Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
CHP’nin yeni siyasal tutumu
AKP’nin iktidara geldikten bu yana, gerçek demokrasiden ayrılma, özgürlükleri kısıtlama ve Cumhuriyet’in temel ilkelerini yıpratma konusunda sistemli bir tutum içinde olduğu bilinmektedir. Bu politikanın temel yaratıcı ve yürütücüsü bilindiği gibi Erdoğan’dır.
Mühürsüz oyların kabul edilmesiyle ve kuşkulu hale gelmiş bir halkoylamasıyla tek adamlı Saray düzenine geçildikten sonra bu tutumun giderek daha otoriter bir yapıya dönüştüğü de bir gerçektir.
AKP siyasi iktidarının
kuvvetler ayrılığı ilkesini
ortadan kaldırarak
toplumu kutuplaştırma,
baskılama ve diğer
yollarla denetim altına
alma çabaları artık üst
düzeye çıkmıştır. Ancak
son seçimlerde önemli
bir gelişme oldu ve
demokrasinin erdemine
bağlı kalan büyük
çoğunluk, milli iradenin
halkta olduğunu
gösterdi.
31 Mart 2024 günü yapılan
yerel seçimlerin sonucu bu
gerçeğin somut kanıtıdır.
Ana muhalefet partisi CHP, bu
seçimlerden birinci parti olarak
çıkmış ve geleceğe dönük iktidar
seçeneği olduğunu göstermiştir
Parti içinde yaşanan yönetim
ve genel başkan değişiminin
ardından gerçekleşen bu durum,
CHP’nin siyasal sorumluluk
çizgisini ve izleyeceği yol haritasını
yenilemesine yol açmıştır.
Öyle anlaşılıyor ki sürekli
gerginlikten, karalama, suçlama
ve baskı altında tutmaktan
beslenen AKP iktidarının elindeki
kozların alınması için CHP
yönetimi, farklı bir siyasal yol
izleme seçeneğini denemektedir.
Demokrasi ve halkın çıkarları ile
çelişen eylem ve uygulamalara
karşı en etkin demokratik
mücadele yöntemlerini
kullanırken müzakereyi
sürdürmeyi de öngördüğü
anlaşılan bir seçenek uygulanıyor.
Bunun siyasal tarihimizde
örnekleri de vardır.
Örneğin çok partili
sisteme girildiği günlerde
CHP-DP arasında yaşanan
siyasal gerginlik karşısında
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün
1947’de 12 Temmuz Beyannamesi
ile CHP-DP arasında tarafsız
kalacağını bildirerek halka
da yayılan siyasal gerginliği
gidermek istemesi buna en güzel
örnek olarak gösterilebilir. Diğer
bir örnek, 27 Mayıs hareketinden
sonra Kayseri Cezaevi’nden
çıkan Celal Bayar ile İsmet
İnönü birbirlerini ziyaret ederek
yakın ilişkiler kurulmasını
sağlamalarıdır.
Anlaşılıyor ki CHP lideri
Özgür Özel, hem var olan siyasal
gerginliği gidererek öneri,
düşünce ve eleştirilerini doğrudan
iktidarın başına iletme ve nasıl bir
yol izleyeceklerini görerek tutum
alma yöntemini kullanmaktadır.
Bu istem ve eleştirilerin yerine
gelip gelmemesine göre muhalefet
mücadelesini yürütmeyi
öngörmektedir.
Öte yandan da kamuoyuna Türkiye’nin birinci partisi olarak devleti yönetmeye hazır olduklarını, devleti yönetirken de kavgacı, hırçınlık yerine akılcı yöntemler kullanmayı yeğleyeceklerini ortaya koymaktadır.
AKP’nin kutuplaşma politikası
karşısında CHP’nin bu aşamada
böylesi bir politikaya yönelmesi
dikkatle izlenmelidir. CHP,
toplumun temel gündeminden
kopmadan ve başka bir gündeme
saplanmadan bu politikayı
dikkatle uygulamalıdır.
Yeni politikalar üretmek,
kutuplaşma ve sertlikleri
yumuşatmak, çoğulcu
demokrasinin en önemli
unsurlarından birisidir ve siyasal
partilerin asıl görevidir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Turizm öğrencilerinden çarpıcı yanıtlar
- Babadan Asker oğluna duygusal karşılama
- Dikkat! Kavimler Göçü 2.0 başlıyor mu? Dr. Cenk Özatıcı
- İBB'de yeni uygulama: Ücretsiz HPV aşısı
- Milli Eğitim Bakanı Tekin'den 'mülakat' açıklaması
- Besin alerjisi nasıl tedavi ediliyor?
- 10-16 Mayıs Engelliler Haftası
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
En Çok Okunan Haberler
- 'Ben olsam içeri alırdım'
- Küçük alanda yetiştiriliyor, getirisi yüksek
- 'AK Parti çökmeye başladı'
- İtalyan basını kıyafetini yazdı: '10 üzerinden...'
- Laik, çağdaş, bilimsel eğitim çağrısı
- Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında sıcak gelişme
- 'Cüret edenlerin başı ezilmeli'
- 'Beni de öldürecekler, haberiniz olsun'
- Selen hemşirenin ölümünde flaş gelişme!
- TL mevduat faizi dengelendi