İlhan Selçuk

Semih'in Kahkahaları...

19 Aralık 2009 Cumartesi

PENCERE

İLHAN SELÇUK

Semih’in Kahkahaları...


Ne zaman, nerede tanışmıştık?..

“Mazi”nin kuytuluklarına sığınmış, yanıtını çoktandır yitirmiş bir soru işaretinin ne değeri var ki!.. 50’li yıllarda Semih’le bir ortak mizah dergisi bile çıkarmıştık...

Balcıoğlu’nun ünlü kahkahasının yankıları şimdi göğün yedinci katında çınlıyor; karikatürleri de “çizgiyle mizah” edebiyatımızda istiflendi...

*

Semih her canlının başına geleni yaşadı; istemeden bu dünyaya geldi, istemeden gitti!..

Bıraktığı “iz”in anlamı ne?..

Karikatür sanatı “Aydınlanma Devrimi”nin ürünüdür. Eleştirel aklın mizah faslında çizgiye yansıması, insanlık tarihinde laiklik ve demokrasi açılımını bekliyordu...

“Modern zamanlar”ın gazete, basın, yayın dünyasında, karikatürün güzel sanatlara dönük özelliği, insanları büyüledi...

Nerede oldu bu gelişme?..

Avrupa’da!..

Resim sanatının öteden beri vatanı sayılan Avrupa’da “Aydınlanma”yla siyasal yaşama yansıyan özgürlüğün çizgiyle mizaha yeşil ışık yakması karikatürü yarattı...

Bu sanatın Türkiye’ye ayak basması ne zaman?..

*

1870’li yıllarda Teodor Kasap Diyojen mizah dergisini yayımlıyor...

1908 Meşrutiyeti, karikatürist Cem’i üretiyor...

Cumhuriyet’in tek partili devrim döneminde Cemal Nadir var...

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan karikatür patlamasında Semih’in de adı duyulmaya başlıyor...

Balcıoğlu katıksız bir Aydınlanmacı’dır..

Karikatürün doğası bu!..

*

Peki, karikatürün doğasına ters düşen nedir?..

İrtica..

Dincilik..

İslamcılık..

Yobazlık..

Softalık..

İslam dünyasında resim yasaktı..

Resmin yasaklandığı yerde karikatür haydi haydi yasaklanır, çizgiyle mizahın üstüne bir çarpı işareti konur...

Resimde, eski ve dinci çağlar sürecinde, duygu ve inancın aklı sollaması doğaldı; karikatür kapsamında bu olanaksızdır...

Eleştirel aklın türetimidir mizah ve çizgiyle mizah...

Semih Balcıoğlu, Aydınlanmacılığın Türkiye’deki tarihsel sürecinde kendine özgü çizgisini buldu; türetti, yayımladı...

*

Karikatür bir tür keyiftir...

Balcıoğlu’nun ünlü kahkahası, bu keyfin tadından yenmez hicvinde türeyen esprinin sesli dışavurumuydu; yankıları tükenmeyecektir...

Acının sarkacı yaşam sürecinin gelgitleriyle birlikte deviniyor..

Gonk vurduğu zaman da durmuyor...

Çizgiyle mizah, bu gerçeğin alın yazısı gibi hayatımızdaki çelişkileri sergiliyor...

Yaşamın kendisi karikatürdür.

(1 Kasım 2006 tarihli yazısı)



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Patrikhanenin Sicili... 11 Haziran 2012
Mumcu'nun Saptamaları... 7 Haziran 2012

Günün Köşe Yazıları