ABD ile arma krizinde uzlaşma sağlandı
ABD askerlerinin YPG ile yakın teması Ankara-Washington arasında kriz yarattı. Gün boyu süren gerilimden sonra gece saatlerinde Pentagon geri adım attı.
Duygu Güvenç
“Suriye’ye savaşmak için asker göndermeyeceğim” dedikten sonra bir grup özel kuvvet gönderen ABD’nin askerlerinin YPG üniformasıyla görüntülenmesine sert tepki gösteren Ankara, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) YPG önderliğinde 25 Mayıs’tan bu yana devam eden Rakka operasyonuna sessiz kaldı. ABD askerlerinin YPG ile yakın temasının Ankara-Washington arasında yarattığı kriz. Gün boyu süren gerilimden sonra gece saatlerinde Pentagon 'arma' gerginliğinde geri adım attı.
TÜRKİYE'NİN GÖRÜŞÜ: ABD askerlerinin YPG armalı fotoğraflarından duyulan rahatsızlık hem Ankara hem de Washington’da dile getirildi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, En Az Gelişmiş Ülkelere Yönelik İstanbul Eylem Programının Yüksek Düzeyli Kapsamlı Ara Dönem Gözden Geçirme Toplantısı’nın ardından “Telefonda Sayın Obama, Sayın Kerry, Sayın Cumhurbaşkanımıza, bize YPG’nin, PYD’nin güvenilir olmadığını söyleyecek ve terörle mücadelede Türkiye’nin yanında olduğunu söyleyecekler. Sonra da Ankara’daki iki saldırının sorumlusu terör örgütünün armalarını takacaklar...
Neymiş efendim, kendi güvenliğini sağlamak içinmiş. O zaman onlara tavsiyemiz Suriye’nin diğer bölgelerine gittikleri zaman DAEŞ’in, El Nusra’nın, El- Kaide’nin armasını taksınlar, Afrika’ya gittikleri zaman da Boko Haram’ın armasını taksınlar. Biz bu terör örgütleriyle YPG’yi aynı görmüyoruz diyenlere cevabımız; bu çifte standarttır ve ikiyüzlülüktür” dedi.
ABD askerlerinin YPG üniformasıyla görüntülenmesinin ardından önceki gün akşam saatlerinde Türkiye çifte girişim yaptı. ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass şehir dışında olduğu için müsteşar, Bakanlığa çağrılırken benzer bir girişim ABD’de de tekrarlandı. Bu girişimlerde, askerlerin kendilerini kamufle etmek için YPG armasını, kendi inisiyatifleriyle kullandığı Türkiye’ye iletildi.
Rakka sessizliği Ankara “arma” tepkisine karşın, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin YPG’nin hâkim olduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile Rakka’ya başlattığı operasyona ise sessiz kalmayı sürdürdü. İki ülke arasındaki eğitdonat faaliyetlerinin çökmesinin ardından bölgedeki bazı Arap aşiretlerini de dahil ederek SDG’yi oluşturan ABD’nin İncirlik’ten kalkan uçaklarla desteklediği SDG’nin Rakka’ya doğru ilerlemesine tepkisiz kalındı.
Bu sessizlik, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Barack Obama ile yaptığı 1 saatlik görüşmeden bu yana devam ediyor. Şubat ayında Obama’nın Özel Temsilcisi Brett McGurk’ın Kobani’yi ziyaretine büyük tepki gösteren Ankara bu hafta Kobani’nin yanı sıra birçok YPG bölgesini ziyaret eden ABD Merkez Kuvvetler Komutanı (CENTCOM) General Joseph Votel’i ağırladı.
ABD'NİN GÖRÜŞÜ | ARMALAR SÖKÜLECEK AMA DESTEĞE DEVAM Ankara’nın tepkisinin ardından ABD ordusu Suriye’deki Amerikan özel kuvvetlerinin YPG/J armaları takmasını “yetkisiz ve uygunsuz” diye niteleyip çıkarılmalarını emretti. IŞİD’le savaş koalisyonunun sözcüsü ABD’li albay Steve Warren, dün akşam düzenlediği basın toplantısında, Özel Kuvvetlerin destek göstergesi olarak eğittikleri yerel güçlerin armalarını sıklıkla taktıklarını söyledi.
Burada sözkonusu armaların takılması için yetki verilmediğini ve etrafındaki siyasi hassasiyet düşünüldüğünde takılmalarının “uygunsuz” olduğunu dile getiren Warren, bölgedeki askerlerin durumu gerektiği gibi anlayamadığını ya da idrak edemediğini söyledi. Bu durumu düzeltici eyleme geçtiklerini belirten albay “Bölgedeki askeri ortaklarımız ve müttefiklerimizle iletişime geçtik” diye ekledi.
ABD Dışişleri sözcüsü Mark Toner dünkü brifingde “Türkiye’nin endişelerini anlıyoruz” derken YPG’yi PKK’nin kolu olarak görmediklerini tekrarladı. Toner, “Biz YPG ve Suriye‘nin kuzeyindeki diğer güçlerin IŞİD’le etkin şekilde savaştığına inanıyoruz. Onları desteklemeye devam edeceğiz” dedi. Toner, koalisyon üyeleri arasında görüş ayrılıkları olduğunu belirtip “Yok demeyeceğim ve aşikar ki Türkiye YPG ile ilgili hislerini çok net ifade etti” dedi. ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü Peter Cook ise, “Güvenlik nedeniyle yerel silahlı güçlerin arasına karışabilirız” dedi.
PYD'NİN GÖRÜŞÜ | MÜSLİM: RAKKA’YI ALMAK ROJAVA’YI RAHATLATIR PYD lideri Salih Müslim, Rakka’nın alınmasıyla, Rojava’nın rahatlayacağı vurgusu yaptı. Sputnik’e konuşan Müslim, operasyonun şimdilik Rakka’nın kuzeyine yönelik olduğunu, kentin tamamının ancak aşama aşama alınabileceğini, tamamen alınması ya da tecrit edilmesinin Rojava için hayati önem taşıdığını anlattı.
PYD lideri “Rakka IŞİD’in merkezi. Patlayıcılar, saldırganlar hep oradan geliyor. Bütün Rojava için bir tehdit oluşturuyor. Bunun için Rakka’yı tecrit etmek ya da tamamen almak Rojava’yı rahatlatır. Bu operasyonun amacı oradaki tehlikeyi bertaraf etmektir. Diğer amacı Rakka’yla IŞİD’in diğer bağlantıları arasındaki hatları kesmektir” dedi.
“Türkiye ve Suudi Arabistan, IŞİD’i destekleyerek Suriye’ye müdahale ediyor. Uluslararası hukuka göre bu kabul edilemez” diyen Müslim, Türkiye’nin Cerablus’u “kırmızı çizgi” olarak değerlendirmeye hakkı olmadığını savundu. Müslim, operasyon hazırlığı yapılan Menbic ve Cerablus için de, “Biliyoruz ki Afrin’e kadar olan bölgeler Rojava’nın parçası” dedi.
UZAKDOĞULU SAVAŞÇI Raka'nın IŞİD'ten alınması için başlatılan operasyon devam ederken, operasyonu gerçekleştiren ve yüzde 60'ı Kürt, yüzde 40'ı ise Araplardan oluşan Demokratik Suriye Güçleri içerisinde Uzakdoğu kökenli bazı savaşçılarında olduğu görüldü.
Sosyal medyada yapılan paylaşımlara göre, Rakka operasyonunda DSG ve Amerika askerlerin yanında yer alan çekik gözlü savaşçıların Çinli, Koreli ve Japon asıllı olabileceği belirtildi.