Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Kadın-Erkek Eşitliğine Direnen Ülkem... (08.03.2012)

08 Mart 2012 Perşembe

 

Kadın-Erkek Eşitliğine Direnen Ülkem…

Ülkem ülkem, benim güzel ülkem; yıllardır mehter adımlarıyla bir ileri, iki geri giden ülkem…

İktidarlar değişse de kadına karşı tavrı değişmeyen erkek ülkem…

Kadına ilk kez olumlu ayrımcılık sağlayan, gerçekleştirdiği devrimlerle sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’ün dışında hiçbir liderin kadınlara öncelik tanımadığı ülkem…

“Evet ama kadınlar o haklardan yararlanmayı bilemediler” diyebilecek kadar gaflet içinde olan ülkem! O dönemde her on bin kadından sadece birinin okuma yazması olduğunu unutan; yokluk içinde kazanılmış bir milli mücadeleden, kurtuluş savaşından çıkmış olduğumuzu hatırlamak istemeyen, hiçbir altyapının bulunmadığını sanki bilmeyen ülkem…

Bir ileri iki geri gide gele, günümüzde Osmanlı’ya duyduğu hayranlığı gericiliğe davetiye olarak kullanan ülkem…

Kadına duyduğu düşmanlığı, toplumun her katına yayan, yaymaya çalışan ülkem… Düşmanlığı, kadına duyduğu açlıkla besleyen; açlığını, kadına uyguladığı şiddetle gidermeye yönelen ülkem!

Son 7 yıldır, kadına yönelik şiddetin arttığı, çocuk gelinlerin arttığı, kadın yoksulluğunun, kadın işsizliğinin, kayıt dışı çalışmanın arttığı, emek-beden sömürüsünün arttığı ülkem…

Hukuk sistemimizde ve alışkanlıklarımızda; tecavüzlerde, çocuk yaştaki kızların “rızası”nın aranır olduğu; cinayetlerde, cinayeti işleyenin değil, öldürülenin “tahriki” arandığı; tacizciyi, tecavüzcüyü, saldırganı koruyup kollayan bir yargıya sahip ülkem…

Yıllardır bir avuç kadın örgütünün gece gündüz çalışıp bir şeyleri değiştirmeye çalıştığı; tam değiştirirmiş gibi olduğunda sırtından bıçaklandığı ülkem…

Başbakanından sokaktaki adamına “kadın”ı değil aileyi, “bireyi” değil kul olanı, “toplumu” değil cemaati korumaya çalışan, toplumsal cinsiyet eşitliğine direnen ülkem…

Kadından yana cumhuriyet

İşte böyle bir ülkede yaşıyor olmanın gereği bugün ve bence bugünden başlayarak her gün “Kadından yana cumhuriyet” diyoruz.

“Biz” dediğim, bu gazetenin kadın çalışanları, kadın yazarları, kadın emekçileri …

Hem gazetem Cumhuriyet’in hem de ülkem Türkiye Cumhuriyeti’nin kadından yana olması kaçınılmaz!

Neden mi kaçınılmaz?

Eğitim sistemi için öngörülen ve benim “karşıdevrim” diye nitelediğim 4+4+4 garabetine direnmek için…

“Ya bendensin ya düşmandan”, “Taraf olmayan bertaraf olur” hırsına, çılgınlığına ve ayrımcılığına son vermek için…

Cumhuriyetin kazanımlarını ve aydınlanma devriminin değerlerini korumak için…

Köktendinciliğin, bağnazlığın kadına dayattığı baskıya ve zulme var gücümüzle karşı çıkmak için…

Bilimsel akla ve yaratıcılığa inancımız sonsuz olduğu için…

Hukukun üstünlüğünü ve emeğin yüceliğini hâlâ savunduğumuz için…

Ezilenin, haksızlığa ve adaletsizliğe uğrayanın, sömürülenin yanında yer aldığımız için…

Çevremizde gelişen savaş kışkırtıcılığına isyan edip emperyalist güçlerin işbirlikçisi olmayı reddettiğimiz için…

Doğaya uyum içinde bir yaşamı savunduğumuz için…

Çocuklarımıza, bizden sonraki kuşaklara daha güzel, daha eşitlikçi, daha barış içinde bir ülke bırakmak istediğimiz için…

“Kadından yana cumhuriyet!” diyoruz.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın tiyatro 15 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları