Yazgülü Aldoğan

Adam işi biliyor, akıllı ol, oyuna gelme!

28 Kasım 2019 Perşembe

Neymiş, bir CHP’li gizlice Saray’a çıkmış, Cumhurbaşkanı ile konuşmuş, onun yardımıyla partiye genel başkan olacakmış. Cambaza bak, meselesi! Bir kişi daha intihar etti, karısı pazara gidelim dedi diye. Cebinden bir buçuk lira çıktı! Rahmi Turan yazmış, İsmail Küçükkaya bayılıyor Rahmi Bey’e, her sabah “duayen gazeteci” diye, mutlaka yazılarını okuyor. Rahmi Bey, Türk basınına “asparagas haberciliği” armağan eden kişidir. Duayenliği yaptığı bol fotoğraflı, kısa haberli, sansasyonel, renkli gazetelerle, çok satmaktan mı kaynaklanıyor? İçine iki sayfa ekonomi ve siyaset atar, iki üç de sevilen yazar, tencere tava muhalefeti yapar, bu illa ki de tutar! Sözcü de böyle değil mi? Üç dört çok okunan muhalif yazar, büyük manşet. Halkın gazını alır. Rahmi Bey, CHP’yi niye karıştırıyor? Kulağına fısıldanan haberin seksapeline dayanamamış! Entrika var, gizlilik var. Ama akıl yok! Mantık yok! Saray’ın işaret ettiği kişiyi mi seçecek CHP delegesi? Bir hafta bunu konuştu herkes. Kime yaradı? Saray’a. Çünkü yoksulluğu, işsizliği konuşamadık. Suriye’yi konuşamadık. Çünkü tahliye edildikten sonra tekrar müebbet cezası verilip de izlemeye geldikleri mahkemede tutuklanan 21 yaşındaki Harbiyeli öğrencileri duymadık bile! Köprüye bile çıkmamış öğrencilere, darbe yaptılar diye müebbet! Darbeyi yapanları çeşitli kumpaslarla yurtdışına kaçır, yakaladığın tavşanı darbe yaptılar diye hapse at. Bunların yerine kafası karışık Kılıçdaroğlu’nu, mağduriyet durumundan parlarım diye kendini paralayan İnce’yi konuştuk.

Hedef Türkiye’yi karıştırmak


Asıl büyük entrika Türkiye’ye yapılıyor. Bakın etrafınıza, Irak, Suriye, İran, bu coğrafya’da huzur yok. Vermiyorlar. Vermemek için karıştırıp bölüyorlar! Bakın, Afganistan, Libya, Sudan, Yemen. Burada içinde dik durabilen bir Türkiye vardı. Ne sağ-sol çatışmasıyla bölebildiler, ne Türk-Kürt çatışmasıyla, ne dinci-laikçi tartışmasıyla. Sıkıntı çekilmedi mi, sarsılmadık mı, ama 15 Temmuz dışında sokakta kan dökülmedi. Ülkeyi karıştırıp bölmek isteyen süper güçlerin hoşuna gitmiyor bu. Suriye bataklığına çekilmemiz bu yüzden. Akıllı ol, girme, değil mi? Akıl olsa keşke. İçerideki nüfusu Araplaştıramadılar. Arapları içimize aldılar, 5.3 milyon Suriyeli! Bir “demografik mühendislik”. Suriyeli kadının doğurganlığı 5.3 çocuk; 2040 yılında nüfusları 10 milyonu geçecek. Seküler Kürt nüfusu, CHP’li Türkleri dengelemek için iyi fikir. Suriye’yi Müslüman Kardeşler siyasetiyle bölmek için kapıları açık tut, IŞİD’i oluşturacak militanlar geçip gitsin. Mayınları temizle, gelmek isteyenler elini kolunu sallayıp gelsin. Şimdi İran sınırındaki mayınlar temizleniyor. İran sınırında bekleyen Afgan göçmenler koşa koşa geliyor gecenin karanlığında!

Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Mersin’in demografisi değişti bile. Hatay tehlikede. Suriyelilere vatandaşlık verilirse geçmiş olsun. Hatay’ı kaybederiz. Suriyeli kadın 5, Türk kadın 2 çocuk doğuruyor! 2040 yılında Suriyelilerin geri dönmek gibi bir niyeti, Göç İdaresi’nin buna yönelik bir çalışması yok. Zaten Soçi’de yapılan antlaşmada, Türkiye’de saklanan bir maddeye göre “Göçmenler ancak kendi istedikleri takdirde geldikleri yere gönderilebilirler!” Yani kolundan tutup yarattığın suni güvenli bölgeye atamazsın.

Uyum sağlanacak, nasıl? Türkçe bile öğretmeye niyetli değilsin, tam tersine bize Arapça öğretmeye çalışıyorsun! Suriyeli öğretmen öğrencisine “Zaten buraları bizim, onlar Arapça öğrenecek. Arapça konuşmadan Müslüman mı olunur” diyormuş. Kilis’te çoğunluktalar, Türkler kaçıyor şehirden. Sadece kadınlar ve çocuklar lafı palavra, Suriyeli nüfusun çoğunluğu 19-34 yaş aralığındaki erkekler. Savaştan kaçıyor, kendi yaşam biçimlerini bize dayatıyor, sokaklarda huzur bırakmıyorlar. İşsizlik artıyor. Sosyal, kültürel, siyasal denge değişiyor. AKP’liler de Suriye politikasına, onlara harcanan 40 milyon dolara, daha da harcanacak olmasına kızıyor. O zaman gelsin siyaset mühendisliği: HDP’yi bitir, CHP’yle HDP’yi yan yana koy, İYİ Parti uzak dursun, ittifak bozulsun. Bir de karıştır CHP’nin içini. Bunlardan bir şey olmaz algısını tam da aldıkları büyükşehir belediyeleri başarılı işler yaparken patlat. Adam işi biliyor. Adam hep kazanıyor. Akıllı ol, oyuna gelme!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları