Dolmabahçe’de Sergen Yalçın heyecanı dışında hiç de heyecanlı başlamıyor karşılaşma. Beşiktaş 4-1-4-1 dizilişiyle ileride basarak başlıyor oyuna. Elneny savunmanın önünde, Atiba orta dörtlüde. Kanatlara açılarak hücum ediyor Kartal. Aslında canlı ve istekli. Ama 5-4-1 dizilişindeki Antep karşısında pozisyon yaratmakta zorlanıyor. Çünkü Elneny savunmada kalıyor daha çok. Atak işi de Atiba’nın üstüne yüklenmiş. Burada kilit isim Ljajic. Yaratıcı olması gereken, oyunu 18’e taşıması gereken oyuncu o. Ne ki hep edilgen alanda kalıyor, sadece top 18’e geldiğinde var. Yapılan pas hataları ise bir türlü akışkan bir oyun tutturamamasının baş nedeni Beşiktaş’ın. Ve tabii kritik noktalarda yapılan yanlış tercihler. Bunlara bir de Burak’ın şanssızlığını ekleyelim.  

Ama tabii top oynamak isteyen de oyunu hızlandırmak isteyen de yine Beşiktaş. Gaziantep FK ise -en son ismi bu- daha çok maçın hızını kesmek derdinde. Top ayaklarına geldiğinde fazladan birkaç saniye harcamayı ihmal etmiyorlar. Nasıl olsa hakemlerin böyle şeylere müdahale etmek gibi bir dertleri yok. Bu arada Burak’ın ofsayta düşme hastalığı da feci nüksetmiş (ilk on üç dakikada üç kez). İlkyarının son 15 dakikasında daha organize yükleniyor ev sahibi. 2. yarıya etkisiz Ljajic yerine yeni transfer Boateng’i alarak ve hızını artırarak başlıyor Beşiktaş. Ve hatta hemen de golü buluyor. Fakat VAR uyarısıyla gelen penaltı atışıyla. Atiba’nın ofsayt gerekçesiyle iptal edilen golü öncesinde elle kesme tespit ediyor VAR. Penaltıyı kullanan Burak bu kez topu filelerle buluşturuyor. Morallenen Kartal baskısını artırıyor. Gökhan’ın akıllı bir şekilde son çizgiden çıkardığı topu Boateng şık bir vuruşla tamamlıyor. Beşiktaş’ın 84’te faul gerekçesiyle verilmeyen golü ise bayağı tartışmaya açık. Ama son noktayı sonradan oyuna giren Lens koyuyor. Sonuçta Sergen Yalçın dokunuşu oyunda ve skorda farkı yaratıyor.