DDK'nin, ''Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı" raporu
Devlet Denetleme Kurulu'nun (DDK), ''Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı" raporunda, iletişimin hukuk dışı yöntemlerle gerçekleştirilmesinin önlenmesine yönelik öneriler sıralandı.
DDK, Cumhurbaşkanlığı'nın talimatı üzerine, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın (TİB) denetlenmesi sonucunda yapılan tespit, değerlendirme ve önerilere yer verdiği raporunu tamamladı.
Cumhurbaşkanlığı'nın internet sitesinde, raporun, araştırma, inceleme ve denetleme kapsamında yer alan kurum ve kuruluşlara dair hizmete özel nitelikli tespit, değerlendirme ve öneriler içermesi nedeniyle sadece sonuç bölümü yer aldı.
TİB'in görev ve sorumluluklarını ne ölçüde yerine getirebildiğinin incelenmesi, iletişim ve internet ortamının denetlenmesi amacıyla oluşturulan sistem ve yapıların etkinliğinin araştırılması ve iletişimin denetlenmesine yönelik yürütülen faaliyet ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetiminin amaçlandığı raporda, bu konularda dünyadaki genel yaklaşımların da incelendiği belirtildi.
Raporda, adli amaçlı suç delillerinin toplanması, ulusal güvenliğin korunması, suçun önlenmesi ve kamu güvenliğinin sağlanması amacıyla suç ve suçlularla etkin bir mücadele etme aracı olarak telekomünikasyon yoluyla iletişimin ve internet ortamının denetlenmesinin, tüm ülkeler tarafından kullanılan ve benimsenen bir araç haline geldiğine işaret edildi. Ağır suçlarla mücadelede iletişimin denetlenmesinin, AB ülkelerinde genellikle standart olarak uygulandığının belirtildiği raporda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin de telefonların dinlenmesini büyük suçlar ya da terörizmle mücadele gibi hallerle sınırlı olmak üzere kabul ettiği vurgulandı.
Raporda, dünyada internet ortamının denetlenmesi ve sınırlandırılmasına yönelik düzenlemeler yapıldığına da işaret edildi.
"Başbakanlık dinleme trafiğini yönetip, denetliyor"
Raporda, TİB'in kurulması ve iletişimin ve internet ortamının denetlenmesiyle ilgili yasal alt yapının oluşturulmasının, bu alandaki ihtiyacın karşılanması ve söz konusu türdeki tedbir uygulamalarının hukuka uygunluğunun sağlanmasında önemli bir açığı sona erdirdiği tespitine yer verildi.
TİB'in kurulmasının mevzuat ve uygulama dağınıklığının ortaya çıkardığı iletişimin denetlenmesi ile ilgili yetkilerin kötüye kullanılmasını önlemek, mükerrer yatırımın önüne geçmekte önemli bir adım olduğu kaydedilen raporda, alandaki çalışmaların tek bir merkezden yürütülmeye başlanmasının ve iletişimin denetlenmesi işlemlerinin hukuka uygunluğunun denetlenebilmesinin de yolunun açıldığı belirtildi.
Raporda, şu tespitlere yer verildi:
''TİB'in oluşturulmasıyla temel kişisel hak ve hürriyetlerden olan haberleşme hürriyetinin sınırlandırılması güvence altına alınmıştır. TİB, iletişim ve internet ortamının hakim kararları çerçevesinde yapılmasını temin eden ve bunu denetleyen bir birimdir. Anılan Başkanlıkça, herhangi bir dinleme yapılmamaktadır.
TİB, adli, istihbari ve önleyici amaçlı mevzuat hükümleri gereğince istihbarat kurumları ve kolluk tarafından iletişimin tespiti, dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi çalışmalarının, hakim kararları çerçevesinde yapılmasını temin eden ve bunu denetleyen bir birimdir. Başkanlık istihbarat kurumu olmadığından Başkanlıkta herhangi bir dinleme yapılmamaktadır.
TİB'in faaliyet ve işlemlerinin denetlenmesi sonucunda iletişimin ve internet ortamının denetlenmesi sürecinde söz konusu Başkanlığın etkin ve verimli sonuçlar ürettiği ve hukuka aykırı uygulamaların önlenmesi konusunda gerekli dikkat ve özeni gösterdiği anlaşılmıştır.''
TİB'in dinleme faaliyetlerine ilişkin trafiği yönettiği ve denetlediği vurgulanan raporda, Başkanlığın eylem ve işlemlerinde herhangi bir hukuka aykırı uygulamaya rastlanmadığı kaydedildi.
"Tartışmaların temeli yasal düzenlemelerin yetersizliği"
Raporda, ''İletişimin ve internet ortamının denetlenmesine ilişkin ortaya çıkan tartışmaların, TİB'in uygulamalarından ziyade yasal düzenlemelerdeki eksiklikler ile adli mercilerin ve diğer yetkili birimlerin uygulamalarındaki hata ve eksikliler ile hukuk dışı yöntemlerle yapılan iletişimin denetlenmesi faaliyetleri ile ilgili etkin bir mücadele yöntemi belirlenememesinden kaynaklandığı'' tespitine de yer verildi.
Yasal düzenlemelerdeki eksiklik ve belirsizlikler arasında, ''İstihbari amaçlı iletişimin denetlenmesinde tedbirin uygulanacağı kişilerle ilgili yeterli sınırlama getirilmediği; toplumun bir kısmının veya tamamının mahkeme kararıyla önleme amaçlı olarak iletişiminin tespit edilmesinin önünde engel bir kriter bulunmadığı; başka tedbirlerle suçun işlenmesinin engellenebileceği hallerde de önleme amaçlı olarak iletişimin denetlenmesine başvurulabildiği; adli amaçlı iletişimin denetlenmesindeki 'kuvvetli şüphe' tabirinin ne olduğunun tam olarak netleştirilmediği; mobil telefon yerinin tespitinin hangi hallerde kullanılması gerektiği ile hakim yetkisinin sınır ve şartları gibi konuların tam ve açıklıkla düzenlenmediği'' gibi unsurlar sıralandı.
Bu kapsamda, işletmecilerin ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun sorumluluğuna ilişkin hususlar ile mahkeme kararları ve savcılık taleplerine ilişkin hususlara da yer verilen raporda, ''Hukuka aykırı dinleme ve izleme yapılamasına olanak sağlayan araçların üretimi ve ithali ile ilgili herhangi bir düzenleme ve sorumlu kuruluşun bulunmadığı görülmüştür'' denildi.
TİB ile ilgili öneriler
Telekomünikasyon yoluyla iletişimin ve internet ortamının denetlenmesi iş ve işlemlerinin hukuka uygun, sağlıklı ve etkin bir şekilde yürütülebilmesi amacıyla çeşitli önerilere de yer verilen raporda, şunlar kaydedildi:
''TİB'in faaliyet ve işlemlerinde özerkliğini ve etkinliğini pekiştirmek amacıyla aşağıda zikredilen sorunların giderilmesi ile birlikte iletişim ve internet ortamının denetlenmesi ile ilgili mevzuatın etki değerlendirme analizinin yapılarak mevcut belirsizliklerin/eksikliklerin giderilmesi; Adalet Bakanlığı tarafından mahkemelerin uygulamalarıyla ilgili olarak hizmet içi eğitimlerin artırılması ve denetimlerde söz konusu hataların giderilmesine yönelik etkin bir yaklaşım benimsenmesi; yetkili kurumlar tarafından yapılan hatalı uygulamaların önüne geçilmesi ve mevzuat hükümlerinin tam olarak tatbikinin sağlanması amacıyla gerekli denetim, seminer ve mesleki eğitim çalışmalarının yapılması gerektiği değerlendirilmektedir.''
Raporda, TİB ile ilgili olarak özetle şu önerilere yer verildi:
''- Telekomünikasyon İletişim Başkanının özlük hakları yönünden kurul üyeleri ile eşdeğer tutulduğu göz önünde bulundurularak, atamasının özerk kurum uygulamalarına paralel olarak Bakanlar Kurulu kararıyla yapılması ve bağımsızlığının sağlanabilmesi amacıyla görev süresi ve görevden alınma koşulları ile ilgili düzenleme yapılması,
- TİB'in denetiminin, Kurumun hassasiyeti ve özerkliği dikkate alınarak yasa ile belirli bir yönteme bağlanması ve yüksek yargı organları temsilcilerinden ve Başbakanlık, Adalet ve Mülkiye Müfettişlerinden oluşturulacak bir komisyon tarafından uygulamaların her yıl denetlenmesi, denetim sonuçlarının Başbakanlığa ve ilişkili Bakanlığa bildirilmesi ve kamuoyu ile paylaşılmasına yönelik düzenleme yapılması,
- TİB'de bulunan Kurum temsilcilerinin (MİT, Emniyet, Jandarma) Başkanlık teşkilatında çalışan personel gibi hiyerarşiye tabi olmadığı göz önünde bulundurularak, görev tanımlarının Yönetmelikte açıkça tanımlanması, Kurum Başkanı ile ilişkilerinin ve verilen emirlerin yerine getirilmemesi halinde yapılacak işlemlerin ayrıntılı olarak düzenlenmesi,
- Kurumun faaliyetleri hakkında Başbakanlığa kamuoyuna sunulmak üzere her yıl düzenli olarak rapor verilmesi konusunda Teşkilat Yönetmeliğinde düzenleme yapılması ve ülke genelinde kaç vatandaşın iletişimlerinin denetlendiğine ilişkin sağlıklı istatistiklerin kamuoyu ile paylaşılması,
- Kariyer sistemine ilişkin yönetmeliklerin bir an önce düzenlenerek 'iletişim uzmanlıkları' için Kanun'da öngörülen kariyer sisteminin kurulması,
- Yerine getirilen görevin niteliği ve yapısı değerlendirildiğinde TİB Başkanı ve daire başkanları hakkında görev sebebiyle işlenen suçlar nedeniyle özel soruşturma usulünün getirilmesi.''
Önleme ve adli amaçlı iletişimin denetimi konusundaki öneriler
Önleme ve adli amaçlı iletişimin denetlenmesi işlemleri hakkında da önerilere yer verilen raporda, şunlar ifade edildi:
''- Önleme amaçlı iletişimin denetlenmesine ilişkin mevzuatla ilgili olarak tedbirin uygulanacağı kişilerle ilgili yeterli sınırlamaların getirilmesi, önleme amaçlı dinleme yapılma imkanı olan suçların işleneceğine dair bir şüphe seviyesi ve yoğunluğu aranılması, toplu iletişimin tespiti uygulamasının kaldırılması, süre uzatımında keyfiliği önleyici güvencelerin getirilmesi, önleme amaçlı başlayan iletişimin tespiti işleminin adli amaçlı iletişimin tespitine dönüşme koşullarının belirlenmesi,
- Önleme amaçlı 'iletişimin dinlenmesi' ile 'sinyal bilgilerinin' değerlendirilmesinin aynı prosedürlere tabi olmasının uygulamada sorunlara sebebiyet verebileceği göz önünde bulundurularak mevzuatta ayrı olarak düzenlenmesi,
- Önleme amaçlı iletişimin denetlenmesi uygulamalarında, TİB'e gelen yazılı emir ve kararların katalog suçlarının kapsamı dışında olması, usul ve şartları tam olarak taşımaması hallerinde TİB tarafından yetkili hakimliklere itiraz edilmesi yetkisinin mevzuatla düzenlenmesi,
- Önleme ve istihbarat amaçlı tedbir uygulamalarının hukuka uygun bir çerçevede yürütülmesi amacıyla yetkili kurumlar nezdinde gerekli denetim ve eğitim çalışmalarının titizlikle takip edilmesi,
- Kolluk birimleri arasında yer yönünden yetki sorunun ortadan kaldırılması, aynı konuda iki kolluk biriminin denetim yapmasının önlenmesi ve mahkemece reddedilen konuların tekrar tekrar talep haline dönüştürülmesinin önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması,
- Ülkemizde önleme amaçlı olarak iletişimleri denetlenemeyecek kişilere yönelik yasaklayıcı bir hüküm getirilmesi,
- Önleme ve adli amaçlı iletişimin denetlenmesine yönelik karar ve yazılı emirlerde bulunması gerekli olan unsurların yeterli düzeyde incelenmesi ve eksikliklerin zaman içerisinde giderilmesi için Adalet Bakanlığı tarafından gerekli önlemlerin alınması,
- Mevzuatın yanlış uygulanmasının ve şüphelinin hakları korunurken suçtan zarar gören kişilerin daha fazla mağdur edilmelerinin önüne geçmek amacıyla kayıtların yok edilmesindeki sürenin, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kesinleşme süresine uygun olacak şekilde düzenlenmesi,
- Mobil telefon yerinin tespitinde hakim yetkisinin sınır ve şartları ile hangi hallerde uygulanacağının belirlenmesi, ayrıca hükümlülerin yakalanmasına da imkan verecek düzenlemenin yapılması,
- Ölen veya kaybolan kişilerin bulunabilmesi amacıyla iletişimin denetlenmesi tedbirine müracaat edilebilmesinin sağlanması.''
Hukuk dışı dinleme ve kayda alma
İnternet ortamının ve işletmelerin denetlenmesine ilişkin önerilerin de yer aldığı raporda, iletişimin hukuk dışı yöntemlerle gerçekleştirilmesinin önlenmesine yönelik öneriler de sıralandı.
Bu öneriler arasında, ''Hukuk dışı dinleme ve kayda alma faaliyetlerinde kullanılan her türlü yazılım ve donanımın ithalatı, satışı ve sanal ortamda yayılması konularında gerekli kontrol mekanizmalarının oluşturulması ve mevzuat düzenlemelerinin yapılması; kamu kurum ve kuruluşlarında kullanılan işletim sistemleri ile yazılım programlarının yerli firmalardan veya kurumların kendi Ar-Ge birimlerinden karşılanmasının teşvik edilmesi; kullanılan yazılımlar veya işletilen sistemlerin güvenlik testlerinin belirli aralıklarla yapılması, oluşabilecek tehdit veya tehlikelerin giderilmesi; açık kaynak yazılımları kullanılmasının milli strateji olarak belirlenmesi, bu konuda yerli üretimin teşvik edilmesi; kullanılan santraller ile santral veri yedeklerinin güvenliğini sağlayacak tedbirlerin alınmasına ilişkin denetimlerin titizlikle yapılması'' bulundu.
İşletmelerin denetimi konusunda da operatörlerdeki stratejik önemi haiz ünitelerin tespit edilmesi ve bu birimlerin giriş çıkışlarının parmak izi, kamera gibi yöntemlerle kontrol altına alınması, gizliliğe haiz belgelerin usulüne uygun saklanması yönünde tedbir alınması gerektiğine işaret edildi.
Rapordaki tespit, değerlendirme ve önerilerin gereğinin Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılması için raporun Başbakanlığa gönderildiği ifade edildi.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!