İlhan Selçuk

Fes-Türban...

05 Aralık 2009 Cumartesi

PENCERE

İLHAN SELÇUK

Fes-Türban...

Sokakta yürürken sağa sola bakıyorum, çoğu erkeğin başı açık!.. Tek tük kasket giyen var; ama, takkeli ya da sarıklılar gibi seyrek!.. Erkekte serpuşun artık kıymeti harbiyesi yok!..

Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar da başları açık dolaşıyorlar...

Erkeğin serpuşunda sorun çoktan çözüldü...

*

Oysa Osmanlı’da erkeğin serpuşu, yani başlığı, bayağı tarihsel inceleme isteyen bir alandır; yeniçerilerin başlarının ardından kol yeni gibi sarkan serpuşlarının anlamı neydi?

Anlatırlar ki Hacı Bektaş, kutsamak için, elini yeniçerinin başının üstüne koyunca sarkan kol yenini simgelermiş o bez parçası...

Osmanlı’da her bir kavuğun da kendine göre bir töresi, değeri ve dili vardı..

İkinci Mahmut 1829’da fesi serpuş olarak benimseyince halkça ‘Saçlı Şeyh’ diye anılan bir şeriatçı hoca Galata Köprüsü üstünde padişahın atının dizginini yakalamış:

“- Gâvur Padişah” diye bağırmış “bu saygısızlığının hesabını Allah senden soracak!.. İslamlığı yıkıyorsun, peygamberin lanetini hepimizin üstüne çekiyorsun!..” (M. Kemal ve Uyanan Doğu-Paul Gentizon, Bilgi Yayınevi)

İkinci Mahmut yolundan dönmedi, kavuğu kaldırdı, fesi getirdi; bu yeni serpuşu giyenler de daha sonra Atatürk’ün şapka devrimine uyanlar da ‘gâvur’ olmadılar; Müslümanlık sürüyor...

*

Peki, ya kadınların baş giysileri, serpuşları ya da başlıkları nasıl bir dönüşüm izledi?..

Günümüzdeki kavganın adı ne?..

Türban!..

Erkekler bugün başları açık dolaşıyorlar...

Kimi kadınlar -ve de erkekler- ‘taife-i nisa’ nın tesettüründe diretiyorlar...

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın eşi tesettürde inadını sürdürüyor; çoğu bakan hanımı gibi başını örtüyor...

Başbakan Erdoğan’ın sayın zevcesi erkek-kadın eşitsizliğine ilişkin çoğu şeriat kuralını çiğniyor, Kuranıkerim’in emirlerine boş veriyor; ama türban da türban...

Bir gün gelecek bugün başını örten hanımların türban öyküleri de İkinci Mahmut’un fes devrimi gibi anlatılacak...

İnsanlık halleri bunlar...

Garip..

Mizahi..

Gülünç..

Yaşarken olayın mizahını anlayabilmek ise elbette bir gelişmişlik göstergesidir.

(11 Ocak 2006 tarihli yazısı)
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Patrikhanenin Sicili... 11 Haziran 2012
Mumcu'nun Saptamaları... 7 Haziran 2012

Günün Köşe Yazıları