Mehmet Ali Güller

3 farklı güvenli bölge

29 Nisan 2019 Pazartesi

Suriye’nin kuzeyinde bir güvenli bölge kurmak, ABD’nin 2011’den beri stratejik hedefi. ABD, bu hedefiyle Irak’ın kuzeyinde inşa ettiği Barzani kuşağını, Suriye’nin kuzeyinden Doğu Akdeniz’e açmak istiyor.
AKP Hükümeti uzun süre ABD’nin bu stratejik hedefinin içinde kaldı. Öyle ki, Ankara’ya davet edilen PYD lideri Salih Müslim’e “Esadı devirme cephesinde yer alması karşılığında özerkliğe karşı çıkmama” mesajı verdi.
Ancak Suriye’nin direnmesi, İran’ın desteği ve Rusya’nın silahlı olarak sahaya girmesi tabloyu değiştirdi. AKP hükümetinin “Irak ve Suriye’de Kürtlere dayanarak genişleme” stratejisi tutmadı, dolayısıyla içeride de “açılım” çöktü. Başından beri Esad cephesine (Suriye, İran ve Rusya) karşı konumlanan ve ABD cephesinde yer alan AKP hükümeti, cephe dışı kaldı.
O noktadan sonra AKP hükümeti, “Rusya ile normalleşerek ama ABD’yle pazarlığı sürdürerek Suriye’de kendisine alan açmak” yolunu izlemeye başladı. Ancak bu “normalleşme”, Esad karşıtlığını koruduğu için sorunlu ilerledi.

Türkiye ile ABD’nin güvenli bölge ayrılığı
14 Aralık 2018’de yeni bir gelişme yaşandı: Telefonla görüşen Trump Suriye’den çekileceklerini, Erdoğan da Fırat’ın doğusuna operasyonu rafa kaldırdıklarını ilan etti. Ardından “güvenli bölge” meselesi yeniden gündeme oturdu. Erdoğan 7 Ocak 2019’da New York Times’a “Türkiye Suriye’de İşi Halleder” başlıklı bir makale yazarak, ABD’den vekâlet istedi ve Suriye’de manda yönetimine talip oldu!
Fakat yapılan müzakerelerde çok temel bir sorun vardı: Nasıl bir güvenli bölge?
1. ABD, PYD için güvenli bölge istiyor.
2. AKP, Türk askerinin kontrolünde ve PYD’siz bir güvenli bölge istiyor.
Aylardır bu hedefler üzerinden süren müzakerelerde kesin bir sonuca varılabilmiş değil. Ancak ABD, müzakereyi İran stratejisine eklemleyerek, AKP’nin kabul edebileceğini düşündüğü bir noktaya çekmiş görünüyor. Geçen makalemizde incelediğimiz gibi, ABD Türkiye’ye, 30 km derinliğinde YPG’siz bir kuşak öneriyor ve PYD’yi güneye çekerek, İran’a karşı Irak-Suriye sınırına yerleştirmek istiyor.

Rusya’ya göre güvenli bölge
Fakat, Türkiye’nin Astana ortakları Rusya ve İran bu planlara karşı! Rusya’nın istediği güvenli bölge ise masada ve sahada üçüncü bir tez olarak beliriyor:
3. Rusya, Suriye hükümetinin kontrolünde bir güvenli bölge istiyor! Dahası sadece Fırat’ın doğusunda değil, Türkiye’nin kontrolünde olan Fırat’ın batısında da, Afrin’de de…
Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, Nursultan’da (Astana) yapılan son Türkiye-Rusya- İran zirvesinde bu konuda net konuştu: “En iyi seçenek, bu bölgelerin kontrolünün Suriye hükümetine devredilmesi olur. Hem Afrin’den hem de Azez ve Cerablus şehirleri arasındaki bölgeden bahsediyorum.” (26.4.2019)

Moskova’nın İdlib uyarıları
Moskova’nın tam bu süreçte AKP’yi İdlib konusunda da uyardığını önemle not edelim:
Önce Rusya Genelkurmay Başkanlığı Ana Harekât Dairesi Başkan Yardımcısı Tuğgeneral Stanislav Gacimagomedov somut veri açıkladı: “İdlib’de El Nusra güç topluyor, bölgenin yüzde 99’u onların kontrolünde” (24.4.2019)
Ardından Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Lavrentyev, Moskova’nın şüphelerini ilan etti: “Türkiye’nin İdlib’de kontrolü kaybetmesi pek çok soru işaretine ve büyük bir hayal kırıklığına yol açıyor.” (26.4.2019)

Düğüm: Ankara-Şam anlaşması
Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz. Tüm bu karışık denklemlerin çözümü aslında çok basit: Ankara’nın Şam’la anlaşması!
Esad’la barışmak, hem güvenli bölge sorununu sorun olmaktan çıkaracak, hem de ABD planını boşa düşürecek!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Esad’ın analizi 25 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları