Mehmet Ali Güller

Üç dış politika problemi

03 Haziran 2019 Pazartesi

AKP’nin dış politikada birbirine bağlı 3 problemi var: S-400, F-35 ve Suriye’de güvenli bölge. Bu üç problem şu üç nedenle çözülemiyor:
1. Türkiye güçlü bir ekonomiden yoksun olduğu için, problemlere dış aktör etkisini sınırlandıramıyor.
2. AKP, problemler üzerinde etkin olan aktörlerin (ABD, Rusya) karşıt pozisyonundan yararlanmayı şimdiye kadar sürdürebildi. Ancak “karar zamanının” yaklaşması, AKP’yi sıkıştırıyor.
3. AKP, dış politikayı iç politikada kendi iktidarını sağlamlaştırmanın aracı olarak kullanıyor ve iç cephe oluşturamıyor.

S-400
AKP, S-400 problemine ABD’yi bunu kabul etmeye mecbur eden bir çözüm arıyor. AKP, Türk-Amerikan ilişkilerinin İran karşıtı yeni süreçte çok değerli olduğunun en az Washington kadar farkında ve bundan yararlanmaya çalışıyor. İşler keskinleştiğinde de Rusya’yı küstürmeyecek bir çözüm düşünüyor.
Ve en önemlisi, sürecin 23 Haziran İstanbul seçiminde kendisini olumsuz etkilememesini hedefliyor.
S-400 konusunda ABD’den AKP’ye 2 hafta süre tanındığı şeklindeki haber servis edilince ve bu iki hafta da 23 Haziran öncesine denk gelince, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar şu zaman kazanma ve oyalama hamlesini yaptı: “S-400 hazirana yetişmeyebilir ama önümüzdeki aylarda gelecek” (27.5.2019).
Moskova, bunun AKP’nin ABD’ye karşı 23 Haziran’ı atlatma manevrasından daha ileri olabileceğini düşünerek, karşı hamle yaptı ve Kremlin, Akar’ın açıklamasına karşı “teslimatın gecikmesi söz konusu değil” mesajı verdi (29.5.2019).

F-35
ABD’nin S-400’lere karşı en önemli argümanı bu sistemin F-35’lere karşı geliştirilen bir sistem olduğudur. ABD bu nedenle S-400 alması halinde Ankara’nın F-35 projesinden çıkarılacağı mesajını vermektedir.
AKP bu teze karşı Aralık 2018’den beri ABD’ye “S-400 ortak çalışma grubu” öneriyor. Hatta “NATO hakemliği” önerisi bile yaptı: Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Ortak çalışma grubuna NATO’nun başkanlık etmesi gerektiğini açık ve net bir şekilde söyledik” dedi (11.5.2019).
Erdoğan ile Trump’ın 29 Mayıs tarihli son telefon konuşmasında ikilinin “S-400 ortak çalışma grubunda uzlaştığı” iddia edildi. Ancak Pentagon, haberlerin ardından yazılı bir açıklamayla ortak çalışma grubuna karşı olduğunu duyurdu (31.5.2019).
Meselenin bir diğer yanı ise Moskova’nın bu çalışma grubuna nasıl bakacağıdır. Zira ortak çalışma grubu, çalışmanın derinliğine göre S-400 konusunda kimi sırların ABD’nin eline geçme potansiyelini de taşıyor haliyle...

Güvenli bölge
AKP diğer yandan her iki problemi, “güvenli bölge” probleminin lehine çözümüne manivela yapmaya çalışıyor.
Rusya’yla normalleşerek Suriye’de kendisine alan açan AKP, bir yandan da ABD’yle Suriye’de güvenli bölge kurmaya çalışıyor. Ankara güvenli bölgede PYD’nin olmasını istemiyor. ABD buna karşılık PYD’nin 30 kilometre derinliğe indirilerek ABD ve Türk askerlerinin denetiminde bir kuşak oluşturulmasını teklif ediyor.
Suriye haliyle buna karşı. Rusya ise AKP’yi ABD’nin yanına itmemek için ağırdan alıyor ve İdlib üzerinden baskı oluşturuyor. Diğer yandan PYD de, Ankara’nın denetiminde bir kuşağa karşı çıkıyor. Kısacası güvenli bölge çok parametreli bir problem olarak varlığını sürdürüyor.
ABD Türkiye’yi kendi teklifini kabule zorlamak için şimdi Almanya’yı devreye sokmaya çalışıyor. Berlin’i ziyaret eden ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Almanya Şansölyesi Angela Merkel ve Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas’tan, “PYD/YPG’yi Türkiye ile Esad’ın saldırılarından koruyacak güvenli bölge için Alman hava kalkanı” talep etti (30.5.2019). Der Spiegel Berlin’in teklife yeşil ışık yaktığını ve İncirlik’ten Ürdün’e götürülen Tornado savaş uçaklarının devreye sokulabileceğini yazdı (31.5.2019).

Sonuç
Görüldüğü gibi üç problem de AKP’nin “çok taraflılık” dediği dış politikası nedeniyle karmakarışık durumda. Oysa çözüme giden yol belli: Ankara’nın Şam’la anlaşması!
Oysa AKP tersine, Suriye konusunda Öcalan’ı devreye sokmaya çalışan bir yönelime girdi yeniden!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları