Herson'da yeniden Ukrayna kontrolüne geçen köyler savaşın acı yüzünü yansıtıyor
Ukrayna'nın Herson bölgesinde Rus güçlerinden geri alınarak tekrar Ukrayna ordusunun kontrolüne geçen yerleşim yerleri savaşın acı izlerini taşıyor.
Anadolu Ajansı (AA) ekibi, Herson'daki çatışmalar nedeniyle ağır yıkımların yaşandığı Biliayevka, Mirolubovko, Potiomkina, Kniazevka köyleri ile Visikopilia kasabasındaki son durumu görüntüledi.
Ukrayna ordusunun, eylülün sonu ile ekim ayında tekrar kontrolü sağladığı söz konusu yerleşim yerlerine mayın tehlikesi devam ettiği için ancak özel izinle girilebiliyor.
Ukrayna ile Rus orduları arasında yaşanan sıcak çatışmalar sonucu ağır yıkımların oluştuğu köyleri, sivillerin kısmen veya tamamen terk etmek zorunda kaldığı görülüyor.
AA ekibinin çektiği görüntüler, buradaki evlerin ve altyapının büyük çoğunluğunun hasar gördüğünü gözler önüne seriyor.
Savaşın başlamasından bu yana yaklaşık 7 ay boyunca Rus güçlerinin kontrolünde kalan çoğu yerleşim yerine gaz, elektrik ve su hizmeti verilemiyor.
Ukrayna kuvvetlerince, Rus güçlerinden geri alınan köy ve kasabalara giden yollarda ve çevredeki tarlalarda, yanmış, patlamış veya devrilmiş tank, personel taşıyıcı, diğer zırhlı araçlar ve sivil araçlar dikkati çekiyor.
Hayatın adeta durma noktasına geldiği bazı yerleşim yerlerinde ise terk edilmiş tank ve topçu sistemlerine ait kullanılmamış mermiler ile çeşitli mühimmat görmek mümkün.
Aylar boyunca, savaş uçağı ve helikopterler, tank ve topçu sistemleri ile diğer ağır silahların kullanıldığı çatışmalar sonucu köylere giden yollar da oldukça hasar görmüş durumda.
EVLERİNİ TERK ETMEYEN YAŞLI ÇİFT ÖZGÜRLÜĞÜN SEVİNCİNİ YAŞADI
Biliayevka köyündeki evlerini terk etmeyen, çoğu zamanını sığınakta eşiyle geçiren 73 yaşındaki Lyuba, AA muhabirine, "Biz evde sadece kocamla kaldık. İşgal altında kaldığı dönemde de köydeydik." dedi.
Lyuba, bu köyde doğduğunu, evlendiğini ve çocuklarını büyüttüğünü anlatarak, "Savaş başlamadan önce yaklaşık 400 kişinin yaşadığı Biliayevka'da işgal döneminde ancak 70 kişi kaldık" diye konuştu.
Çocukları ve torunlarının köyden tahliye edildiğini ancak kendisinin, eşiyle evlerinde kalmaya karar verdiklerini aktaran Lyuba, "Evde kaldık ama çok korkuyorduk. Durum çok ağır ve korkunçtu. 7 ay boyunca işgal altında kaldık. Onlar (Ruslar), 5 Nisan'da buraya geldi. Ukraynalılar (Ukrayna ordusu) ise 3 Ekim'de buraya girdi" ifadelerini kullandı.
Lyuba, Rus güçlerinin şimdiye kadar köye yönelik saldırılar düzenlemeye devam ettiğini dile getirerek, "Dün gece de buraya saldırı gerçekleşti. Ağır bir saldırı oldu, bir füze düştü" dedi.
"ASKERLERİMİZ BİZİ ÖZGÜRLEŞTİRDİ MUTLUYUZ"
Köyün, tekrar Ukrayna'nın kontrolüne geçmesinden mutlu olduklarını söyleyen Lyuba şöyle devam etti:
"Askerlerimiz bizi özgürleştirdi. Mutluyuz, Tanrı'ya şükür. Bir gün birden ses duyum ve dışarıya çıktım. (Ukraynalı) 15 asker gördüm, kollarında sarı işaretleri vardı, Ukraynaca konuşuyorlardı. Onları yolda karşıladım. Birbirimize sarıldık. Bizimle fotoğraf çektiler."
Lyuba'nın eşi 68 yaşındaki Kolya da hayatta kaldıklarına bile inanmadıklarını belirterek "Biz nasıl hayatta kaldık onu bile bilemiyoruz. Her gün, her gece 7 ay boyunca patlamalar vardı" şeklinde konuştu.
Yakın bölgelerde geçici olarak kalan köy sakinleri, buraya gelip güvenlik yetkilileri ile evlerin hasar raporlarını oluşturuyor.
Köy sakinleri, şimdilik Potiomkina'nın yaşanmaz hale gelmiş yerleşim yeri olmasına rağmen, devletin desteğiyle yıkılan evlerin tadilatı için çaba sarf edeceklerini belirtiyor.