Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Ey Diyanet nedir bu şiddet!
Yazının adının aslında “Ey Diyanet nedir bu cinayet!” olması gerekirdi. Diyanet ve cinayet hem tam kafiye oluyor, hem Diyanet İşleri Başkanı olan zatın yaptığı yasadışı işler ve konuşmalar Cumhuriyet ve insanlığa karşı tasarlanmış cinayet. Yargı yargı olsaydı, adaletin kantarcıları işlerini yapabilseydi, muhterem reisin makamı(!) görevi kötüye kullanmaktan dolayı mapus damı olurdu. Çünkü neredeyse her konuşmasında her eyleminde anayasa ve DİB’in kuruluş yasasını, kuruluş ve görev yönetmeliğini paspas gibi kullanıyor. Bundan dolayı, ey cehaletin neferleri sadece devlet (sivil anlamda) kutsaldır, A’dan Z’ye devlete hizmet eden (seçilmiş/seçilmemiş) memurlar dokunulmaz değildir.
Bu bağlamda son söz: Seçilmiş olsun, atanmış olsun hiçbir devlet hizmetlisi devlet ile özdeşleşemez. Özdeşleştirme eylemi de büyük bir suçtur; anayasa ve yasalara karşı işlenmiş suçtur. Şimdi Cumhuriyet Devleti’nin atanmış memuru Diyanet İşleri Başkanı’nın tasarlanmış cinayet olan konuşmasını okuyalım:
***
“Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüz binlerce insan gayri meşru ve nikâhsız hayatın islamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu HIV virüsüne maruz kalıyor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim.”
***
İmdi ey AKP Genel Başkanı, ey Yargıtay Başsavcısı, ey Türkiye Cumhuriyeti’nin saygın vatandaşları, ey ahali, ey ümmet-i müslimin gelin hep birlikte şu Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görev ve yetkilerini tanımlayan iki metin okuyalım:
1) T.C. ANAYASASI 136. MADDE:
“Genel idare içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir”.
2) DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI KURULUŞ VE GÖREVLERİ HAKKINDA 633 SAYILI VE 22 22/6/1965 TARİHLİ KANUN, MADDE 1:
“İslam dininin inançları, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek üzere; Cumhurbaşkanlığı’na bağlı Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuştur.”
***
Okuduk mu? Okuduk! Söyleyin allahaşkına, anayasa ve DİB’in kurucu yasasına göre, Diyanet İşleri Başkanı olan zatın böyle bir konuşma yapma yetkisi var mı? Bu konuşma bilimsel gerçeklerle çelişmiyor mu? Bu konuşma Cumhuriyetin laiklik ilkesi doğrultusunda mı? Dini siyasete alet etmiyor mu?
Bu konuşmayı, Cumhuriyetin muhafızı olması gereken Cumhurbaşkanı nasıl onaylar? AKP’nin şeriki MHP fırkasının reis-i ebedisi bu suça nasıl arka çıkar? Covid-19’un nedeni fuhuş, eşcinsellik, oğlancılık değil bir VİRÜS’tür!
***
Diyanet İşleri Başkanı bir darbe yapmış ve kendini fiilen şeyhülislam ilan etmiş! Yasama, Yürütme ve Yargı bu nahoş fiili durumu zımnen onaylıyor. Bunun anlamı Devlet Fetreti’dir. Bu yasadışı durum bir Başyüce’ye bir şeyhülislam yaraşır anlamına gelmektedir.
Ama destursuz bağa girenler böyle bir oldubittiyi kabul etmemektedir: Din kuralları laik Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasa ve yasalarından üstün olamaz. Zaten Cumhuriyetin Defterinde ve Kitabında din kurallarına ayrılmış bir sayfa bulunmamaktadır.
***
İslam sadece zinayı günah kabul ediyor ama AKP Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde (2004) “zina yasası” olarak bilinen “evlilik dışı” ilişkileri suç olmaktan çıkarmıştı. Zina yasası olarak bilenen 5237 sayılı ceza kanunundaki değişiklik AKP’nin oyçoğunluğuyla Meclis’ten geçerek yasalaşmıştı. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
***
İslam sadece zinayı değil, başka eylemleri de günah kabul ediyor. Diyanet Başkanı’nın önemsemediği günahlardan, Cumhuriyet yasalarının suç saydığı bazı günahları hatırlayalım: Hırsızlık / Adam öldürmek / Yalan şahitlik / Gasp / Rüşvet / Ölçü ve tartıda hile / Kalpazanlık / Hayvanlara eziyet / İftira / Yol kesmek, eşkıyalık, mafyacılık / İnsanların namus ve iffetine küfretmek / Stokçuluk yapmak / İnsanları aldatmak, kandırmak / …
***
Diyanet İşleri Başkanı halife değildir, şeyhülislam değildir, mezhep mürşidi değildir, tarikat şeyhi değildir; nitelikleri anayasanın 2. maddesinde yazılı Türkiye Cumhuriyeti’nin memurudur ama bu göreve layık değildir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!
- Ünlü markanın adı bir kez daha listede!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!