir araç olsa kurtarılacaktı. Bizi de katmadılar üstelik, hiçbir şey kalmadı" dedi.

Mahalledeki bütün evlerin yandığını belirten Mustafa Kemal Demircan, "40 koyun vardı, hepsi yandı. Yalnız yanlış birşey var, ormanı söndüren itfaiye araçları evlere karışmıyor. 'İzin almadan evlere müdahale edemiyoruz' diyorlar, evlere su sıkmıyor. 'Orman ayrı evler ayrı' diyorlar. Kararı bekleyecekler de öyle, bu yasa değişmesi lazım" dedi.

Yangının andından ise acı manzaralar ortaya çıktı. Seylemit Mahallesi'ndeki 7 evin tamamen yandığı, burada 40 koyun, çok sayıda tavuk ve yangından kaçmaya çalışırken dumandan zehirlenip ardından bir kısmı yanan çok sayıda kaplumbağa telef oldu. Yangın nedeniyle evlerini kaybeden vatandaşlar ise geceyi akrabalarının evlerinde geçirdi.

SAHİLDE HAYAT NORMAL Üst kısımlarında yangın nedeniyle büyük panik yaşanan Adrasan'da ise sahil kısımlarda hayat normal haliyle devam ediyor. Sadece elektriklerin kesik olduğu beldede tatilciler rahatlıkla denize girebiliyor.

Adrasan'da herhangi bir yangın nedeniyle sorun olmadığını belirten Ramazan Oruç, "İnsanlar denize girebiliyor hiçbir sorun yok. Biraz daha Olimpos tarafına giden bir yangın vardı. O da zaten kontrol atına alındı. Sadece iki gündür elektriğimiz yok. Otelde kalan müşteriler tatillerine devam ediyor" diye konuştu.

Dün boşatılan Olimpos'ta girişlerin yeniden serbest bırakıldığını belirten işletmeci Kadir Kaya, "Güvenlik tedbiri olarak valilik, kaosa sebebiyet vermemek ve yangının bu tarafa hızlı bir şekilde gelmesi nedeniyle bölgeyi boşalttı.

Bugün öğle saatlerinden itibaren girişler tekrar başlatıldı. Yangın da kontrol altına alındı. Bütün orman teşkilatı ve yöredeki işletmeciler herkes canla başla çalışarak bu iş kısa sürede halledildi. Müşteri alımlarına başlandı. Dün gidip tekrar gelenler oluyor" dedi.

'SABOTAJDIR' DEMEK İÇİN ERKEN' Yangınla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez, yerleşim yerleriyle ilgili herhangi bir problem kalmadığını, oteller ve turizm bölgelerinin yanmaktan kurtarıldığını söyledi. Can ve mal açısından risk taşıyan bir yer kalmadığını kaydeden İsmail Üzmez, yangına ilişkin sabotaj iddialarıyla ilgili soruya şu yanıtı verdi:

"Onu bilemeyiz. Çünkü kurum olarak söndürmeye yönelik çalışmalarımız var. Yangının hangi bahçede, hangi ev önünde çıktığını biliriz. Ama bunun kim tarafından yakıldığını bilmek savcılık konusu, adli bir konu. Senin bahçenden çıktı ama senin yaktığını ben bilemem. O bakımdan 'sabotajdır' demek için erken. Bunu adli kolluk kuvvetleri takip ediyor."

Kumluca'da son 3 günde yanan alanla ilgili de bilgi veren İsmail Üzmez, Erentepe kısmında 300 hektar, Aslantaş'ta 40 hektar, Adrasan'da ise 150- 200 hektarlık alanın zarar gördüğünü tahmin ettiklerini belirtti.