Olaylar Ve Görüşler

Birleştirilmiş sınıflar

03 Şubat 2016 Çarşamba

AKP hükümetleri döneminde birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okul sayısında yüzde 52, öğrenci sayısında yüzde 67, öğretmen sayısında ise yüzde 78 oranında bir azalma gerçekleşti. Bu veriler dahi tek başına hükümeti eleştirmek için muhalefet kanadına fırsat sunuyor.

CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun 29 Aralık 2015 tarihli CHP grup toplantısında yaptığı konuşmanın bir bölümünde birleştirilmiş sınıflara değindiğini, uygulamanın yapıldığı illerden örnekler vererek sayısal verileri paylaştığını fark ettim.
Hem birleştirilmiş sınıflı okullarda öğretmenlik yapmış bir öğretmen olarak hem de öğretmen adaylarına birleştirilmiş sınıflarda öğretim dersini yıllardır vermekte olan bir öğretim üyesi olarak Sayın Genel Başkan’ın birleştirilmiş sınıfları ele alıyor olmasından heyecan duydum.
İlk fırsatta internetten izlerim diye düşünürken bir taraftan da konuşma içeriği hakkında tahminlerde bulunmaktan kendimi alamadım. Hükümetin çok açık bir şekilde başarısız olduğu eğitim alanındaki politikalarını eleştirdiği kesindi. Sayın Kılıçdaroğlu, birleştirilmiş sınıfları bu başarısız tablonun neresine yerleştirmiş olabilirdi?

Sınıflarda azalma
AKP hükümetleri döneminde birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okul sayısında yüzde 52, öğrenci sayısında yüzde 67, öğretmen sayısında ise yüzde 78 oranında bir azalma gerçekleşti. Bu veriler hükümeti eleştirmek için CHP Genel Başkanı’na her şeyden önce lideri olduğu partinin öz değerleri zemininde fırsatlar sunuyordu.
“Bu sayısal azalma nedeniyle bu ülkede 8,457 köyde artık okul yok, öğretmen yok. O köylerde artık bayrak töreni yapılmıyor, milli marşımız söylenmiyor, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız 8,457 köyde kutlanmıyor” demiş olması başta gelen tahminimdi.

Adrese dayalı sistem
İkinci olarak da Sayın Kılıçdaroğlu, “Bir taraftan ‘en iyi okul evinize en yakın okuldur’ diyerek çocukları e-kayıt ortamında adrese dayalı sistem ile evlerine en yakın okula kaydediyorsunuz.
Diğer taraftan da yaşadıkları çevredeki birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okulları kapatıp köylerdeki çocukları uzak mesafelerdeki okullara taşıyorsunuz ya da ailenin bütünlüğünü etkileyerek onları yatılı öğrenci olarak yerleştiriyorsunuz. Bu kabul edilemez bir çelişkidir.
Taşımalı uygulamanın başladığı 1989-1990 eğitim öğretim yılını izleyen 22 yılda 120 trafik kazasında 48 öğrenci yaralanmış, 62 öğrenci ise hayatını kaybetmiştir. Çocukların hayatı ile oynuyorsunuz” demiş olmalıydı.

Eğitimin ilk kademesi
Üçüncü olarak da “Kamu bütçesine getireceği yükü düşünmeyin. Öğrenci sayısı 10’un altına düşse de birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okulları açık tutun. Birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okullar önemli bir sosyal hak ve refah uygulaması aracı olarak ekonomik rasyonalite adına feda edilmemelidir. Bu uygulama çocuğun zorunlu eğitimin ilk kademesine, ilkokula, yakın çevresinde, güvenli bir şekilde erişmesini sağlar” demesini beklerdim.
“Bu uygulama en gelişmiş ülkelerde alternatif bir eğitim yaklaşımı olarak uygulanıyor. Bu okulları kapatmak yerine alternatif bir okul modeliyle bu okullar yeniden yapılandırılabilirse çocuklarımız için çok daha kaliteli bir eğitim sunmamız mümkün olabilecektir. Hükümet bu okulları kapatma çabasını sonlandırmalı, okul mimarisi özelliklerine uygun olarak mevcutlar gözden geçirilmeli, kapatılanlar öğretmen lojmanlarıyla birlikte yeniden inşa edilmelidir” önerisi ile Sayın Kılıçdaroğlu’nun CHP grup toplantısında bu konuya hâkimiyetini ortaya koyabilirdi. Beklentilerimin CHP’nin parti programı içeriğindeki temel ilkeler ve uygulamalarla tutarlık gösterdiğine inanmaktayım.

Kılıçdaroğlu şaşkınlığı!
Sayın Genel Başkan’ın CHP grubunda yaptığı konuşmayı ertesi gün internet ortamında buldum, izledim. Söylemeleri benim tahmin ettiklerimden tamamen farklıydı. Birleştirilmiş sınıfların günümüzde varlığını en vahim eğitim sorunu olarak ifade ediyordu. Birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okulların sayısında 2003 yılından bugüne kadar yaklaşık yüzde 60’lık düşüş olduğu gerçeği Sayın Kılıçdaroğlu’nun değerlendirmeleri çerçevesinde hükümeti başarılı kılmaktadır.
Oysaki kapanan ya da kapatılan her bir birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okul ülkeyi ve eğitim sistemini yönetenlerin başarısızlığının bir göstergesi olarak değerlendirilmelidir. Sosyal refah uygulamalarına öncülük yapması beklenen CHP’nin Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, birleştirilmiş sınıfların varlığını değil kapatılma gerekçelerini sorgulamalıdır. Her 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı ailece birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan bir okulun öğrenci ve öğretmenleriyle birlikte kutlarız. Bu okulların anlamını ve ülkemizin geleceği açısından önemini fark etmeniz için bir 23 Nisan’ı bu okullarda geçirmenizi bütün içtenliğimle dilerim.  

Doç. Dr. ALİ EKBER ŞAHİN Hacettepe Üniv. Eğitim Fak.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları